Risale-i Nur'dan dualar
Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, belaların ve musibetlerin artmasının bazı duaların vaktinin geldiğini belirtiyor.
Ey Rahmân ve Rahîm olan Allah'ım!
"Bismillâhirrahmanirrahîm" hürmetine, rahîmiyetine yaraşır şekilde bize merhamet et, Rahmâniyetine yaraşır şekilde, bize "Bismillâhirrahmânirrahîm"in sırlarını anlamayı nasip eyle.Âmin. (Sözler On Dördüncü Lemanın İkinci Makamı 20)
***
Allah'ım!
"Bismillâhirrahmânirrahîm"in sırları hürmetine, âlemlere rahmet olarak gönderdiğin zâta ve onun bütün âl ve ashâbına, Senin rahmetine ve onun hürmetine yaraşır şekilde salât ve selâm eyle. Bize de, Senden başka, hiçbir mahlûkunun merhametine ihtiyaç bırakmayacak bir şefkat ve rahmetle merhamet eyle.Âmin. (Sözler On Dördüncü Lemanın İkinci Makamı 21)
***
Yâ Rab, kusurumuzu affet. Bizi Kendine kul kabul et. Emânetini kabzetmek zamanına kadar bizi emânette emîn kıl.Âmin! (Sözler Altıncı Söz 33)
***
Allah'ım, kalplerimizi imân ve Kur'ân nuruyla nurlandır.
Allah'ım, bizi Sana muhtaç olduğumuzun şuuruyla zenginleştir; Senden müstağnî durma fakirliğine düşürme. Kendi güç ve kuvvetimizden teberrî ediyor, Senin havl ve kuvvetine sığınıyoruz. Bizi Sana tevekkül edenlerden kıl. Bizi nefsimizin eline bırakma. Bizi, koruyuculuğunla muhâfaza eyle. Bize ve erkek, kadın bütün müminlere merhamet et. Kulun, peygamberin, seçtiğin, dostun, mülkünün güzelliği, masnuâtının melîki ve sultanı, inâyetinin gözbebeği, hidâyetinin güneşi, hüccetinin lisânı, rahmetinin timsâli, mahlûkatının nuru, mevcudâtının şerefi, mahlûkatının çokluğu içinde birliğinin kandili, kâinat tılsımının keşşâfı, rubûbiyet saltanatının dellâlı, hoşnut olduğun şeylerin tebliğ edicisi, gizli isimlerinin tanıtıcısı, kullarının muallimi, âyetlerinin tercümânı, rubûbiyet güzelliğinin aynası, şuhud ve işhâdının medârı, âlemlere rahmet olarak gönderdiğin habîbin ve resûlün olan Efendimiz Muhammed'e, onun bütün âl ve ashâbına, kardeşleri olan diğer peygamber ve resûllere, melâike-i mukarrebîne ve sâlih kullarına salât ve selâm eyle.Âmin. (Sözler Yedinci Söz 37)
Bela ve musibetler, seller, depremler bazı duaların vaktidir
***
Allah'ım, bizi saadet, selâmet, Kur'ân ve imân ehlinden eyle.
Âmin.
Allahım, Efendimiz Muhammed'e, onun âl ve ashâbına, indiği günden itibâren tâ kıyâmete kadar, onu okuyan her okuyucunun her kelimesini okuması esnâsında Allah'ın izniyle hava dalgalarının aynasına yansıyan bütün Kur'ân kelimelerinin bütün harfleri adedince salât ve selâm eyle. Bize, anne ve babamıza, erkek ve kadın bütün müminlere bu salavâtlar adedince merhamet et. Bunu rahmetinle yap, ey merhametlilerin en merhametlisi! Duâmızı kabul buyur. Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun.Âmin. (Sözler Sekizinci Söz 43)
***
Allah'ım,
Seni nasıl tanımaları, Sana nasıl kullukta bulunmaları gerektiğini öğretmek için kullarına muallim, isimlerinin hazînelerini tanıtıcı, kâinat kitâbının âyetlerinin tercümânı, kulluğuyla rubûbiyet güzelliğinin aynası olarak gönderdiğin zâta, onun bütün âl ve ashâbına salât ve selâm eyle. Bize ve erkek, kadın bütün mü'minlere merhamet eyle. Amin. Bunu rahmetinle yap ey, merhamet edenlerin en merhametlisi!Sözler Onuncu Söz 72
Rahmân'ın dünya ve Cennetler dolusu salât ve selâmı onun üzerine olsun. Allahım! Kulun ve resûlün olan, iki cihanın efendisi, iki âlemin medâr-ı iftiharı, iki dünyanın hayat vesîlesi, dünya ve âhiret saadetinin sebebi, peygamberlik ve kulluk olmak üzere iki mânevî kanadın sahibi, ins ve cinnin peygamberi olan Habîbine, onun bütün âl ve ashâbına, kardeşleri olan diğer peygamber ve resûllere salât ve selâm eyle.Âmin. (Sözler Dokuzuncu Söz 51)
***
Yâ Rab!
