TRT Şeş'te Münazarat saati
Kürtler Bediüzzamanı severler ve dinlerler. Bediüzzamanı dinleyen bir Kürt Kürtçü olmaz; Türk de Türkçü olmaz
Kürtçe konuşmak, Kürtçe şarkı söylemek, hatta en temelde Kürt olduğunu söylemek ya da yazmak yasaklandı da ne oldu? İşte o korkutan devlet şimdi Kürtçe yayın yapan bir TV kurdu. Ne oldu? Ulusal egemenlik mi sarsıldı? Bölünüp parçalandık mı?
Demek ki oluyormuş. Doğunun gerçeğini anlamak zor değilmiş. Esas zor olan anlamazlıktan gelmektir. Hem zor hem de ayıptır. Emin olunuz ki, Doğu insanı Ankara’dakilerden daha demokrattır.
Doğu insanına yüz yıl öncesinde meşrutiyeti, demokrasiyi, hak ve özgürlükler konusunu ders verip kitleleri uyandıran; cehaletin, fakirliğin ve ihtilafın zararlarını anlatıp, eğitime ağırlık veren; bunun için Medreset-üz-zehra projesini Cumhuriyet öncesinde ve Birinci Meclis’te de sunan Bediüzzaman’ın mesajlarına kulak vermenin zamanıdır. Onun toplumsal uzlaşma çağrısına lütfen kulak tıkamayınız. Çünkü Kürtler Bediüzzaman’ı severler ve dinlerler. Bediüzzaman’ı dinleyen bir Kürt Kürtçü olmaz; Türk de Türkçü olmaz.
Şimdi Bediüzzaman’ın Münazarat isimli kitabını daha çok mütalaa etmeye, belki Kanal Şeş’e Münazarat’tan projeler sunmaya ihtiyaç var. Biz hazırlayıp sunalım varsın onlar...
B. Said Çiftçi'nin yazısı için TIKLAYINIZ