Aşkın Çengel'in haberi:

İslâm âlimi ve mütefekkir Bediüzzaman Said Nursi, vefatının 56’ncı yıldönümünde Edebiyat Sanat ve Kültür Araştınmaları Derneği ESKADER tarafından düzenlenen bir toplantıyla anıldı. 

Toplantıya katılan konuşmacılar, bugün bütün insanlığın Bediüzzaman’ın fikirlerine ihtiyacı olduğunu belirtti. Cağaloğlu’ndaki programa Dr. Vehbi Karakaş, yazar Mehmed Paksu, Safa Mürsel, eğitimci Hasan Yalçın ve Bediüzzaman’ın kardeşi Abdülmecid Ünlükul’un torunu Seyda Ünlükul katıldı. 

Dr. Vehbi Karakaş, “Bediüzzaman asrın hastalığını teşhis etmiş, bu hastalıklara çözümler üretmiştir. Onun hayatı müspet hareket, aşk, şevk, gayret ve moral doludur” dedi. 

Mehmed Paksu ise Said Nursi’nin tefekkür hayatını anlattı. Paksu “Ona göre kâinatı tefekkür etmek, insanı Rabbine götürür. Yeter ki insan, hikmet ve tefekkür gözüyle hadiselere, yeryüzüne ve gökyüzüne bakabilsin” dedi. 

Yazar Safa Mürsel, 50 yılda Bediüzzaman ve Risale-i Nurlar aleyhine 1500 civarında dâvâ açıldığını, bunun aslında bir ‘insan hakları ihlali’ olarak görülmesi gerektiğini söyledi. ‘Bugün şükürler olsun ki artık Risale-i Nurlar serbest olduğu gibi devlet eliyle, Diyanet kanalıyla da basılabiliyor’ diyen Mürsel, araştırmacı yazar Sadık Albayrak’ın “Bugün şark meselesi, ancak Bediüzzaman’ın fikirleri ve teklifleriyle çözülebilir” sözünü de aktardı. 

Eğitimci Hasan Yalçın ise Bediüzzaman’ın hapishane hayatı üzerinde durdu. Yalçın “Bediüzzaman’a göre hapishaneler birer Medrese-i Yusufiye’dir. Hiçbir zaman hâlinden ve çektiği çilelerden, eziyetlerden şikâyet etmemiştir’’ dedi.

Bediüzzaman’ın kardeşi Abdülmecid Ünlükul’un torunu Seyda Ünlükul da, Risalelerin artık hem devlet hem de muhtelif yayınevlerince basılabildiğini belirterek bunun sevindirici olduğunu söyledi. Ünlükul, “Yalnız bugüne kadar basılmış olan Risalelerin tek bir nüsha halinde ve orijinaline en yakın şekilde tespit edilmesi gerekiyor” dedi. 

Kaynak: Star