Mustafa ÖZCAN
Feveran dalgaları kabarıyor
Hakaik-i Kur’aniye dürbünüyle bakanlar uzağı yakın görüyorlar. Kur’an gerçekten de keşşafı hakaiktir. Arayanlar için Kur’an-ı Kerim’de en ince ayrıntılar bile vardır. Bundan dolayı kimi sahabeler en küçük ayrıntıda bile Kur’an’a müracaat ettiklerini söylemişlerdir. İstikbali dürer ve elinizin içine koyar. Prof. Salah Abdulfettah Halidi’nin, Filistin Meselesi Hakkında Hakaiki Kur’aniyye başlıklı eserini okurken Kuran-ı Kerim’in yaşadığımız günlere ve olaylara dair bizlere cevherler sunduğunu görebiliyoruz. Halidi, bakıp da görmediklerimizi aktarıyor. Bazen insan elindeki şeyi afakta ararmış bizler de Kur’an hakikatlerini başka yerlerde arıyoruz. Salah Abdulfettah Halidi bu kitabında Müslümanlarda ve dünyada Yahudilere karşı kabaran dalgadan veya İsrail devletine karşı kabaran öfke dalgalarından söz ediyor. Halidi sözkonusu kitabında, Allah’ın ipi ve beşerin ipiyle payidar oldukları gibi gazabı ilahi ve beşer gazabıyla da zeval bulacaklarını anlatıyor. Yahudilerin rüzgar ekip fırtına biçeceklerini ifade ediyor. Denildiği gibi her taşın altından ‘Yahudiler’ çıkıyor. İsrail’in gücü bir nevi sükuneti ve öteki milletlerin lakaytlığını getirse de bu kalıcı değildir. Hatta İsrail’in ömrü sanılandan çok daha kısadır. Son viraja ve dönemece girdikleri söylenebilir. Yahudiler, ‘ İsrail var olmak için kuruldu’ dese de Halidi aksini düşünüyor ve İsrail’in zevali için ve fenası için kurulduğunu nazarlara veriyor.
*
Kitabının bir yerinde şöyle yazıyor :” Sanki Cenab-ı Hakkın insan öfkesinin volkanlarını İsrail’e karşı yönlendirdiğini görür gibiyim. ” Yahudiler herkesten mezalim gördüklerini ileri sürseler de Halidi onların aksine bütün milletlere kötülük ettiğini ve bunun neticesinde İsrail’in kurulmasını var eden amillerin yakın gelecekte yıkılması noktasında birleşeceğini ifade ediyor. İnsanların siyasi İsrailiyat veya Garaudy’nin ifadesiyle İsrail’in kurucu mitlerinin tesir ve teshirinden ve etkisinden kurtulacaklarını; efsaneler ve İsrailiyat üzerine kurulu İsrail’in, hakikatlerin hakim olmasıyla yıkılacağını öngörmektedir. Yaşayanların İsrail’in üzerine küresel bir öfke nöbetinin saracağını göreceklerini ifade etmektedir. Müslüman nesiller uyanacağı gibi sair milletler de fesatları karşısında uyanacaklardır. Böylece günümüzde emarelerini gördüğümüz gibi güçleri zafiyet haline gelecektir. Deveran değişecek ve haklarındaki tarihi parantez kapanacaktır. Sözgelimi halkın iradesine dayalı Arap Baharının söndürülmesinde İsrail ve çıkarları birinci derecede sorumludur. İsrail’i bölgenin demokrasi vahası olarak takdim etseler de Yahudiler bölgeyi ötekilere cehennem yeri haline getirmekte bir sakınca ve beis görmüyorlar.
Kısaca Halidi, Müslümanların ve beşerin küresel ve külli öfkesinin kıskacında İsrail’in yıkılacağını öngörmektedir.[1]Bu öfke seli ve nöbeti bana Bediüzzaman’ın bir tespitini hatırlattı. İkisi arasında büyük benzerlik gördüm. Zira her ikisi de Kur’an hakikatlerine dayanmaktadır. Akıl için yol bir denildiği gibi Kur’an hakikatlerine aşina zevat ta aynı dürbünden bakarak aynı gerçeklere muttali olmaktadır. Bediüzzaman, Halidi’nin gazab-ı ilahi ve gazab-ı beşeri olarak ifade ettiği hususu hamiyet-i aliyenin feveran etmesi olarak ifade etmektedir.”
Evet, bugün tarih-i Âlemde hiçbir nesil, şecere ile ve senetlerle ve anane ile birbirine muttasıl ve en yüksek şeref ve Âli hasep ve asil neseple mümtaz hiçbir nesil yoktur ki, Âl-i Beytten gelen seyyidler nesli kadar kuvvetli ve ehemmiyetli bulunsun. Eski zamandan beri bütün ehl-i hakikatin fırkaları başında onlar ve ehl-i kemâlin namdar reisleri yine onlardır. Şimdi de, kemiyeten milyonları geçen bir nesl-i mübarektir. Mütenebbih ve kalbleri imanlı ve muhabbet-i Nebevî ile dolu ve cihandeğer şeref-i intisabıyla serfirazdırlar. Böyle bir cemaat-i azîme içindeki mukaddes kuvveti tehyiç edecek ve uyandıracak hâdisât-ı azîme vücuda geliyor. Elbette o kuvvet-i azîmedeki bir hamiyet-i Âliye feveran edecek ve Hazret-i Mehdî başına geçip tarik-i hak ve hakikate sevk edecek. Böyle olmak ve böyle olmasını, bu kıştan sonra baharın gelmesi gibi, âdetullahtan ve rahmet-i İlâhiyeden bekleriz ve beklemekte haklıyız. [2]”
İslam dünyasının içinde yaşadığı hal ve İsrail’in fitne ve fesadı feveran dalgalarının kabarmasına yol açıyor. Bu dalga birilerini içine çekecek, örtecek birilerini ise yüzeye çıkaracaktır.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.