Roketlerin yük taşıma yeteneği noktasında günümüz teknolojileri ile dev adımlar atıldı. Özellikle SpaceX'in oldukça ağır yükler taşıyabilen ve yeniden kullanılabilen roketleri bu anlamda büyük bir devrim niteliğindeydi. Bu türden gelişmeler bir yandan da roketlerin kullanım alanlarına yönelik bir düşünceyi gündeme getirdi; dünya üzerinde kargo taşımacılığı.

Aslında roketler zaten uzun süredir kargo taşıyor. Örneğin yörüngeye çıkan tüm uydular, roketlerin sırtına yüklenip yörüngenin yolunu tutuyor. Ulaştıkları yüksek hız sebebiyle bu sistemi dünya üzerinde de uygulamak, ABD Hava Kuvvetleri yetkililerinden gelen açıklamalara göre ise uzun zamandır gündemde ancak şimdiye kadar teknoloji el vermediği için uygulamaya konamıyordu.

Roket ile kargo taşıma 'öncü program' olacak:

Ancak geçtiğimiz Cuma günü ABD Hava Kuvvetleri tarafından yapılan bir konferansta basın ile paylaşılan bilgilere göre ABD artık bu sistemi öncelikli konuma getirdi ve gerekli çalışmalar da başladı. Bu noktada üzerinde çalışılan program kapsamında ABD Hava Kuvvetleri yıllık 200 milyar dolarlık bütçesinin bir parçası olarak 'Roket Kargo' çalışmalarına ayırmak üzere 47.9 milyon dolarlık bütçe talebinde bulundu.

Bir roketin Dünya'yı 90 dakikada turlayabileceğine ve bu hızın sunacağı olanaklara odaklanan yetkililer, proje kapsamında 30 - 100 ton arasında ağır yükler taşıyacak ticari roketlerle çalışacak. Bu noktada henüz resmi bir isim anılmamış olsa da akıllara SpaceX'in 100 ton yük taşıma kapasitesi olacak olan Starship projesi geliyor. Gözlerin çevrildiği bir diğer isim ise Blue Origin.

Ancak yetkilier herhangi bir şirket ile doğrudan görüşmek ve anlaşmaya varmak yerine henüz bu teknolojiye sahip olmayan şirketlerinin çalışmalarının da teşvik edilmesinin amaçlandığını ifade ediyor.

webtekno