3-NASIL BİR CEMAAT OLMAK LAZIMDIR?

“Evet, biz bir cemaatiz. Hedefımiz ve programımız; evvela kendimizi, sonra milletimizi îdam-ı ebedîden ve daimî berzahî haps-i münferitten kurtarmak ve vatandaşlarımızı anarşîlikten ve serserilikten muhafaza etmek ve iki hayatımızı imhaya vesîle olan zındıkaya karşı Risâle-i Nur'un çelik gibi hakîkatleriyle kendimizi muhafazadır.” (1)

Görüldüğü gibi Risale-i Nur cemaatinin (cemaatlerinin demiyorum çünkü hepsine bir bütün olarak bakıyorum) gayelerini sadece uhrevî olarak anlamak ve bu yönde cemaat anlayışı geliştirmek hata olacaktır. Çünkü Risale-i Nur’un müellifi “vatandaşlarımızı anarşîlikten ve serserilikten muhafaza etmek ve iki hayatımızı imhaya vesîle olan zındıkaya karşı Risâle-i Nur'un çelik gibi hakîkatleriyle kendimizi muhafazadır” diyerek Risale-i Nur cemaatinin dünyaya yönelik amaçlarının da olduğunu açıkça ifade etmiştir.

4-RİSALE-İ NUR CEMAATİ KESİNLİKLE MEŞVERETSİZ OLMAZ!

“İşlerinde onlarla istişâre et” (2) emriyle, kardeşlerimle bir meşverete muhtacım. (3)
“Siz, meşveretle ne lâzımsa yaparsınız. Fakat ihtiyatla, telaşsız, velveleye vermemek tazım.” (4)
“Bundan sonra her meselemizde emir, Risale-i Nur'un şahs-ı manevîsini temsil eden has şakirtlerin ve sizlerindir. Benim de şimdi bir reyim var.” (5)

“Mümkün olduğu kadar geçici rüzgârlara ehemmiyet vermeyiniz, bakmayınız. Zaten mabeyninizde samîmi tesanüd ve meşveret-i şer'iye, sizi öyle şeylerden muhafaza eder. İçinizdeki şahs-ı mânevînin fıkrini, o meşveretle bildirir.” (6)

“Meşveret-i şer'iye ile reylerinizi teşettütten muhafaza ediniz. İhlâs Risâlesi'nin düsturlarını her vakit göz önünüzde bulundurunuz. Yoksa az bir ihtilaf bu vakitte Risâle-i Nur'a büyük bir zarar verebilir.” (7)

Alıntıladığım kısımlar gayet net bir ölçü veriyor. Risale-i Nur cemaatinin işleyiş şekli meşveret sistemi olmak zorundadır. İşleyiş sisteminde meşveret bulunmayan veya sözde bulunan cemaatler, Risale-i Nur ölçülerine uygun değildir.

Görüldüğü üzere Risale-i Nur, sosyal manada en özelinden en geneline kadar sosyolojik kaidelerle doludur. İnsanların kendileriyle, diğer insanlarla ve Rableriyle olan ilişkilerinin Kuran ve sünnet ekseninde sağlam bir zemine oturtmuştur. Ben bu yazımda tüm kısımlara girmek istemedim. Çünkü bu mesele şura ekseninde ehil kişiler tarafından yapılması gereken akademik bir çalışma konusudur. 

Risale-i Nur’a gönül verenler bu içtimai meseleyi artık halletmelidirler. En başta kapitalizmle birlikte gelen dünyevileşme rüzgârlarına kapılan asrımızın insanının şiddetle içtimai desteğe ihtiyacı vardır. Ve bu konuda en büyük vazife Risale-i Nur cemaatine aittir. Risale-i Nur cemaati, günümüz insanının tüm sosyolojik problem ve yaralarını teker teker ele alarak meşru ve kalıcı çareler üretecek projeleri bulmak ve hayata geçirmek zorundadır. Bu vazifenin mesuliyeti omuzlarımızdadır. Allah hakkımızda hayırlısını nasip eylesin. Âmin…

DİPNOTLAR:
1-Şûâlar, s. 305.
2-Âl-i İmran Sûresi: 159.
3-Emirdağ Lâhikası-I, s. 23.
4-Emirdağ Lâhikası-l, s. 141.
5-Emirdağ Lâhikası-I, s. 219.
6-Kastamonu Lâhikası, s.91.
7-Kastamonu Lâhikası, s. 178.