İbrahim Mert'in haberi:

RİSALEHABER-Fransa'nın kuzeydoğusunda bulunan bir tavuk çiftliğinde, kümese girmeye çalışan bir tilkinin tavuklar tarafından öldürüldüğü öğrenildi.

Sputnik'in haberine göre Fransa'nın Brittany bölgesinde bulunan 'Le Gros Chene' tarım lisesinin kümes alanına sızan tilkinin, ışığa duyarlı otomatik kapıların güneşin batmasıyla birlikte kapanmasının ardından kümeste mahsur kaldığı öğrenildi. Ertesi sabah tavukları kontrol etmek üzere kümese gelen lise öğrencileri ise, tilkinin cansız bedeniyle karşılaştı.

Tavuklar birlik olup tilkiyi gagalayarak öldürmüşler

AFP'ye konuşan Okul müdürü Pascal Daniel ise "Tilki köşede cansız halde yatıyordu. Tavuklar birlik olup tilkiye sürü içgüdüsüyle saldırmışlar ve gagalayarak öldürmüşler" ifadelerini kullandı.

Said Nursi, birlik olmanın ve şefkatin gücünü tavuk örneği ile anlatıyor

Haberin medyada yer alması sonrası tavuk gibi korkak bir hayvanın böyle bir cesareti nasıl gösterdiği en çok merak edilen konulardan biri haline geldi.

Bediüzzaman Said Nursi Risale-i Nur eserlerinde, birlik olmanın getirdiği kuvveti ve anne şefkatini anlatırken tavuktan örnek verir. İşte o bölümler.

İşte dehşetli bir cesaret

"Korkaklıkta darb-ı mesel (atasözü) hükmünde olan tavuk, çocukları yanında iken şefkat-i cinsiyesiyle (yavrularına olan şefkati ile) camusa saldırır. İşte dehşetli bir cesaret... Hem darb-ı mesel olmuş, keçi, kurttan havfı (korkması), ıztırar vaktinde (çaresizlik içinde kalındığı an) mukavemete inkılâp eder; boynuzuyla kurdun karnını deldiği vâkidir. İşte harika bir şecaat (cesaret)...

Fıtrî meyelan, mukavemet-sûzdur. (Tabii meyelana karşı konulamaz) Bir avuç su, kalın bir demir gülle içine atılsa, kışta soğuğa mâruz bırakılsa, meyl-i inbisat (genişleme eğilimi) demiri parçalar. Evet, şefkatli tavuk cesareti, hamiyetli keçi ıztırarî şecaati gibi fıtrî bir heyecan, demir güllede su gibi zulmün burudetli (soğuk) husumet-i kâfiranesine (kâfirce düşmanlık yapılma) maruz kaldıkça herşeyi parçalar. Rus mojikleri buna şahittir. Bununla beraber imanın mahiyetindeki hârikulâde şehamet, izzet-i İslâmiyenin tabiatındaki âlempesent şecaat, uhuvvet-i İslâmiyenin intibahıyla her vakit mu’cizeleri gösterebilir. (Sünûhat)

Korkak tavuk, yavrusunu müdafaa için ite atılır, arslana saldırır

Rahmet-i Rabbâniyenin en hürmetli, en halâvetli (şirin), en lâtif ve en şirin bir cilvesi olan şefkat-i valide, hakaik-i kâinat içinde en muhterem, en mükerrem bir hakikattir. Ve valide, en kerîm, en rahîm, öyle fedakâr bir dosttur ki, o şefkat saikasıyla, bir valide, bütün dünyasını ve hayatını ve rahatını, veledi için feda eder. Hattâ, valideliğin en basit ve en ednâ derecesinde olan korkak tavuk, o şefkatin küçücük bir lem'asıyla (parıltı), yavrusunu müdafaa için ite atılır, arslana saldırır. (Mektubat, On Birinci Mektup)

Cemaatte olan kuvvet fertte yoktur

Cemaatte olan kuvvet fertte yoktur. Meselâ, çok iplerin heyet-i mecmuasının teşkil ettiği urgandaki kuvvet, ipler birbirinden ayrı olduğu zaman bulunmaz. (İşaratü'l-İ'caz)