Said Nursi'yi entelektüeller daha iyi tanıyor
Gazeteci-Yazar İhsan Atasoy ve Bediüzzaman'ın mücadelesini anlattı: Said Nursi'yi yabancı entelektüeller daha iyi tanıyor.
Araştırma ve Kültür Vakfı (AKV) Bediüzzaman Said Nursi ve Mücadelesi konulu bir söyleşi gerçekleştirdi. Said Nursi'nin mücadelesini anlatan isim ise Gazeteci-Yazar İhsan Atasoy idi. Abdullah Yıldız'ın sunumuyla başlayan söyleşide Atasoy, Said Nursi'nin mücadelesine başladığı Van'dan ölümüne kadar ya sürgün, ya gözaltı ya da hapis şeklinde bir hayat sürdüğünü söyledi.
Nursi'nin Sözler adlı eserini daha önceki İslam Alimleri'nin yazdığı eserlerden farklı bir üslupla yazdığını söyleyen Atasoy, "Nursi'nin yazma kabiliyeti zayıftı. Bu vasfının Hz. Peygambere benzemesi dolayısıyla da pek rahatsızlık duymuyordu. Yazma kabiliyetinin olmaması nedeniyle, onun engin tefekkürü, derin ilminin etrafında toplanan öğrencileri yazma görevini üstlenmişlerdi. Olumsuzluk gibi görülen bu nakısa, öğrencilerinin onun kalemi olmaları nedeniyle rahmete dönüşmüştü." şeklinde konuştu.
Eserlerinin tesirini kendinden görülmesini istemedi
Sözler, Lemalar adlı eserlerini Kur'an Hakikatleri diye vasıflandırmasını, bu eserleri muhtevasının kendine ait olmadığını ilham-ı Rabbani olduğunu söylemesinin bazıları tarafından yanlış anlaşıldığını söyleyen Atasoy benzeri ifadeleri Mevlana'nın Mesnevi için kullandığını da söyledi. Bu tip sözleri "Attığınız zaman siz atmadınız, Allah attı" mealindeki ayetteki gibi Üstad'ın Sözler ve diğer eserlerinin Kur'an'a muvafık olması şartıyla, kendisine ait bir eser göstermek istememesinin asıl gerekçesinin, bu eserlerin başarı ve tesirinin kendisinden bilinmemesi isteğinden kaynaklandığını ifade etti. Eserlerinde Kur'an'a muhalif bir hususun bulunması halinde, kusuru kendine mal edilmesini istediğini de ifade ederek Atasoy bu konuda yanlış anlamaları düzelten uzun açıklamalarda bulundu.
Said Nursi'nin mücadelesinde Namazın da önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Atasoy Kurtuluş savaşı sonrası esir düştüğü Rusya'dan döndükten sonra milletvekilleri arasında Namazsızlık hastalığını iyileştirmek için girdiği mücadelede birçok mebusu namaza başlattığını bu yüzden Mustafa Kemal Atatürk ile aralarının açıldığını, kendisinin millet meclisinde tefrika çıkarmakla suçlandığını anlattı.
Eski Said ile Yeni Said birbirini bütünler, çelişmez
Said Nursi'nin mücadelesinin bir birini nakzetmeyen, fakat üslup farkı olarak nitelenebileneceği, Eski Said ve Yeni Said şeklinde iki safhanın gözlendiğini, bunu da kendi isimlendirdiğini söyleyen Atasoy Eski Said'in siyasette daha aktif olan Said olduğunun altını çizdi. Siyaset alanında kendi gücünü aşan hakim yapıyı değiştiremeyeceğini ve bu alanda siyasi olarak hizmet edemeyeceğini anladığından Yeni Said döneminde siyasetten uzak mücadele başlattığını anlattı. Atasoy Nursi'nin Yeni Said döneminde salt olarak siyasete karşı olmadığını, ancak hakim siyasi yapı içerisinde fayda görmediğinden bu alandan uzak durmayı tercih ettiğini uzunca anlattı.
Bediüzzaman'ı anlamak için yeni ürünler de gerekir
Bediüzzaman filmini seyrettiğini çok güzel mesajların ustalıkla verildiğini ve herkesin bu filmi seyretmesi gerektiğini belirttikten sonra Atasoy film tekniği açısından konunun uzmanlarınca bazı eksiklikler tesbit edilmiş olsa da, mesajların iletilmesi açısından başarılı bir ürün ortaya konulmuş olduğunu, ancak Bediüzzaman'ın daha iyi anlaşılması için yeni bir çok sanat ürünlerinin de konulması gerektiğinin altını çizdi.
Atasoy, Bediüzzaman'ı yerli entelektüllerden çok yabancı entelektüellerin tanıdığını ama Nursi'ye karşı yerli aydınların bu tutumunun gün geçtikçe değişmeye başladığını da belirtti.
Milli Gazete