Fuat Sezgin'in kızı: Babam ruhu ve bedeniyle başka asırlarda seyahat ederdi
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) tarafından düzenlenen "Uluslararası Prof. Dr. Fuat Sezgin Bilim Tarihi Sempozyumu" başladı
YYÜ Cengiz Andiç Konferans Salonu'nda düzenlenen, Türkiye ve farklı ülkelerin üniversitelerinden akademisyenlerin katıldığı sempozyumda konuşan Prof. Dr. Fuat Sezgin'in kızı Hilal Sezgin, babasının matematik, tarih ve astronomi gibi bilim dallarında çalıştığını söyledi.
Anne ve babasının oluşturduğu ortamın öncelikle her şeyin bir arada ve keyifli olduğunu anlatan Sezgin, "Oturma odamızda ve enstitünün çeşitli mekanlarında üst üste yığılmış sayılamayacak kadar çok kitap ve fişleriyle dolu ahşap kutular vardı. Coğrafya, matematik, kimya ve tıp kitapları... Babamın çalışma masasının üstü kağıtlar, notlar, kalemler ve kitap yığınıyla kaplıydı. Düzensizliği efsaneviydi." dedi.
Sezgin, babasının çalışırken sadece klasik müzik dinlediğini ve şarkılı tüm müzik eserlerinin ona yabancı geldiğini ifade etti.
Ruhu ve bedeniyle o kadar sık başka asırlardaki bir seyahatte olurdu ki
İstanbul'un, babası için her zaman dünyanın merkezi olduğunu vurgulayan Sezgin, "O, kelimenin tam anlamıyla dalgın bir profesördü. Ruhu ve bedeniyle o kadar sık başka asırlardaki bir seyahatte olurdu ki annemle beraber onun bu haline dair sık sık şakalar yapardık. Babam Türkiye'de geldiği yeri hep andı. Babam bir keresinde Erzurum'a gelmişti. Ağrı Dağı'nın zirvesini illaki görmek istiyordu ama göremedi. Çünkü o gün sisliydi. Ben de dün Ağrı'ya gittim ve Ağrı Dağı'nın zirvesini gördüm. Bu kendimi iyi hissetmemi sağladı."
"Fuat Hoca'mız büyük bir düşünürdü"
YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal da iki gün sürecek sempozyumda 32 bilim insanının Prof. Dr. Sezgin'i anlatacağını söyledi.
Sezgin'in büyük bir bilim kapasitesine sahip olduğunu ifade eden Battal, şunları kaydetti:
"İslam dünyasında yetişmiş büyük İslam düşünürlerini maalesef Batılı bilim insanları özellikle gizleyerek, yok sayarak sanki dünyadaki bütün bilimi onlar ortaya koymuş gibi bir algı yönetiyorlar. Halbuki bilimin hiçbir millete mal olması mümkün değil. Burada özellikle İslam coğrafyasında yetişmiş bilim insanları dünya bilimine çok ciddi katkı sunmuştur. Fuat Hoca'mızın kapasitesinde Batı'da bir tane bilim insanı olsaydı o da kesinlikle Nobel Ödülü almış olacaktı. Fuat Sezgin Hoca'mız, büyük bir donanıma sahip büyük bir düşünürdür. Bu yüzden 2019'un 'Prof. Dr. Fuat Sezgin Yılı' ilan edilmesi çok değerlidir."
Vali Yardımcısı Faruk Bülent Baygüven de Fuat Sezgin'in karakterli, sağlam duruşu olan, donanımlı bir insan olduğunu belirterek, "Fuat Hoca'mız, şarkiyatçılık anlamında önemli bir değer. Fuat Hoca İslam medeniyeti, İslam kültürü, bilim ve teknoloji alanında büyük eserler meydan getirdi. Yaptığı çalışmalarla batı medeniyetine örnek oldu. Bu eserler uzun zaman konuşulacaktır." dedi.
Konuşmaların ardından moderatörlüğünü YYÜ Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeki Taştan'ın yaptığı oturumda Siirt Üniversitesi Öğretim Üyesi Profesör İhsan Süreyya Sırma ve Nottingham Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ahmed Meliebary konuşma yaptı.
Sempozyum yarın sona erecek.
aa
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.