Rus yazar Dilara Ahmetova, Avrupa'da son yıllarda sıkça tartışılan 'İslamlaşma' kavramı üzerine kaleme aldığı analizde, 2000'li yıllarda artık Avrupa'ya göçmen olarak giden Müslümanların dini kimliklerini bırakmak istemediğinin tam olarak ortaya çıktığını kaydetti.

Yazar tarihin sonunun gelmediğini ve insanların manevi değerlerini kaybetmeye niyetlerinin olmadığını belirtti. Avrupa'nın büyük bir ırkçılık akımına kapıldığını söyleyen Ahmetova, yeni Haçlı seferlerinin beklenmesi gerektiğini, Orta Doğu haritasında yeni savaşlar başlayabileceğini iddia etti. Dünyanın yeni savaşının "İslamlaşma" sürecini önlemek maksadıyla yapılacağını da savunan Rus yazar, bu savaşta Rusya'nın da önemli bir yeri bulunduğunu öne sürdü.

Yazara göre, bunun anlaşılabilmesi için cami karşıtlarının ve Kurban bayramı törenlerine karşı çıkanların eylemlerini gözlemlemek yeterli. Ahmetova, bazı kesimlerin Rusya'da İslam karşıtlığını körüklemeye çalıştığını da belirtti. Vladimir Jirinovski'nin "yalnız Rusya'nın Avrupa'nın İslamlaşma sürecini durdurabileceği" açıklamasını hatırlatan Dilara Ahmetova, Rusya ile Avrupa'da yaşanan İslam karşıtlığının benzer olmadığını, Rusya'nın yerel halklarının Müslüman olduğunu ifade etti.

Ancak buna rağmen Rusya yöneticilerinin Müslümanlara yönelik tutumlarının anlaşılmaz olduğunu, Aydar Habibullin aleyhindeki suçlamaların, cami karşıtlığının, Ramazan ayında yapılan aramaların ortalığı daha da gerdiğini hatırlattı. Ayrıca göçmenlerin de önemli bir kısmının Müslümanlardan oluştuğunu ve onların ülkenin geleceği içerisinde daha belirgin yer işgal edeceğini öne sürdü.

Müslüman göçmenlerin dini yaşamlarının bölge halkını da etkileyeceğini, özellikle de Müslüman bayanların bu konuda etkili olacağının altını çizdi.

Dünya Bülteni