Bunların ders ve tâlimlerinin hakkı ve hürmeti için, bize ve Risâle-i Nur talebelerine imân-ı ekmel ve hüsn-ü hâtime ver. Ve bizleri onların şefaatlerine mazhar eyle. Âmin.Sözler On Birinci Söz 116ebedî ve sermedî olan bir cemâlin seyirci müştâkı ve âyinedar âşıkı, elbette bâkî kalıp, ebede gidecektir. İşte Kur'ân şâkirdlerinin âkıbetleri böyledir. Cenâb-ı Hak, bizleri onlardan eylesin, Âmin. (Sözler Onuncu Söz 96)
***
Allah'ım,
Risâlet semâsının güneşi, nübüvvet burcunun ayı olan yüce Peygambere (a.s.m.), onun hidâyet yıldızları olan Al ve Ashâbına salât ve selâm eyle. Bize, erkek ve kadın mü'minlere merhamet et.Amin, âmin, âmin. (Sözler On Birinci Söz 119)
***
Allah'ım,
Senin rahmetine ve onun (a.s.m.) şânına yakışır şekilde, ona ve âline salât ve selâm eyle.
Amin. (Sözler On İkinci Söz 125)
***
Cenâb-ı Hak bizi ve sizi, bu zamanın câzibedar fitnesinden kurtarsın ve muhâfaza eylesin.
Âmin. (Sözler On Üçüncü Söz 135)
***
Ey Hayy ve Kayyûm olan!
Hayy ve Kayyûm isimlerin hürmetine, bu perişan kalbe bir hayat ver, bu müşevveş akla doğru yolu göster.
Âmin. (Sözler On Yedinci Söz 207)
***
Rahmân-ı Rahîm olan Allah'ın, Furkan-ı Hakîmi Arş-ı Azîmden üzerine indirdiği zât olan Efendimiz Muhammed'e (a.s.m.) ümmetinin iyilikleri adedince milyon salât ve milyon selâm olsun.
Risâletini İncil, Tevrat ve Zebûr'un müjdelediği; nübüvvetini doğduğundan hemen önce ve doğumu ânında meydana gelen hârikulâde hallerin, cinnî hâtiflerin, insanlardan evliyâ ve kâhinlerin haber verdiği; işaretiyle ayın ikiye bölündüğü Efendimiz Muhammed'e (a.s.m.) ümmetinin alıp verdiği nefesler sayısınca milyon salât ve milyon selâm olsun.
Çağırmasıyla, ağaçların, yanına geldiği, duâsıyla yağmurun süratle yağdığı, bulutun sıcaktan korumak için başında gölge yaptığı, bir kilelik yiyeceğinden yüzlerce insanın doyduğu, parmakları arasından suyun üç defa Kevser gibi aktığı; Allah'ın kertenkeleyi, ceylanı, kuru hurma direğini, koyun paçasını, deveyi, dağı, taşı ve çakıl taşlarını onun için konuşturduğu; Mi'racın ve, "Göz ne şaştı, ne de başka bir şeye baktı" (Necm Sûresi: 17.) âyetinin sahibi Efendimiz ve şefaatçimiz Muhammed'e, (a.s.m.) ilk indiği andan itibâren Kıyâmete kadar Kur'ân'ın, her okuyanın okuduğunda hava dalgalarının aynalarında Allah'ın izni ile temessül eden her kelimesindeki her harfi sayısınca salât ve selâm olsun. Bu salâvâtların her birisi hürmetine bizi bağışla, bize merhamet et, ey İlâhımız!
