Said Nursi'ye 'imam' denilemez mi?

Said Nursi'ye 'imam' denilemez mi?

Risale Haber yazarı Balcı'nın Said Nursi için "imam" tabrini kullanması okuyucular arasında tartışmaya yol açtı

Risale Haber-Haber Merkezi

Risale Haber yazarı Ramazan Balcı'nın Bediüzzaman Said Nursi için "imam" tabrini kullanması okuyucular arasında tartışmaya yol açtı. Bir kısım okuyucular imam tabirinin kullanılmasını savunurken diğer bir kısmı ise buna gerek olmadığını savundu.

Son yazısında bu konuya açıklık getiren yazarımız Ramazan Balcı, "Kelimelere sadece sözlükler anlam kazandırmazlar. Tarih içerisinde çok sayıda olay kelimelere lügatlerdeki tarifin dışında anlam yüklerler. İmam kelimesi yaygın olarak sahabenin alimlerine, hadis tasnif eden muhaddislere, mezhep imamlarına, büyük müfessirlere bir saygı ifadesi olarak kullanılagelmiştir" dedi.

İmam kelimesinin özel bir anlamının daha olduğunu belirten Balcı, İmam-ı Gazali, İmam Süyuti ve İmam Rabbani'den örnekler verdi.Büyük insanların hayatlarında benzerlikler bulunduğuna dikkat çeken Balcı, "İmam Suyutî, hadislere yöneltilen şüphenin önüne geçmiş, ehl-i ilhada karşı sünnetin ana kaynağını müdafaa etmiştir. İmam Gazali kendi zamanında ortaya çıkan 70 kadar batıl itikat mezhebini çürütmüş, sahih İslam itikadını delilleri ile ortaya koymuş. Batıl mezhepler Gazalî’den sonra yayılma imkanı bulamamıştır. İmam Rabbanî, dört dini birleştirme sevdasına kapılan bir haddini bilmeze karşı  “zalim sultan karşısında susmayan…” müjdesindeki büyük cihada nail olmuştur. İmam Nursî, ümmetin bin senedir şerrinden Allah’a sığındığı bir fitne döneminde İslamiyet’i toptan imha etmek isteyen inkarcı süfyan komitelerine karşı cihad etmiştir" dedi.

İşin diğer yönünün bulunduğunu da vurgulayan Ramazan Balcı, Risale-i Nurların Nurculara yüklediği görevleri de şöyle sıraladı:

"-İttihad-ı İslama zemin hazırlamak!
-İslam kardeşliğini ihya etmek.
-Bunun vesileleri olan  Kürt açılımı ve Alevî açılımını gerçekleştirmek! Bu meselelerin şifreleri Risale-i Nura emanet edilmiştir
-Risale-i Nurların kainatı ve ilimleri tarif ettiği şekilde bilimde İslam Rönesansını gerçekleştirmek! Bunun için gerekli adımları atmak!
-İslam’ın tealisi Arab’ın intibahı ile olacaktır diyen İmam Nursî’nin işareti doğrultusunda Arap Alemi ile yakınlaşmanın yollarını aramak!
-Manevi terakkiyi maddî terakkiye bağlayan Üstadın bu emrini ahirete bırakmamak!

“İmam” kelimesinin bu asra karşı yukarıdaki vazifeleri hatırlatmak için seçilen bir ünvan olduğunu belirten Balcı, yazısını şöyle sürdürdü:

"Arap alemi, Üstadı İmam Nursî olarak tanır. Bizim Bediüzzaman’a yüklediğimiz mananın karşılığı İslam dünyasında İmam olarak bilinir. Bir fikri bütün yönleri ile ortaya koymuş külliyat sahibi zatlara imam denilir. İhya ve tecdit sahibi alimler, İslam aleminde İmam olarak bilinir. Sıfatları insanlar kendileri almaz sevenleri verir! Bütün bunlar bir gerekçe değilse son tahlilde bu bana ait bir yanlış olur.

"Bu rahatsızlıkta söylenmeyen gizli korkuyu da açıklayayım! “Şiilerin 12 İmamı’nı çağrıştırıyor.” İslam’ı tarihin ona yüklediği manalara mahkum etmek bir yanılgıdır. Söz gelimi Avrupa ile 14 asır savaşıldı. Ancak zaman hükmünü icra etti. Şimdi taarruza uğramadıkça onlarla cihad, ilim ve ahlaki güzellik aracılığı ile yapılıyor. Aynı şekilde Osmanlı 6 asır siyasî sebeplerle kafire göstermediği şiddeti Şiilere gösterdi. Yine zaman hükmünü icra etti. Avrupalıya gösterilen  tahammül, Şiilere de gösterilecek! İlim ile fazilet ile insanların daha güzele ve daha doğruya yaklaşmalarının yolları aranacak!
Elhasıl 12 imamı da çağrıştırsa bunda (bana göre) beis yok!

"Aziz kariler, manaları bırakıp ne diye lafızları problem haline getiririz bilmem ki. Hem tenkid güzeldir. Ama ben bir sırrımı vereyim. Bir yazıyı anlamak için bir defa okurum! Anlatmak için iki defa okurum! Tenkid etmek için üç defa okurum!
Bu konuya bir daha dönmeyeceğim! Saygılar Sunarım."

Ramazan Balcı'nın yazısının tamamına ulaşmak için TIKLAYINIZ