Dağdan iniş…

Ülke çok hassas bir süreçten geçmektedir.
Yüzyıllık bir tahrikin acısını yaşamaktayız.
PKK dağdan iniyor şehit anaları seyrediyor.
Bu kanın durmasını isteyen aslında şehit analarıdır lakin bu inişin en çok acıttığı kişiler de o analardır.
Bu öyle bir durumdur ki sevinmek mi gerekir üzülmek mi gerekir kestirmek zor.
Mutlak surette hazmedilmesi gereken bir hal ama hazmedilmesi çok zor…
Devlet cephesinden olaya bakmak farklı bir boyut, zira devlet idaresinde duyguya pek yer olmaz.
Devletin hedefleri ve devletin bekası için yapılması gerekenler yapılmak zorundadır.
Lakin analar…
Lakin şehit anaları…
Peki, her iki tarafın analarına ne demeli?
Yani Anadolu’da analık yapan anaya…
***
‘ANADOLU’DA ANA...
Dağlar neden efkârlanmış? Neden dağları duman bürümüş?
Dağlar türkülere konu, dağlar sevda yumağı ve dağlarda kan kokusu...
-“Dağlara da siyaset bulaşmış”
-“Ana! Bu gürültüde ne, kıyamet mi kopuyor? Korkuyorum ana”
“Korkma kızım. Bu dağların isyanıdır; dağlar depremi yaşıyor”
Anamın ciğeri yanıktır.
Anam her gün dağ¬lara bakıp bakıp ağlar.
Dağlardan kopan fırtınalar onun bağrında söner.
Dağlar onun iki oğlunu aldı.
İlkini getirdiklerinde komutan:
-“Alın leşinizi” diye haykırmıştı.
-“Oğlun eşkıyalık yaptı oğlun devleti bölmeye çalıştı.”.
Anam kaskatıydı.
Onu sağlık ocağında uyandırdılar.
Anam ağıtlarını içinde yakar.
Feryatlarını Allah’a dua olarak sunar.
“Allah beterini vermesin kızım” der.
Babamın kara haberini duyarken de kas katıydı. Ava giden babam bir çığa av olmuştu. Anam çocuğunu yetim bırakan babamın arkasında dağlara ilk olarak o zaman gizli gizli ağıt yakmıştı.
İkinci oğlu geldiğinde, altı ay sonraydı...
Komutan ağlamak¬lıydı bu sefer…
-“Oğlunuz şehit oldu ana” dedi usulca.
Gözlerinde yaş akıtarak;
-“Vatanı için canını verdi. Sen şimdi bir şehit anasısın. Ver elini öpeyim ana!”
Anam yine kas katıydı.
Dağlardan kopan fırtınalar anamın bağrında söner dedim ya...
Anam dağlara kin gütmedi.
-“Dağlar” derdi…
-“Dağların başı dumanlı olmalı kızım. Dumanlı olmalı ki, vadilerde ağaçlar boy versin, fidan versin. Dağların başı fırtınalı olmalı ki ovalarda ekinler büyüsün. Dağlara kin güdülmez kızım… hem… hem… “Dağlara siyaset bulaşmış kızım” derdi.

- “Ana neden ablam gizli gizli ağlıyor”
-“Dağlar ağabeylerini aldığı gibi onun nişanlısını da aldı kızım. Onun için ağlıyordur...
- ...................

Dağlardan kopan fırtınalar anamın bağrında söner.
-“Ana batıda deprem olmuş insanlar perişan.”
-“Kızım biz yıllardır o depremi yaşıyoruz. Biz dağların depremini yaşıyoruz. Kaç tane dağ üzerimize çöktü. Kaç tane dağ üzerimize çullandı kaç tane evimiz yıkıldı. Biz dağların depremini yaşıyoruz.”
Anam Marmara depremi için de günlerce ağladı.
-“Kader” dedi.
-“Ah kızım ah! Üze¬rimize dağlar çullanırken onları deniz yuttu. Aynı kaderi paylaşıyoruz. Al¬lah onlara da yar...”
Anam yine kas katı kesildi.
Dağlardan kopan fırtınalar anamın bağrında söner.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
2 Yorum