Âmin. (Sözler On Dokuzuncu Söz 219)
***
Allah'ım!
Kur'ân'ı, bizim için, onu yazan ve benzerleri için, her türlü hastalıktan şifâ, bize ve onlara hem dünyada, hem de âhirette dost, dünyada yoldaş, kabirde arkadaş, Kıyâmette şefaatçi, Sırat üzerinde nur, Cehenneme karşı perde ve örtü, Cennette arkadaş ve bütün hayırlara bizi sevk eden rehber ve önder kıl. Bunu fazlın, cömertliğin, keremin ve rahmetinle yap ey merhametlilerin en merhametlisi ve ey bütün cömertlerden daha cömert olan!
Duâmızı kabul buyur.
Allahım!
Kendisine hakla bâtılı ayırt eden Kur'ân-ı Hakîmin indiği zâta, onun bütün âl ve Ashâbına salât ve selâm eyle.
Âmin, âmin. (Sözler On Dokuzuncu Söz 222)
***
Allah'ım!
Sevdiğin ve râzı olduğun şekilde Kur'ân'ın sırlarını anlamayı nasip eyle. Ona hizmet etmeye bizi muvaffak kıl. Âmin. Bunu rahmetinle yap ey merhamet edenlerin en merhametlisi!
Allahım!
Kur'ân-ı Hakîmin indiği zâtın kendisine, bütün âl ve Ashâbına salât ve selâm eyle.
Âmin. (Sözler Yirminci 228)
***
Allah'ım!
bize Kur'ân'ın sırlarını anlamayı nasip et ve her an ve zamanda ona hizmet etmeye bizi muvaffak kıl.
Ey Rabbimiz, unutur veya hatâya düşer de bir kusur işlersek bizi bununla hesâba çekme. (Bakara Sûresi: 286.)
Allahım, ümmî peygamber, elçin, peygamberin ve kulun olan Efendimiz ve Dostumuz Muhammed'e, onun âline, Ashâbına, hanımlarına, nesline; peygamber ve resûllere, kendine mânen yaklaştırdığın meleklere, dostlarına ve sâlih insanlara salât, selâm bereket ve kerem ihsan eyle. Bu Kur'ân'ın sûreleri, âyetleri, harfleri, kelimeleri, mânâları, işaretleri, remizleri ve delâletleri adedince en üstün salât, en bol selâm, en büyük bereketler halinde olsun. Ey İlâhımız, ey Yaratıcımız, ey merhamet edenlerin en merhametlisi! Bu salâvâtlardan her birisi hürmetine bizi bağışla, bize merhamet et, bize lûtufta bulun. âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun.
Âmin. (Sözler Yirminci Söz 242)
***
Allah'ım!
Âlemlere rahmet olarak gönderdiğin zâta, onun bütün âl ve Ashâbına salât ve selâm eyle. Ey merhamet edenlerin en merhametlisi, rahmetin hürmetine bize ve onun ümmetine merhamet eyle.
Âmin. (Sözler Yirmi İkinci Söz 280)
***
Ey Rabbimiz!
Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalplerimizi sapıklığa meylettirme. Yüce katından bize bir rahmet bağışla. Muhakkak ki veren Sensin, duâ edip istediklerimizi bize bağışlayan Sensin. (Âl-i İmrân Sûresi: 8.) Duâları ise, şu sözlerle sona erer: "Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü, şükür ve minnet, âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur." (Yûnus Sûresi: 10.)
