Rektör'ün üniversitelilere tavsiyesi: Hz Peygamberin (sav) hayatı

Rektör'ün üniversitelilere tavsiyesi: Hz Peygamberin (sav) hayatı

Kutlu Doğum Haftası dolayısıyla öğrenciler ile bir araya gelen Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak, öğrencilerin kendisi için önem arz ettiğini belirtti.

"Hz. Peygamberin (sav) Oluşturduğu Vahdet Toplumu Konferansı"nda öğrenciler ile bir araya gelen Bingöl Üniversitesi Rektörü İbrahim Çapak, öğrencilerin kendisi için çok önem arz ettiğini ve öğrencilerin attığı her güzel adımda onları destekleyeceğini kaydetti.

Bingöl Üniversitesi Konferans Salonu'nda gerçekleşen "Hz. Peygamberin (sav) Oluşturduğu Vahdet Toplumu Konferansı" na Rektör İbrahim Çapak'ın yanı sıra Bingöl Müftüsü Mecit Can ve İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Olgun konuşmacı olarak katıldı.

"O'nu örnek almaktan başka yapabileceğimiz bir şeyimiz yok"

Konferansın açılış konuşmasını yapan Rektörümüz Prof. Dr. İbrahim Çapak, öğrencilerin kendisi için çok önem arz ettiğini belirtti. Öğrencilerin attıkları her güzel adımda onların önünü açacaklarını ifade eden Rektörümüz Prof. Dr. Çapak, "Ben sizleri çok önemsiyorum. Biz sizler için varız. Dolayısıyla siz adım attıkça, siz güzel şeyler yapma çabası içerisinde oldukça biz önünüzü açmak için çalışacağız. Doğrusu biz sizden çok şeyi bekliyoruz. Neyi bekliyoruz sizden? Sizden başarı bekliyoruz, çalışmanızı bekliyoruz, okumanızı bekliyoruz. Sizden örnek insan, rol model insan olmanızı bekliyoruz. Bunu nasıl gerçekleştireceğiz? Bugünün anlamına uygun olarak bugüne atıf yapmak gerekecek. Hazreti Peygamber (sav) gerçekten eşrefi mahlûkat, yaratılanların en şereflisi, en güzeli, en örnek alınabilecek insandı. Dolayısıyla her açıdan; başarı, ilişkiler, kendimizi yetiştirme, örnek olma, kendimize, ailemize, toplumumuza, üniversitemize kısaca faydalı insan olma yönünde Hazreti Peygamberi (sav) örnek almak durumundayız. Peki, neden; çünkü bizim yapabileceğimiz başka bir şeyimiz yok. Eğer iyi insan olmak niyetindeysek; tersini de tercih edebiliriz. Yüce Allah bize irade vermiş. Yani iyi olma, iyi olmama. Ahlaklı olma, olmama; başarılı olma başarısız olma vesaire alternatifler çok var. Ama ben tersini yaptığımızda mutsuz, huzursuz, kendi içimizle barışık olmayan birer birey olacağımızı düşünüyorum" diye konuştu.

Esas olan şeyin insanın kendi dünyasındaki huzuru olduğunu söyleyen Prof. Dr. Çapak, "Esas olan insanın gönlünün rahatlığıdır. Hayatındaki zikzakların azlığıdır. Doğal olarak genciz, insanız hayatımızda bir takım zikzaklar oluyor. Ben, ne kadar az zikzak olursa o kadar çok mutlu olacağımızı düşünüyorum. Bu zikzakların azlığını da Hazreti Peygamberi (sav) örnek alarak gerçekleştirebiliriz. Bunun için çok okumak gerekiyor. Kendi alanınız dışında da kendinizi yetiştirmek, geliştirmek zorundasınız. Hazreti peygamberi (sav) anlamak için okumak zorundayız. Bunu yaparsak mutlu oluruz. Ailemiz mutlu olur, çevremiz mutlu olur. Pozitif enerji yaymış oluruz. Hazreti peygamberi rol model almamız için O'nu okumamız gerekiyor. Bu konuda siz gençlerden şikâyetçiyim. Az okuyorsunuz. Yani haftada bir kitap okuyan kaç kişi var bilmiyorum. Ya da ayda birkaç kitap okuyan kaç kişi var. Sadece kendinizi geliştirin" diye sözlerini noktaladı.

"Hepimiz mesul olduğumuz toplumlardan sorumluyuz"

Panelin konuşmacılarından İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Olgun ise İslam dünyasının içerisinde bulunduğu duruma değindi. "Hepimiz mesul olduğumuz toplumlardan sorumluyuz" diyen Doç. Dr. Olgun, "Her birimiz önce kendimizi inşa ederek, sonra da mesul olduğumuz toplumu dönüştürerek; toplumu hakla ve hakikatle buluşturup aydınlatmamız gerekiyor" şeklinde konuştu.

"Dârul İslam'ı bu azaptan kurtarmak için gelin birlik olalım"

Konferansın bir diğer konuşmacısı olan Bingöl Müftüsü Mecit Can da günümüzde İslam coğrafyasında yaşanan acıların ve vahdet konusunun bu bağlamda ne kadar önemli olduğunu belirtti. İslam adına gerçekleştirilen şiddetin İslam'ın hiçbir yerinde olmadığını ifade eden Müftü Can, "İslam'da Vahdet, gelin birlik olalım konusunun seçilmesi, İslam dünyasında bugünlerde yaşananlara baktığımızda ne kadar ihtiyaç duyulan bir durum olduğunu açıkça gösteriyor. İslam dünyasında çok ciddi bir kan akmakta, çok ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Öyle bir can evimizden vurdular ki ümmetin çocuklarının cesetleri denizlerin kıyısına vurmakta. İslam coğrafyasında kan var, acılar yaşanmakta. Dârul İslam'ı can yakıcı bu azaptan kurtarmak için gelin birlik olalım. Müslümanların namazdan sonra en temel görevi olan vahdeti ve İslam'a tesis edelim. Yoksa bir sel suyu önünde çer çöp haline döneceğiz" diye ifade etti.

Konferansa Doç. Dr. Şerife Subaşı, Dekan Yrd. Doç. Dr. Mustafa Zeytin, İşletme Bölüm Bşk. İsa İpçioğlu, YMM. Münür Şahin, SMMM. Süleyman Kıral, Hasan Cinit ve İbrahim Karagöz ve bir çok öğrenci katıldı. Konferansın sonunda ise Şeyh Edebali Üniversitesi İİBF dekan yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Zeytin tarafından Dr. Dursun Ali Yılmaz'a çiçek ve plaket verildi.

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.