Dicle Üniversitesi'nde "Medreseler, Tarikatlar ve Risale-i Nur" adlı panel düzenlendi.

 

Dicle Üniversitesi konferans salonunda düzenlenen panele Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Tanrıverdi, Molla Feyzi Güzelsoy Hoca ile üniversite öğrencileri katıldı.

 

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan etkinlikte konuşan Feyzi Güzelsoy Hoca, Risale-i Nur’un kaynağının Kur’an olduğunu söyledi.

 

Risale-i Nurun medreseden geldiğini dile getiren Güzelsoy, “Malumunuz Risale-i Nur medreseden gelmiştir. 1200 seneden beri gelen iki cereyan var. Bunlardan biri tarikat cereyanı, diğeri ise ilmi kelam cereyanıdır. Risale-i Nur ne sade tarikattan ibarettir, ne de sadece ulema-i ilmi kelamdandır. Risale-i Nur Kur’an’a dayanılarak yazılmıştır.” dedi.

 

 

Bu topraklar üzerinde yaşayan Kürd’ü ve Türk’ü ile bu Müslüman milletin 700 sene boyunca İslam’a bayraktarlık yaptığını ifade eden Güzelsoy, bu neslin dinsizliğe sürüklenmeye çalışıldığını söyledi.

 

Güzelsoy, “Peygamberlerin sırrı verasetine mazhar olan, müdekkik ve muhakkik âlimler her asırda idrakına hitap eden reçeteleri aynı ilahi ve izni Rabbaniyle Kur’an’dan alıp asrın en zarına takdim etmişler ve o zamanın hastalıklarını onunla tedavi etmişler. Asrımız emsali görülmemiş bir felakete maruz kalmıştır.” ifadelerini kullandı.

 

Dicle üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Tanrıverdi ise Risale-i Nur’un hem dünyevi hem de manevi açıdan faydalı bir proje olarak insanlara sunulduğunu söyleyerek Risale-i Nur’un birleştirici özelliğine dikkat çekti.