Tunceli'nin Ovacık ilçesinde yaşayan Seydali Tokat, dere ve su kenarlarında kendiliğinden yetişen söğüt ağaçlarının dallarıyla yaptığı sepetleri satarak aile bütçesine katkıda bulunuyor.

Çakmaklı köyüne bağlı Arel Mezrası'nda hayvancılıkla uğraşan 56 yaşındaki iki çocuk babası Seydali Tokat, 26 yıldır dededen kalma geleneksel yöntemlerle sepet üretimi yapıyor.

Munzur Çayı kıyısında ya da dere ve su kenarlarında yetişen söğüt ağaçlarının dallarını satırla kesen Tokat, bunları bağ haline getirerek sırtında evine taşıyor. Tokat, evinin ahırında birkaç gün söğüt dallarını beklettikten büyük emeklerle el emeği göz nuru sepetleri üretiyor.

Tanesi 100-150 liradan alıcı buluyor

Zorlu bir çalışmayla, gelişen teknolojiyle kaybolmaya yüz tutmuş sepetlere hayat veren Tokat, ürünleri kendi işlerinde kullanıyor ve talebe göre çevre köylerdeki besicilere satıyor.

Boyutlarına göre tanesi 100-150 liradan alıcı bulan sepetler, genellikle kış aylarında ot, yonca ve saman taşımada ya da yazın çardaklara konulan çökelek, yağ ve peynir gibi ürünlerin muhafazasında kullanılıyor.

Bir sepeti örmek için 2 saat harcıyor

Seydali Tokat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 30 yaşındayken dededen kalma yöntemlerle sepet yapımını öğrendiğini söyledi.

Tokat, "Bizim burada bük adını verdiğimiz tarlalarda yetişen söğüt ağaçları çok sağlam ve kırılmaz oluyor. Ben de o ağaçların dallarını toplayıp sepet yapıyorum. Sepetler evlerde çok lazım oluyor." diye konuştu.

Tokat, sepet örmenin zor ve yorucu olduğuna işaret ederek, bir sepeti örmek için 2 saat mesai harcadığını dile getirdi.

10 söğüt dalını önce dairesel bir şekilde dikey olarak toprağa sapladığını anlatan Tokat, "Sonra da dalları üstten iple bağlayıp sepeti örmeye başlıyorum. Yaptığım sepetleri bazen satıyorum bazen de isteyenlere ücretsiz veriyorum." ifadesini kullandı.

AA