Mehmet EVREN
O sevdiklerine kavuştu
Uzun yıllardır Kur'an ve iman hizmetinde bulunan Nurettin Yaşar ağabey Hakkın rahmetine kavuştu. Allah rahmet etsin, yakınlarına da sabr-ı cemil versin. Âmin.
Kendisinin hastalık durumunu Risale Haber'den ve iman hizmetinde birlikte çalıştığı arkadaşlardan takip etmeye çalışıyordum. Vefatını; ölüme “Şeb-i Aruz” sevgiliye kavuşma, sevdikleriyle beraber olma manasına gelen Mevlana şehri olan Konya’da “Said Nursi ve Mevlana Sempozyumu” esnasında öğrendim. Çok üzüldüm. “İnna lillah ve inna ileyhi raciûn” dedim.
Evet, o sevdiklerine ve vatan-i aslisine gitti. Başta Kâinatın Efendisi Hz. Muhammed’e (a.s.m), diğer peygamberlere (a.s), İmam-ı Rabbanî, Ahmed-i Farukilere, Abdul Kadir-i Geylanilere ve asıl çok merak ettiği ve onun davasına gönül verdiği Üstadına, zamanın bedîisine Said Nursi ve talebelerine ulaştı. Kendisini 1976 yılından beri tanıyorum. 1976 yılında bir yaz mevsiminde güzel bir ay olan Ramazan-ı Şerif ayında Erzurum Selimiye dershanesinde Mehmet Kırkıncı Hocamdan Arapça dersi almak üzere Kayseri’den Erzurum’a Feyzullah Tunalı kardeşimle birlikte gitmiştik. İşte orada soyadı gibi yılmak bilmeyen Vahdet Yılmaz ağabey, Aladdin ağabey, M. Şener Dilek ağabey İrfan Küfrevioğlu ağabey, Himmet Uç ağabey, Kurban Çayır, Abdullah Gönen ağabeylerin şahs-ı manevi havasının dolu dolu estiği ve yaşandığı o ortamda beraberliğimiz oldu.
Aradan yıllar geçti 1980’de okulu bitirdikten sonra Kars/Sarıkamış İmam-Hatip Lisesine öğretmen olarak tayin edilince ilk durağım yine maneviyat ve nur hizmetinin yoğun olduğu şehir olan Erzurum oldu. Tekrar yukarıda adı geçen ağabeylerin çoğuyla görüşmek ve dualarını alma fırsatı nasip oldu. Tabi Nurettin ağabeyle de. Sarıkamış’a gidince kimlerle görüşebilirim deyince başta Vahdet ağabey, Nurettin ağabey her ilde ve ilçede Nur hizmetinin belirli direkleri ve köşe taşları vardır. İşte onlardan biri Karsta Alay ağabey, Sarıkamış’ta Zarafeddin Ağabey ve Iğdır’da ise Kuyumcu Veli ağabeylerdir; onlarla irtibata geçersen rahat edersin demişlerdi. Gerçekten göreve başlamak için Kars’a gittiğimde Alay ağabeyle tanıştım, görev yerim olan Sarıkamış’a geldiğimde Zarafeddin ağabeyle görüştüm ve daha sonra da Iğdır’a gidince de Veli ağabeyle tanıştım. Gerçekten de hepsi insana güven veren bir baba şefkatiyle ilgilendiler. Allah hepsinden razı olsun ve gani gani rahmet eylesin, kabirleri pürnur olsun. Sonra oradaki ağabey ve kardeşlerle birlikte Sarıkamış’ın en güzel yerinde ve binalarından bir daire kiralamak nasiboldu.
Yine Erzurum’dan Vahdet ve Nurettin ağabeyler imdada yetişerek bütün mefruşatını getirdiler, birlikte döşedik ve ondan sonra tekrar Erzurum’a döndüler. Böylece bana maddi-manevi destek çıkarak güç verdiler, manevi dayanak oldular. Allah hepsinden ebediyen razı olsun. Onunla da yetinmediler zaman zaman kendileri gelerek bazen de üniversiteli kardeşleri hafta sonları göndererek bizlere destek oldular. Sene 1982. Bir gün yine Nurettin ağabey ansızın yanıma geldi, “haydi Mehmet kardeş gel seninle Iğdır’a oradan da Doğubeyazıt’a Ahmed-i Hani hazretlerini ziyaret edelim” dedi. “Peki, ağabey olur” dedim. Gittik, orada Nur hizmetlerinin devamı ve inkişafı için Hizbül Hakaik-i Nuriyeyi birlikte bitirip duasını yaptıktan sonra Iğdır’a veli ağabeyleri ziyaret ettik ondan sonra o Erzurum’a ben de Sarıkmış’a döndüm. Evet, bir de böyle bir beraberliğimiz olmuştu. Ondan sonra sık sık Erzurum’a geldiğimizde görüşmelerimiz oluyordu.
Daha sonra uzun bir süre görüşemedik, ancak telefonla görüşmelerimiz oldu ve sonra da Ankara’da İskitler dershanesinde yine hatimle teravihin kılındığı bir ramazan akşamı beraber olduk. Biraz muhabbet ettikten sonra Dost TV’de programı vardı ona yetişmesi gerekiyordu. Ondan sonra kendisiyle en son Mardin’de Artuklu Üniversitesi Kültür Merkezi salonunda “Uluslararası Hutbe-i Şamiye Sempozyumunda” beraber olduk.
Türkiye’de, İslam âleminde ve dünyadaki Nur hizmetleriyle ilgili çalışmaları ve Üstadın “Nurun bayramı” dediği günlerin geldiğini, işte biz bu bayramı ve günleri yaşıyoruz. Gelecekte daha güzel günler bizi bekliyor inşallah diyerek aramızda bir sohbet geçti. Mardin’e hasta olduğu halde uçakla kendi imkânlarıyla gelmişti. Bu kadar da hizmetlerle yakındandan alakadardı. Allah kendisine gani gani rahmet eylesin ailesine ve yakınlarına da sabr-ı cemîl versin ve hizmet-i Kur’aniye ve imaniyede bulunan böyle ağabey ve kardeşlerin sayısını çoğaltsın. Amin…
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.