Hekimoğlu İSMAİL
Casus!..
Ben 1950'de ezanın Türkçe mi Arapça mı okunduğunu bilmiyordum.1953'te bir müdüre "Büyük Doğu'yu okuyor musunuz?" diye sormuştum.
Fısıltıyla verdiği cevap, o devrin halinin aynasıdır: "Helâda okuyorum!" Evinde korkuyor, işyerinde korkuyor, sokakta korkuyor...
Çemberlitaş'ta yaşlı bir kırtasiyeci, bir de İnkılap Kitabevi, Büyük Doğu satardı. Dergi çıkar çıkmaz buralara koşup almaya çalışırdım. Kadıncağız korkar "Yavaş oğlum, yavaş konuş!" diye telaşlanırdı. Büyük Doğu'yu satın alır, derhal oradan ayrılırdım. Bir taraftan ben arıyordum Büyük Doğu'yu, bir taraftan polis. Dergiyi vapura, trene, istasyona, duraklara unutmuş gibi bırakıyordum. İstanbul'da dergiyi bedava verecek adam bulamazdım.
Nereden nereye geldiğimizi düşününüz.
Akif'in "Bülbül" şiirini, Necip Fazıl'ın "Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!" mısralarını kimse benim neslin mücadelecileri kadar iyi anlayamaz.
Zor şartlar altında İslam'a hizmet eden, İslam'ı yaşayan adam yalnız adamdır. Başkalarının yaşadığı rahat hayata talip olsaydık, yalnız kalmazdık. Herkes gibi hareket etmediğimiz için yalnız kaldık.
Ne yanar kimse bana ateş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı
Akif, yalnızlığını "Karşımda vatan namına bir kabristan yatıyor." feryadı ile anlatır.
İnsanda kendini beğendirme arzusu vardır. Bu sebepten çocuk dahi övülürse hoşuna gider. Mesela "Bu çocuk ne kadar güzel, ne kadar terbiyeli." desek, o çocuk sevinir. Çünkü kendini beğendirme duygusu çocukla beraber dünyaya gelir. Annesi çocuğu beğendiği için bağrına bastığı için çocuk da annesine sıkı sıkı bağlıdır.
Asıl olan kendimizi Allah'a beğendirmektir.
Aşağılık duygusunda olanlar kendilerini insanlara beğendirmeye çalışır. Aşağılık duygusundan kurtulanlar kendilerini Allah'a beğendirmeye çalışır. Kur'an-ı Kerim'de ihlâslı Müslümanlardan bahsederken "Onlar başkalarının kınamasından müteessir olmazlar." diyor.
Rahmetli Albay Hulusi ağabeyin dersindeydik. İhlâs bahsini işliyordu. Dedi ki: "Bir insan övülmekle yerilmeyi eşit tutarsa ihlâslıdır."
Sanat ve düşünce ufkunun zirvesine tırmanmış ve pek çok gönüle siluetleri düşmüş devlerin hayatını yakından tetkik ederseniz içinde yaşadıkları cemiyetin ölçülerine uymadıklarını görürsünüz.
"Zaman sana uymazsa sen zamana uy!" bir casus gibi dünyamıza girmiş, pek çok kimsenin dünyasını ve ahiretini cehennem etmiştir.
Tahkiki imana sahip olmayanlar esen rüzgâra tabi olur...
Zaman
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.