Ramazan Risalesi'ni ilaç niyetine okumak
Said Nursî, orucun sağlık yönüne katkılarını "Ramazan orucu, (…) insana en mühim bir ilâç nev'inden maddî ve manevî bir perhizdir" cümlesiyle özetler.
Yasemin Güleçyüz'ün haberi
Biz Müslümanlar bütün ibadetler gibi faydaları için değil, Rabbimiz emrettiği için oruç tutuyoruz şüphesiz.
Bununla birlikte orucun sayısız hikmetlerinden bir tanesi de sağlıklı hayattır!
Bu konuda uzun araştırmalar yapılmaktadır. Hem de Batılı bilim adamlarınca! Bulunan tesbitler ilginçtir.
Günümüzde uzmanlar orucun faydalarını saymakla bitiremiyor, hatta onu bir "tedavi-terapi" yöntemi olarak yıllardır reçetelerine alıyorlar.
Bugün Batı dünyasında sayısız "oruç ev"lerinin uzman eşliğinde (Fasting Center) hizmet verdiğini medyadan takip etmekteyiz.
Bütün bu bilimsel gelişmeler Peygamberimizin (asm) "Oruç tutunuz ki, sağlıklı olasınız" sözünün delilleri hükmünde değil midir?
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri de telif ettiği Ramazan Risâlesi'nde, orucu her yönüyle gözler önüne serer. Sağlık yönüne katkılarını "Ramazan orucu, (…) insana en mühim bir ilâç nev'inden maddî ve manevî bir perhizdir" cümlesiyle özetler.
Her bir cümlesi farklı açılardan, alanında uzman bilim adamlarınca tahlil edilmesi gereken bu muhteşem eseri içinde bulunduğumuz bu nadide ayda okumanın tam zamanı.
Öyle değil mi?
Şimdi konu ile ilgili Dağarcık bilgilerimizi paylaşalım sizlerle:
SAĞLIĞIN ANAHTARI: ORUÇ
YEMEK yeme durduğunda kan damarları daralır, kan yoğunlaşır ve aşırı su vücuttan atılır. Bu olay orucun ilk günlerinde gerçekleşir. Fakat sonraki günlerde kan dolaşımındaki engeller gittikçe büyür. Çünkü damarların çapı daralır ve kan akımı vücudun birçok yerinden geçerek tıkanık bölgelerin içinde ve etrafında dolaşır. Dokuların iç duvarlarından sökülen mukus (ürik asit, kandaki başka zehirler ve doku bozulmaları baş gösterdiğinde iltihap) basınçla dışarı atılır."
Oruç tedavisinden önceki hayatınız size bir rüya gibi gelecek ve bilinciniz hayatınızda ilk defa yepyeni bir özsaygıya kavuşacaktır. Aklınız, düşünceniz, idealleriniz, amaçlarınız ve felsefeniz öylesine köklü bir şekilde değişikliğe uğrayacaktır ki, bunun tarifi imkânsız. Ruhunuz, geride bırakmış olduğu hayatın bütün sefilliğine karşı neşe ve zafer içerisinde büyük bir sevince kapılacaktır. Hayatınızda ilk kez vücudunuzda hayat gücünün titreşimini hissedeceksiniz, harika bir çalkalanma hissedeceksiniz. Orucun, mükemmel bir hayatın tek gerçek anahtarı olduğunu bizzat tecrübe ederek fark edeceksiniz. Oruç, muhteşem zihinsel bir dünyanın yansımasıdır."
1900'lü yılların başında yaşayan Alman fizyoterapi uzmanı Prof. Dr. Arnold Ehret tarafından geliştirilen oruç terapisi, hastalık ve beslenme bağlantısını esas alıyor. Ehret, Türkçe'ye de çevrilmiş olan "Oruçla yeniden sağlığa kavuşma ve Gençleşme" isimli eserinde, "teori"sini böyle anlatıyor…
ORUÇ TEMİZLER!
"Oruç yaşam enerjisini gıdaların hazmına harcanmasından korur; böylelikle yaşam enerjisi hastalıklı yapıların ve toksinlerin giderilmesinde kullanılır. Orucun bir diğer faydası da psikolojik dinlenmenin sağlanmasındadır. Sindirim sistemi, salgı bezleri sistemi, kan dolaşımı sistemi, solunum sistemi ve sinir sistemi bir dinlenme sürecine girer. Oruçlu kimsenin orucu sırasındaki durgunluk sanıldığı gibi değildir. Onun durgunluğu hücrelerin bakımı ve yenilenme işleminin gerçekleştirilmesidir."
Amerikalı bilim adamı Prof Dr. Herbert Shelton, orucun arındırıcı özelliğini bu sözlerle ifade ediyor.
BIÇAKSIZ AMELİYAT
"Oruç bıçaksız ameliyattır!"
Bu sözler Alman bilim adamı Doktor Otto Buchinger'e ait. 1950'de Almanya'da bir oruç kliniği açan ve bu gün bile birçok Avrupalının tedavi olmak için başvurduğu Buchinger Oruç Kliniğinin hâlâ faaliyette olduğunu internette yapacağınız kısa bir araştırmada görebilirsiniz.
Not: Konu ile ilgili Gülhan Beydemir'in yazdığı "Sağlık için Oruç Bıçaksız Ameliyattır" isimli eser ilginizi çekebilir.
Yeni Asya