Kaç fırın ekmek?

Otobüs durağında beklerken mızıklayan çocuklarına “Arabayı daha salı günü sattık, biraz nefsiniz körelsin” dedi. Ne ki biraz sonra otobüs geldi bindiler gittiler. Yürüyerek gitselerdi nefisleri daha çok körelmez miydi?

Sırf nefisleri körelsin diye uzun seyahatlere çıkan sofiler var; Arabi Endülüs’ten başlayıp Kuzey Afrika üzerinden Hicaz’a oradan Konya’daki gelmiş, Mevlana'nın babasıyla Konya’daki gelişini görmüş.

Emir Sultan, Buhara'dan Medine’ye, işaretle Bursa'ya gelmiş, gelirken Konya'ya Mevlana’ya uğramadan edememiş.

Geçenlerde Endülüs’ten iki kişinin hac yolculuğuna atla çıktıkları ve Türkiye uğradıklarına dair haber vardı; nefis atını köreltmek için olsa gerek, bunun yanında bir çok niyetler olmakla birlikte!

Maliki mezhebine göre sağlıklı olan herkese Hac farzdır, ondandır ki Afrika’dan 6 ayda hacca gelenlerin olduğunu hatta kadınların yolda doğum yaptığını 40’lı yıllarda hatıralarında anlatır Muzaffer Ozak.

Hicret çok hikmetleri yanında zahiren bir yürüyüş değil mi? Alemlerin Efendisi (asm) (sonsuz salat ve selam üzerine olsun) eziyet çekmedi mi?

Sabi olmamış o iki çocuk ne anlar “nefsi köreltmekten”, baba duyarlı ki şimdiden alıştırıyor; güzel bir haslet!

Kimi şair ve yazarların yürüyüşleri de meşhurdur. Said Nursi de az yürümemiş, az seyahat yapmamış. Doğuda dolaşması, İstanbul’a gelişi, dünya harbinde esir düşmesi, Rusya’ya gidişi, oradan kaçışı Almanya üzerinden İstanbul’a gelişi, 28 yıl sürgün seyahati, hapishane hapishane koşturulması...

Zihni ve kalbi seyahati, “Bismillah” deyip Kur’an tefsiri Nur Risalelerini telif edişi ve vefatından önce Isparta’dan Urfa’ya gidişi...

Ne güzel demiş “Hayat faaliyet ve harekettir, şevk ise matiyyesidir” diye...

Arabiyi götüren matiyye, binek de o idi, Emir Sultan’a da, atla Hac yolculuğuna çıkana da.

Tabiri caizse 3 adımlık markete araba ile giden, 3 adımlık mesafedeki camiye yürüyerek de araba ile gidemeyen bizlere çok şeyler söylüyor bütün bunlar, başta nefsime!

Hangi yerde güzel lokanta var bir güzel öğrenir, ailecek arabaya biner nefis köreltmeye! gideriz.

Arada sanal alemde paylaşımlar yapar Mücahid! olduğumuzu belli eder, bu arada ezan okunursa “daha vakit var evde kılarız” deriz!

Kahrolsun israil, kahrolsun Amerika öyle mi?

Nefsimizi köreltmek için daha çok fırın ekmek yememiz lazım vesselam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
3 Yorum