Âmin, âmin, âmin. (Sözler Yirmi Beşinci Söz 409)
***
Allah'ım,
Güzel isimlerinin tecelliyâtı için câmi' bir ayna olmasıyla sıfat ve isimlerinin güzelliklerine olan muhabbetinin nurları kendisinde temessül eden; masnuâtının en mükemmel ve en bedîi olması, kemalât-ı sanatının enmûzeci ve mehâsin-i nukuşunun fihristesi bulunmasıyla sanatına olan muhabbetinin şuâları kendisinde temerküz eden; mehâsin-i sanatının en yüksek dellâlı, hüsn-ü nukuşunun ilânı konusunda istihsan edicilerin en yücesi, sanatının kemâlâtını tavsifte en hârika zât olmasıyla kendisinde, sanatının istihsan edilmesine olan rağbet ve muhabbetinin letâifi tezâhür eden; Senin ihsanınla bütün mehâsin-i ahlâkı ve Senin lûtfunla bilcümle latîf vasıfları câmi' olmasıyla kendisinde mahlûkatının mehâsin-i ahlâkına ve masnuâtının latîf evsâfına olan muhabbet ve istihsanının aksâmı toplanmış bulunan; Kur'ân'ın'da zikrettiğin ve sevdiğin bütün ihsan sahibi, sabırlı, mü'min, müttakî, tevbekâr ve Sana yönelmiş kimselere; Kur'ân'ında sevdiğin ve Seni sevmekle şereflendirdiğin bütün nev'lere üstün bir misdak ve mikyas olan, öyle ki, Seni sevenlerin imamı, Sence mahbub olanların efendisi ve dostlarının reisi olan zâta ve onun bütün âl ve Ashâb ve ihvânına salât ve selâm eyle. Âmin. Bunu rahmetinle yap, ey merhamet edenlerin en merhametlisi! (Sözler Yirmi Yedinci Söz 449)
***
Ey Rabbimiz! Unutur veya hatâya düşer de bir kusur işlersek bizi onunla hesâba çekme. (Bakara Sûresi: 286.) Allah'ım! Habîb oluşu ve duâsıyla Cennetin kapılarını açan ve o kapıları ona olan salâvâtlarıyla açmaları için ümmetini desteklediğin Habîbine rahmet eyle. Ona salât ve selâm olsun. Allah'ım! O seçkin Habîbinin şefaatiyle bizleri iyilerle birlikte Cennete girdir. Âmin. (Sözler Yirmi Sekizinci Söz 463)
***
Cenâb-ı Hak bizleri, Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın şefaatına mazhar etsin, Âmin. Allah'ım, işaretiyle ayın ikiye bölündüğü, parmaklarından suyun Kevser gibi aktığı, Mi'racın ve "Gözü şaşmadı" (Necm Sûresi: 17) âyetinin sahibi Efendimiz Muhammed'e, Onun bütün âl ve Ashâbına dünyanın evvelinden mahşerin sonuna kadar rahmet eyle.Ey Rabbimiz! Bu hizmetimizi kabul buyur. Herşeyi hakkıyla işiten de, herşeyi hakkıyla bilen de ancak Sensin (Bakara Sûresi: 127.) Ey Rabbimiz! Unutur veya hatâya düşer de bir kusur işlersek bizi onunla hesâba çekme. (Bakara Sûresi: 286.)Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalplerimizi sapıklığa meylettirme. (Âl-i İmrân Sûresi: 8.) Ey Rabbimiz! nurumuzu tamamla ve bizi bağışla. Muhakkak ki Senin her şeye gücün yeter. (Tahrîm Sûresi: 8.) (Sözler Otuz Birinci Söz 536)
***
Ona ve âline yer ve gökler dolusu rahmet ve selâmlar olsun. Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bizim hiçbir bilgimiz yoktur. Sen herşeyi hakkıyla bilir, her işi hikmetle yaparsın. (Bakara Sûresi: 32.) 3 Allah'ım, işaretiyle ayın ikiye bölündüğü Zât hürmetine benim kalbimi ve sâdık Nur Talebelerinin kalplerini Kur'ân güneşi mukabilinde ay gibi yap. Âmin, âmin. (Sözler Otuz Birinci Söz 540)
***
Allah'ım! Bizi, dünyada Senin sevgin ve bizi Sana ve Senin emrettiğin gibi istikâmetli olmaya yaklaştıracak şeylerin sevgisiyle, âhirette ise rahmetin ve cemâlini bize göstermeğe rızıklandır. Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bizim hiçbir bilgimiz yoktur. Sen herşeyi hakkıyla bilir, her işi hikmetle yaparsın. (Bakara Sûresi: 32.) Allah'ım, âlemlere rahmet olarak gönderdiğin Resûlüne, onun bütün âl ve Ashâbına salât ve selâm eyle. Âmin. (Sözler Otuz İkinci Söz 593)
