Yaşar Karaman'ın haberi:

 Samsun'un Çarşamba ilçesinde öğretmenlik yapan Halil Altuntaş, Marmara depreminde tedavi gördüğü hastanenin oksijen tüpleri arasında kalarak yürüme engelli olan eşine 14 yıldır büyük bir özveriyle bakıyor.

Çarşamba'da bir lisede görev yapan Altuntaş, beli hasar gören eşinin ihtiyaçlarını 14 yıldır karşılıyor, tek başına yürüyemeyen eşini kucağında taşıyor.

Yürüme engelli olan Fatma Altuntaş, hareketsiz bir yaşamın yarattığı bazı komplikasyonlardan kaynaklanan çeşitli hastalıklarla da karşı karşıya. Yaşanan bu rahatsızlıklara rağmen eşi ve iki çocuğunu hiç yalnız bırakmayan Halil öğretmen, hem eşine yardımcı oluyor hem de öğretmenlik mesleğini aksatmadan yapmayı sürdürüyor.

Fatma Altuntaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşinin her türlü zorluğa rağmen işini titizlikle yaptığını söyledi.

Eşinin öğrencilerini hiç ihmal etmediğini anlatan Altuntaş, "Gecenin 4’ünde, 5’inde nöbetler geçiriyorum. Eşim kalkıp benimle ilgilenmek zorunda kalıyor. Buna rağmen sabah 07.30’da yine okulunda oluyor” dedi.

"Eşim olmasaydı şimdi huzurevinde olurdum"

Herkesin bir engelli adayı olduğunu anlatan Altuntaş, şunları kaydetti:

"Ben bu şekilde bir hayat süreceğimizi düşünemezdim. İzmit’te iş yerim vardı. Depremden sonra kapandı. Ben de sağlık sorunları ile baş başa kaldım. Bu süreçte depremde yok olan iş yerimle alakalı kapımıza haciz memurları bile geldi. Bunlarla da baş etmek zorunda kaldık. Eşim benim her şeyim. O olmazsa ne yaparım bilemiyorum. Bu süreçte bizlere yardımcı olan herkesten Allah razı olsun. Eşim benim için büyük bir şans. Eşim olmasaydı şimdi huzurevinde olurdum."

Biri kız  iki çocuğu bulunan çiftin çocuklarının doğum tarihleri de dikkati çekiyor. Çiftin ilk çocukları Mert Yavuzhan'ın 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde dünyaya geldiğini belirten anne Altuntaş, kızları Zehra Ecrin'in ise 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde doğduğunu sözlerine ekledi.

AA