Röportaj: Nurettin Huyut - RisaleHaber

Van’dan buraya merasimi izlemeye gelmişsiniz. Anlaşılıyor ki, yapılan bu hizmete çok önem veriyorsunuz. Yapılan tören hakkındaki duygu ve düşüncelerinizi alabilir miyiz?

Kuran hizmeti elbette ki, külli bir hizmet… Bu denli zor şartlarda bu hizmeti geçmişten günümüze taşıyanlardan Allah razı olsun. Birinci Dünya Savaşı ile İkinci Dünya Savaşından sonra, birçok maddi ve manevi hizmet ocaklarının yok edilişinden sonra Kur’an’ın bütün güzelliklerini tekrar muhafaza etmek, ayakta tutmak, yeniden canlandırmak, belli bir hedefe doğru taşımak ve ona yönelik alt yapısını oluşturmak, fevkalade hacimli, büyük bir iştir. Şahin hocamız gibi bu hizmetlere omuz verenlerden, emek verenlerden, fiziki alt yapısını oluşturup hafız yetiştirmeyi hedef olarak seçenlerden Allah razı olsun. Bu millet onlara minnettardır.

Türkiye’nin geçirdiği badireleri hepimiz biliyoruz. Bu kabil yerlerin ne kadar baskı altında tutulduğunu ve çok sıkıntılar verildiğini de biliyoruz. Bütün bunlara rağmen bugün bu seviyeye gelinmiş olması hayli ümit veriyor. Ben şahsen çok ümitliyim. Binlerce hafızın yetişmesi Kur’an Güneşinin etrafa yayılmasına büyük katkı sağlıyor.

Bu kursun güzel bir tarafı, burada talebe olan hafızların hepsinin aynı zamanda normal eğitimlerine de devam etmeleridir. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimleriyle beraber aynı zamanda hafız olmaları çok güzel bir durumdur. Şahin Yılmaz Hoca bu konuda da başarılı olmuştur.

Bu gün bize bu güzel Kur’an ziyafetini temin etmiş olmasından dolayı da ayrıca minnettarız. Burada çok güzel bir günü yaşıyoruz. Hafızlarımız lahuti sesleriyle hepimize mükemmel bir Kur’an keyfi yaşatıyorlar. Allah onlardan da razı olsun.

Van’da da buradaki gibi hafız yetiştiren kurumlar var mı?

Evet, her yerde olduğu gibi Van’da da bu kabil hizmetler var. Ancak bu çapta değil. Özellikle Diyanet Teşkilatı her yerde bu ve buna benzer hizmetlere destek oluyor, teşvik ediyor, Diyanetin bu hizmetlere sahip çıkması ve kendisine de hedef seçmesi çok önemli bir gelişmedir.

Bu hizmetlerin değişik mahfillerde farklı algılanmasını da engellemiştir. Kur’anın okunması, hıfzedilmesi meselesinde hem öncülük etmiş hem de bir ihtisas kurumu olarak meşruiyet kazandırmıştır.

Ancak bu işi Hilaliye Vakfı gibi kendine dert edinen vakıf kuruluşlar ayakta tutmuştur. Bir başka yönü bu işin fikri alt yapısını, önemini ve ehemmiyetini oluşturan da Bediüzzaman Hazretleridir.

Kur’an’a olan ihtiyacın, zaruriyetin belirlenmesinin ve kabul ettirilmesinin temelinde Bediüzzaman vardır ve onun bize hediye ettiği Risale-i Nur vardır.

Asıl hizmet İman-Kur’an hizmetidir. Bu gibi hafızlık hizmetleri de o hizmetlerin mütemmim hizmetleridir. İman-Kuran hizmetini tamamlayan özelliği vardır. Adeta bir iş bölümü şeklinde yürümektedir. Bir kısım insanların Kur’an’ın manalarını yaymaya çalışmaları ile Kur’an hakikatlerinin hayata geçirilmesine vesile olmalarının yanında bu şekilde okunmasına ve ezberlenerek muhafaza edilmesine, canlı bir şekilde yaşatılmasına çalışılması birbirini tamamlamaktadır. O nedenle bu gibi hizmetleri yapanlardan Allah razı olsun.

En büyük isteğimiz bu hizmetlerin geri gitmeden sürekli ileri götürülmesidir. Artarak devam etmesidir. Artırmak lazımdır. Himmetle, gayretle bu hizmetleri devam ettirmek lazım.

Şu anda bir bahar havası yaşıyoruz. Bu hizmetlerin baharı başlamıştır. Bu bahara ayak uydurmak ve bu güzel hizmetleri yapanlara destek olmak lazım… Müslümanlığa inanan ve kendine dert edinenler için bu çok önemli bir meseledir.

Her yıl bu törenlere katılır mısınız?

Elimden geldiğince kaçırmamaya çalışırım. Şahin hoca ile çocukluğumuzdan beri bir beraberliğimiz vardır. Devamlı birlikte iş görmüşüzdür. O Türkiye’nin batısında biz doğusunda ama bir ve baraber olarak bu hizmetleri yapmaktayız.

Şahin Hoca çok mükemmel bir insandı. Çok değerli bir büyüğümüzdü. Sık sık gelir onu ziyaret ederdik. O da bizi ziyaret ederdi, arardı, hal-hatır sorardı. Bayramlarda biz aramadan önce hep o bizi arardı. Her defasında bu defa ben önce arayacağım düşüncesi ile özel bir gayret sarfettiğim halde her zaman o bizden erken davranırdı. O derece vefalı bir insandı.

Türkiye’de Risale-i Nur hizmetleri içerisinde de önemli ve güzel bir yeri vardı. Cemaatler içerisinde herkes tarafından tanınan, sevilen bir insandı. Bakıyorum; ülkesini, dinin ve milletini seven her insan yanında hayırla yad edilmektedir. İnsanların onunla ilgili kanaatleri her zaman güzel olmuştur. Bu çok önemlidir. İnsanların kişiler hakkındaki kanaatlerine Allah da önem veriyor, değer veriyor. Musalla taşında imamın sorduğu “Ey cemaat bu mevtadan razı mısınız?” Sorusuna verilen cevap önemlidir. Cenabı Allah o kanaatlere göre de muamele ediyor. Kainatta yaratılan en değerli varlık insandır. O nedenle insanın kanaatine değer veriyor. Bu açıdan bakıldığında Şahin Hoca hakkında kim ne konuşmuşsa hep O’nu yüksek vasıflarla tavsif etmiştir. Hiçbir kimsenin onun hakkında tek menfi kelime konuştuğunu görmedim. Mükemmel bir insandı, Allah rahmet etsin.