***
Allah'ım, âlemlere rahmet olarak gönderdiğin zâta, onun âl ve Sahabelerine salât ve selâm eyle. Âmin. (Sözler Otuz Üçüncü Söz 631)
***
Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun . (Yunus suresi 10.Ayetten iktibas) Allah'ım, 'Bizi doğru yola ilet. (Fatiha Suresi .6.) *Kendilerine nimet ve ihsanda bulunduğun peygamberlerin ve onlara tabi onlara tâbi olan salih kullarının yoluna ilet, azabına uğrayanların ve sapıtmış olanların yoluna değil. (Fatiha Suresi :7.) Âmin. (Sözler Lemeât 680)
***
Allah'ım, "Bizi doğru yola ilet." (Fatiha suresi :6.) Âmin. (Sözler Lemeât 684)
***
İsm-i âzâmın hakkına ve Kur'ân-ı Mu'cizü'l-Beyânın hürmetine ve Resûl-i Ekrem Aleyhisselâmın şerefine, bu mecmuayı bastıranları ve mübarek yardımcılarını Cennetü'l-Firdevste saadet-i ebediyeye mazhar eyle. Âmîn. Ve defter-i hasenâtlarına, Sözler mecmuasının herbir harfine mukabil bin hasene yazdır. Âmin. Ve Nurların neşrinde sebat ve devam ve ihlâs ihsân eyle. Âmin. Yâ Erhamerrâhimîn! Umum Risâle-i Nur Şâkirdlerini iki cihanda mes'ud eyle. Âmin. İnsî ve cinnî şeytanların şerlerinden muhafaza eyle. Âmin. Ve bu âciz ve bîçare Said'in kusurâtını affeyle. Âmin. (Sözler Duâ 686)
***
Yâ Rab, garibem, bîkesem, zaîfem, nâtüvânem, alîlem, âcizem, ihtiyarem, Bî-ihtiyarem, el-aman-gûyem, afv-cûyem, meded-hâhem, zidergâhet İlâhî! Amin! (Mektubat Altinci Mektup 29)
***
"Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Sensin." Bakara Sûresi: 2:32. (Mektubat On Sekizinci Mektub 86)
***
"Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalblerimizi sapıklığa meylettirme. Yüce katından bize bir rahmet bağışla. Muhakkak ki veren Sensin, dua edip istediklerimizi bize bağışlayan Sensin." Âl-i İmrân Sûresi: 3:8. Amin! (Mektubat On Sekizinci Mektub 86)
***
Allah'ım, Âlemlere rahmet olarak gönderdiğin Efendimize ve bütün âl ve ashabına salât et. Amin! (Mektubat On Sekizinci Mektub 86)
***
"Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalplerimizi sapıklığa meylettirme. Yüce katından bize bir rahmet bağışla. Muhakkak ki veren Sensin, dua edip istediklerimizi bize bağışlayan Sensin." Âl-i İmrân Sûresi: 3:8. Amin! (Mektubat On Sekizinci Mektub 88)
***
Allah'ım! Kâinatın tılsımını bizlere açan Efendimize ve âl ve ashabına, yer ve gökler devam ettikçe, mevcudatın adedince salât ve selâm et. Amin! (Mektubat On Sekizinci Mektub 88)
***
Allah'ım, suyun damlaları adedince ona ve âline salât ve selâm et. Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 123)
***
"Yâ Rabbi! Bu benim amcamdır ve babam hükmündedir. Bunlar da onun çocuklarıdır. Ben abâmla onların üzerlerini örttüğüm gibi, sen de onları örterek ateşten koru." Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 134)
***
Şimdi git, abdest al. Sonra iki rekât namaz kıl ve de ki: "Allah'ım! Hâcetimi sana arz ediyor ve nebiyy-i rahmet olan Peygamberin Muhammed ile Sana teveccüh ediyorum. Yâ Muhammed! Gözümden perdeyi kaldırması için senin Rabbine seninle teveccüh ediyorum. Allahım, onu bana şefaatçi kıl." (Sahîhü'l-Câmiü's-Sagîr, hadîs no : 1290) Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 140
***
Allah'ım ona şifa ver. Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 141)
***
"Allah'ım, onun yerden izini kes." Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 142)
