Arafat DENİZ
Tüm mesele
Olmak mı sahip olmak mı der düşünür, belki de tüm mesele bu. Birileri olmak, birileri de sahip olmak ister. Olmak, tohum gibi alçakgönüllülükle toprağın altına girmeyi ister. Çatlamayı sabırla, yeşermeyi ve itina ile fidan olmayı gerektirir. Hem kışı hem yazı bilmeyi, meyve vermeyi ve bir yuva, bir gölgelik, bir nefes fabrikası, bir tezgah gibi vererek pişmeyi öğretir.
Sahip olmak ise olmadan almayı arzular, her zaman geçici kullanımlar için her şeyi sadece kendi için temin etmeye çalışır. Tatmak, tüketmek ve bitirmek demektir sahip olmak. Şükürsüzce ve sadakatsizce toplamayı kendinden marifet bilmek. Nefsi kendi merkezine alıp kendini de herkesin merkezine almak. Düşünceli olmak yerine düşünülmeyi istemek. Bilmek yerine tanımak, bakmak yerine görmek, anlamak yerine zannetmek, sevmek yerine sevilmek, saygı göstermek yerine saygı beklemek demektir.
Olmak kendinin sultanı, Yaratıcının kulu olmak; sahip olmak, kendinin kulu olmak ve başkaları ile nesneleri sultan konumuna oturtmak. Olmak kök salmak, sahip olmak düşmüş meyveleri elde etmektir. Çoğu sahip olmak ister ve kavga çoktur. Azı olmak ister ve yine kavga çoktur. Olmak haddir ve sahip olmak kendini had görmektir. Sahip olmanın akıbeti ya bir karadelik ya da bir dehlizdir; olmak ise başlıbaşına bir galaksi olmaktır. Olmak huzuru; sahip olmak refahı arzular. Olmak ruh, sahip olmak bedendir. Olmak biz, sahip olmak ben der.
Özetle, olmak isteyenler en azından kendine sahip olur, hep sahip olmak peşinde olanlar ise ne olur ne de sahip olur.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.