Kamuoyunu fazla meşgul eden cinayet vak’ası henüz çözülebilmiş değil.
Ancak “bulgu”lar gösteriyor ki, genç kız bir satanist ayininde öldürülmüş. Öldürülen kızın babasının açıklaması da bu yönde.
Her şeyin başı eğitim denmesine rağmen bu vahşeti “eğitimli” genç veya gençlerin yapmış olduğu varsayımı bile korkunç.
Bir yanda üniversitede okuyan gençler öte yanda “satanizm”i çağrıştıran dövme ve figürler gençler arasında hayli yaygınlaşıyor.

Hollywood filmlerinde son yıllarda “Satanizm,” “öldürmeye övgü,” “Şeytan” içerikli filmler bolca gösteriliyor. Amerika kendi ülkesinde “X” etiketli filmleri yasaklarken, bizde adeta yarış edercesine hiç sansürsüz gösteriliyor.

Zaten bu cinayet haberi ilk çıktığında “Sevgililer Günü Katliamı” diye adlandırılmıştı. Kurban ve katil/zanlısı bu filmi izledikten sonra eve kapanmış daha sonra etraf kan gölüne dönmüştü.

***

Marjinal gençler arasında moda haline gelen satanizmin, sosyal hayattan kopuk ve psikolojik problemler yaşayan gençlere cazip geldiğini belirtiyor uzmanlar.

“Satanizm” kitabın yazarı İlahiyat Profesörü Ahmet Güç’ün söylediklerine kulak verelim:
“Bu çocuklar şeytanla kendilerini özdeşleştiriyor. Çünkü şeytan onlar için başkaldırıyı temsil ediyor.”

Peki, bu çocuklar kime başkaldırıyor?
Düzene… Kendi ifadeleriyle “sisteme.”

Sistemi idare eden, tedbir ve tanzim eden bir “Yaratıcıya” asıl düşmanlık.
Bu yüzden sistem onlar için tar-ü mar edilmesi gereken bir unsur.

Güç’e göre en büyük isyancı olarak gördükleri şeytan için bu kişilerin her şeyi yapabileceğini ifade eden “kurban etme” anlayışının da buradan doğduğunu aktarıyor. Satanistler cinayetin dışında müritlerine intihar telkinini de bulunuyormuş.
Satanistler özellikle hedef olarak ergenlik döneminde, inanç anlamında ateizme yakın gençleri tercih ediyorlarmış.
Zengin ve parçalanmış aile çocuklarına özellikle yaklaşmaya çalışıyorlar… Bunlar aracılığıyla geniş bir biçimde yayılma imkanı buluyormuş. (Zaman)

En büyük besin kaynağı: öfke ve şiddet!

***

“Öfke ve şiddetin kaynağı nedir” diye akla sual geldiğinde bunun cevabı “İlk kanı” döken insanda aramak gerekiyor.
Kabil, Habil’i kandırıp başını taşla ezdi. Tarihin ilk cinayetiydi bu. İlk kan böyle döküldü.
Öfke şiddeti, şiddet cinayeti netice vermişti.
O günden sonra Kabil’in torunları yüzyıllardır şeytanla el ele verip, cinayet işlemeye devam etti.

***

Bu yazının mürekkebi kurumadan Adana’dan işlenen korkunç cinayet gazete sütunlarında yerini aldı.
Adeta bu yazıyı teyid edercesine.
Rabbim, sen bizi Kabil’in torunlarından uzak tut.