Hak taraftarı olmak hakkı savunmak kolay değil. Hele ortam buna müsait değilse hayli zordur. Karşılığında bir diyet ödemek gerekir.

İnsan çok değişik duygularla donatılmış Ahsen–i takvim üzere (en güzel şekilde) yaratılmış bir canlıdır.

İçinde birçok kötü haslet taşıdığı gibi aynı kişi birçok da iyi haslet taşıyabilmektedir.

Bazı dindar insanları gördüm beş vakit namazında niyazında ama ticari anlayışı çok kötü. Yine bazı dindar bürokratlar gördüm ağzından Allah kelamı hiç düşmüyor. Ama ifade edemeyeceğim bazı kötü hasletleri taşıyordu.

Daha farklı insanlar da gördüm: Mesela, iyi bir sosyal demokrat, eskilerin tabiriyle iyi bir solcu gördüm, namaz niyaz yok, dinden imandan uzak ama işinde gayet dürüst rüşvet yemez, işini sağlam yapar. O vasfı ile tam bir Müslüman. Bir adam gördüm dışarı da arkadaşlarına karşı gayet yumuşak olmasına rağmen aile içinde gayet sertti, iyi bir idareci olduğu halde iyi bir aile reisi değildi.

Hulasa dediğim gibi insanlar her makamda güzel haslet göstermiyor olabilir. O nedenle değerlendirme yaparken toptancı olmamak gerekir. Bir vasfı kötü diye ona hemen hain nazarıyla bakmamak lazım.

CHP’li Faik Tunay, CHP’lilere Risale-i Nurları okumayı tavsiye etmiş biri olarak konumuza iyi bir örnek teşkil ediyor. Bu insan CHP saflarında yer almış ve görüntü olarak da solcu diye bilinse de doğru bulduğu bir fikri zarar göreceğini bile bile söylemesi onun hakperest bir özellik taşıdığı anlamına geliyor.

Oysa herkes biliyor ki, CHP kurucuları Said Nursi’ye çok çektirmiş Risale-i Nurlardan dolayı yapmadıkları kalmamış. Hala da birçok CHP’li aynı kafa yapısına sahip eline geçse aynı şeyleri çekinmeden yine yapacaktır. Böyle bir ortamda böyle bir konuşma yapmak siyasi intihar gibi bir şeydir. Ama bunu göze alıp yapmak cesaret ister, fedakârlık ister.

Zaten yeterince tepki de aldı. Son olarak Cumhuriyet yazarı Cüneyt Arcayürek patladı. Kılıçdaroğlu’na soruyor. “Bu insanı CHP’li sayıyor musunuz?” diye… Gayet gayr-i insani bir davranış.

Ben de Sn Arcayürek’e soruyorum. Bir insan değişik vasıflar taşıyamaz mı? Felsefe olarak CHP’yi desteklediği halde hakperest olamaz mı? Dindar olamaz mı? Peygamberi sevip onun iyi bir insan, büyük bir devrimci olduğunu söyleyemez mi? Onun yolunda ona en çok benzemeye çalışan bu asırda yaşamış bir insanı övemez mi? Kitaplarını tavsiye edemez mi?

Kutlu doğum haftası kutlamaları çerçevesinde Diyanet İşleri Başkanlığının düzenlediği bir programa katılarak Peygamberimize övgüler yağdıran Sn. Kılıçdaroğlu yanlış bir şey mi yaptı? O halde onu da partiden atmak için sorgulamaya başlayın. Neden onu sorgulamıyorsun da, hayatı Hz. Muhammed’in (sav) davasını savunmakla geçmiş ve bütün eserlerini bu çizgide yazmış bir insanı öveni sorguluyorsun?  

Bu suallerden başka Sn Arcayürek’e bir tavsiyem var. Artık senin gibi düşünmeyen insanlarla birlikte yaşamaya alışmalısın. Dindar insanlarla da oturup kalkabilmelisin. İçlerinde iyi insanlar varsa takdir edip övme faziletini gösterebilmelisin. Zira Türkiye tam demokrasiye geçmeye hazırlanıyor. Bir şekilde bunu başaracaktır. Ve kurtla kuzu birlikte, yan yana geçinip gidecekleri günler yakındır. Bu duruma ayak uyduranlar kazanacaktır. CHP kazanmak istiyorsa bir an evvel kafa yapısını düzeltmeli Türkiye’nin gerçekleri ile artık yüzleşmelidir.

Burada bir başka husus daha var ki, o da: Risale-i Nurların harika bir eser oluşudur. Yapılan şey de bunun bir daha dile getirilmesidir.

Bir arap atasözü var “fazilet odur ki, düşmanları dahi tasdik ede” Risale-i Nur bizce her türlü övgüyü hak ediyor. Ne söylense azdır. Ancak taraf olanların övgüsü bir yere kadar. Felsefe olarak karşı olanların övgüsü bu anlamda değerlidir.