Türkiye'de çocukların yüzde 18'i astım hastası

Türkiye'de çocukların yüzde 18'i astım hastası

En sık görülen kronik hastalıklardan olan astım çocukları da etkisi altına aldı. Türkiye'de çocukların yüzde 18'inin astım hastası olduğu belirtiliyor.

Musa Özyürek'in haberi     
 
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fulya Tahan, astımın çocuklarda en sık görülen kronik hastalıklardan biri haline geldiğini bildirdi.

Türkiye'de yaklaşık 4 milyon astım hastası olduğunu hatırlatan Doç. Dr. Tahan, Türkiye'de erişkinlerin yüzde 2-11'inde, çocukların ise yüzde 8-18'inde astım hastalığının olduğunu vurguladı. Astımın tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu kaydeden Doç. Dr. Tahan, önemli olanın, astıma yol açan etkenlere dikkat etmek ve ilaçları düzenli kullanmak olduğunu söyledi.

Hava yollarının uzun süre iltihaplanması olarak tanımlanan astımın, kişisel ve çevresel etkilerle oluştuğuna dikkat çeken Doç. Dr. Tahan; allerjenler, kimyasallar, sigara, hava kirliliği, viral enfeksiyonlar, meslek, sosyo ekonomik düzey, aile büyüklüğü, diyet, obezite ve kalıtsal etkenlerin astıma yol açtığını ifade etti.

Doç. Dr. Tahan, "Eğer anne ve babanın birinde astım hastalığı varsa, çocukta astım hastalığı oluşma riski yüzde 30'dur. Eğer anne ve babanın her ikisinde de astım hastalığı varsa, çocukta astım hastalığı oluşma riski yüzde 70'dir. Astım tek başına kalıtsal hastalık olmadığından mutlaka astıma yol açan çevresel etkenler, alerjenlerin iyi tespit edilmesi gerekir." diye konuştu.

Çocukta bir kez ortaya çıkan ya da tekrarlayan hışıltılı solunum atağı öyküsü, geceleri sorun olan bir öksürük, egzersiz sonrasında öksürük ya da hışıltılı solunum, göğüste sıkışma hissi ya da öksürük, soğuk algınlığının göğse inmesi ve iyileşmesinin 10 günden fazla sürmesi gibi belirtilerin çocukta astım hastalığı belirtileri olduğunu bildiren Doç. Dr. Tahan, şöyle devam etti:

"Evde ve işyerinde havalandırma artırılmalı, rutubet önlenmelidir. Kumaş döşeli eşyalar yerine deri, suni deri, ahşap ve plastikten yapılmış olanlar tercih edilmeli. Güçlü bir elektrik süpürgesi ile haftada en az bir kere etkili bir temizlik yapılmalı, ardından nemli bir bezle silinerek temizlik tamamlanmalıdır. Mümkünse evde halı kullanılmamalı. Tüylü ve içi dolu oyuncaklar alınmamalı veya ortadan kaldırılmalıdır. Yatak takımları en az haftada bir yıkanmalı. Evdeki kullanılmayan eşyalar dolaplarda saklanmalıdır. Alerjik kişinin olduğu eve hayvan alınmamalı, dışarıda hayvanla teması olanlar eve bu kıyafet ile gelmemeli. Hayvan ile temas kaçınılmaz ise maske takılmalıdır. Evden uzaklaştırma mümkün değilse evde özel önlemler alınmalı, böcek giriş yerleri yok edilmelidir. Açıkta çöp, gereksiz eşya, yiyecek bırakılmamalı ve mutfak temizliğine özen gösterilmelidir. Evde akvaryum ve kuş kafesi bulundurulmaması."