Eyüp OTMAN
Hicri yılbaşı
Hicret; zulüm ve baskıdan, hürriyete hicret,
Akrabadan, eşten, dosttan; kardeşlere hicret.
Vahşetten, medeniyete; Medine’ye hicret,
Sûretten, sîrete; serâdan, süreyyâya hicret.
Kendini bilerek, benlikten, Bir’liğe hicret,
Kıymet bilmeyenden, vefâya, safâya hicret.
Aliyyülmurtaza’dan sadâkat, candan ferâgat,
Ölümü hakîr görüp, kahramanca şecâat.
Resûl-i Zî-şân’dan, dua, niyaz, şehâdât
Bir parça kumu; yüzlere serpip; seyâhat.
Sıdîk-ı Ekber, yoldaşı olmuş, cansiperane,
Kılına zarar gelmesin demiş; olmuş pervane.
“Korkma; Allah bizimle,” demiş, Resûl-i Zîşân,
Mevcûdât-ı âlem ki; Nuruyla, eder seyran.
Muhâcire kucak açtı, ol, Ensâr-ı Güzîn,
Birleşirken bedenleri, belirdi buruk hüzün.
Ellerinde ne varsa, yarısını verdiler,
İslâm kardeşliğini, böylece gösterdiler.
“Talâalbedru” deyip karşılandı Peygamber (a.s.v.)
İslâm’ın inkişafı, seferlerden bir sefer.
Şimdi orda medfûndur, ol Nebîler Nebîsi,
Medîne; sabah-ı haşrin, başlangıç silsilesi.
Yeni bir çağ açarak, takvim oldu, hicreti,
Muharrem-i mübârek, dercetti bereketi.
Kıymet verilen bir ay, ol mübarek Muharrem,
Büyük inkılâp olmuş, kabûle şayan tövbem.
Yüce Peygamberlerin, halâsına vesile,
Bu ayda bitiverdi, onca çekilen çile.
Gelin hicret edelim, hasetten, husumetten,
Ölü eti dişleyen, menhûsane vahşetten.
Benlikten hicret edip, Bir’e vasıl olalım,
Ümmet ile cem olup, geniş derya bulalım.
Kutlu olsun yılbaşı, hem Muharrem ayımız,
Kardeşlik kuvvet bulsun, artıp dursun sayımız.
***
Hicri takvim, Hz. Muhammed (s.a.v)’in Mekke’den Medine’ye hicret etmesiyle başlamış olmaktadır. Bu tarih, miladi 16 Temmuz 622’dir. Ayın yörüngesi üzerinde dönüşüne dayanılarak düzenlendiği için buna "Hicri Kameri” veya “Sene-i Kameriye” gibi adlar verilmiştir. Hicri takvim, Peygamberimizin (sav) vefatından sonra, günlerin hesaplanmasında ortaya çıkan bazı karışıklıklar üzerine düzenlendi.
Hicri takvim ayın hilâl şeklinde göründüğü ilk geceyi ay başı olarak kabul eder. Ayın tekrar görünüşüne kadar geçen süreyi bir ay; on iki ay da bir yıl sayılır. Bu takvime göre ayın dünya çevresindeki dönüşü yirmi dokuz buçuk gün olarak kabul edilir. Bu sebeple bir ay 29, bir ay da 30 gün olarak kabul edilir. Böylece miladi takvimde bir yıl 365 gün, Kameri’de de 354 gün olarak hesaplanır. Bu yüzden hicri aylar miladi aylardan her yıl on bir gün önce gelir. Bu durum, hicri ayların mevsimlere denk düşmesine sebep olur. Bu yüzdendir ki, hicri takvimin bir ayı olan Ramazan, bazen kış, bazen de yaz mevsimlerine veya diğer mevsimlere rast gelerek, yılın bütün mevsimlerini, haftalarını, aylarını ve günlerini dolaşır. Otuz altı yıl oruç tutan biri de yılın her ay ve günlerinde oruç tutmuş olur.
Hicri takvimde yılbaşı Muharrem ayının 1. günüdür. Muharrem ayını, Safer, Rebiyülevvel, Rebiyülâhır, Cemaziyelevvel, Cemaziyelâhir, Recep, Şaban, Ramazan, Şevval, Zilkade ve Zilhicce ayları takip eder.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.