***
"Yâ Rab, bu Senin habibinin amcasıdır. Onun yüzü hürmetine yağmur ver." "Allahım, İslâmiyeti Ömer ibni'l-Hattâb veya Amr ibni'l-Hişâm (Ebû Cehil) ile aziz eyle." "Allahım! Onu dinde fakîh kıl ve ona tefsir ilmini öğret." "Allahım! Onun malını ve evlâdını çoğalt. Ve ona ihsan ettiğin nimetlere bereket ver." Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 144)
***
"Allah'ım, onun duasını kabul eyle." "Allah yüzünü ak etsin. Allahım, onun tenini ve tüyünü mübarek kıl." Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 145)
***
"Senin ağzın bozulmasın." "Yâ Rab, soğuk ve sıcağın zahmetini ona gösterme." "Açlık elemini ona verme.""Allahım, onu nurlandır." Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 146)
***
"Yâ Rab! Nasıl mektubumu paraladı; Sen de onu ve onun mülkünü parça parça et." "Yâ Rab! Ona bir itini musallat et." Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 147
***
"Allah'ım, Muhallim'i affetme." (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 148)
***
"Allah'ım! Dilediğin bir şeyle beni ondan kurtar." Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 160)
***
Zebur'da şöyle bir âyet var: "Allahım! Fetretten sonra bize Sünneti ihyâ edecek olan zâtı gönder." Amin!Yusuf Nebhânî, Hüccetullah ale'l-Âlemîn, 104, 115. (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 165)
***
Allah'ım! Kur'ân'ı bize dünyada bir dost, kabirde ünsiyetli bir yoldaş, kıyamette bir şefaatçi, sırat üzerinde bir nur, Cehennem ateşine karşı bir siper ve örtü, Cennette bir refik, bütün hayırlara bir delil ve imam kıl. Allahım! Kalblerimizi ve kabirlerimizi iman ve Kur'ân nuruyla nurlandır. Üzerine Kur'ân indirilen zâtın-Rahmân-ı Hannân'ın salât ve selâmı onun ve âlinin üzerine olsun-hakkı ve hürmeti için, bize Kur'ân'ın burhanlarını aydınlat. Âmin. (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 189)
***
Allah'ım! Ona ve âline, ümmetinin hasenâtı adedin-ce salât ve selâm et. Amin!"Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Sensin." Bakara Sûresi: 2:32. (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 192)
***
"Rabbinin nimetini yâd et." Duhâ Sûresi: 93:11. Amin! (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 193)
***
Rahmân-ı Rahîm olan Allah'ın, Furkan-ı Hakîmi Arş-ı Azîmden üzerine indirdiği zât olan Efendimiz Muhammed'e (a.s.m.) ümmetinin iyilikleri adedince milyon salât ve milyon selâm olsun. Risâletini İncil, Tevrat ve Zebûr'un müjdelediği; nübüvvetini doğduğundan hemen önce ve doğumu ânında meydana gelen hârikulâde hallerin, cinnî hâtiflerin, insanlardan evliyâ ve kâhinlerin haber verdiği; işaretiyle ayın ikiye bölündüğü Efendimiz Muhammed'e (a.s.m.) ümmetinin alıp verdiği nefesler sayısınca milyon salât ve milyon selâm olsun. Çağırmasıyla, ağaçların, yanına geldiği, duâsıyla yağmurun süratle yağdığı, bulutun sıcaktan korumak için başında gölge yaptığı, bir kilelik yiyeceğinden yüzlerce insanın doyduğu, parmakları arasından suyun üç defa Kevser gibi aktığı; Allah'ın kertenkeleyi, ceylanı, kuru hurma direğini, koyun paçasını, deveyi, dağı, taşı ve çakıl taşlarını onun için konuşturduğu; Mi'racın ve, "Göz ne şaştı, ne de başka bir şeye baktı" (Necm Sûresi: 17.) âyetinin sahibi Efendimiz ve şefaatçimiz Muhammed'e, (a.s.m.) ilk indiği andan itibâren Kıyâmete kadar Kur'ân'ın, her okuyanın okuduğunda hava dalgalarının aynalarında Allah'ın izni ile temessül eden her kelimesindeki her harfi sayısınca salât ve selâm olsun. Bu salâvâtların herbirisi hürmetine bizi bağışla, bize merhamet et, ey İlâhımız! âmin. (Mektubat On Dokuzuncu Mektup 199)
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.