Filipinlerde Müslümanların yüzyıllardır süren hak ve haysiyet mücadelesi, son yıllarda semere vermeye başladı. Bunlardan birisi de Marawi şehrine tanınan özerklik statüsü ile birlikte Müslümanlar, hukuk sistemi içerisinde kendilerine yer bulmaya başladılar.
Marawi, Filipinlerde İslami şehir ismini taşıyan bir özerk bölge. Bu durum Filipinler Anayasası ile tescil edilmiştir. Bu konuda yapılan görüşmelerde, Türkiye’nin ve Dışişleri Bakanı Sayın Ahmet Davutoğlu’nun çok önemli bir rol üstlendiği ifade ediliyor.

Marawi Yüksek Öğretim Kurulu Başkanı Dr. Norma Şerif’in davetlisi olarak bu İslami özerk bölgeye bir ziyarette bulunduk. Türkiye’den gelen heyetimiz için Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığında bir hoş geldin ve bilgilendirme toplantısı yapıldı. Toplantının ev sahipliğini de Başkan Prof. Dr. Norma Şerif yaptı. Burada bir panel gerçekleştirildi.

Marawi’de resmi statü ile kurulan bir Risale-i Nur Enstitüsü var. Bu enstitü, çok önemli çalışmalar yapıyor. Özellikle bu enstitü,  Risale-i Nurları eğitim sistemine entegre etmek için önemli çalışmalar yapıyor.

Bu maksatla bir heyet tarafından çok önemli bir çalışma başlatılmış. Bu çalışma çerçevesinde Risale-i Nur’un yüksek öğretim kurumlarında bir nevi özeti konumunda olacak dört tane kitabın hazırlık çalışmaları devam ediyor.

Bu kitaplardan bir tanesi baskıya hazır hale getirildi. Bu kitaplar bir sistem dâhilinde Marawi bölgesinde bulunan yüksek öğretim kurumlarında okutulacak. Şu anda bazı Eğitim Fakültelerinde Risale-i Nur dersleri yapılıyor. Bunlardan bir tanesi de YÖK binasının içinde faaliyet gösteren Eğitim Fakültesidir.

Marawi bölgesinde Dr. Şerif’in Başkanı bulunduğu Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığına bağlı olarak faaliyetlerine devam eden yetmiş üzerinde öğretim kuruluşu var.                                                     
                                   
Dr. Norma Şerif, son derece kibar bir hanımefendi ve heyetimiz üyeleri onuruna verdiği yemeğin ardından, hepimizi duygulandıran çok önemli bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Norma Şerif yaptığı konuşmada Filipinlerde yapılan çalışmalarla ilgili bilgi verdi.  Sırf yapılan bu ziyaret için Malezya'ya yapacağı ziyareti ertelediğini ifade etti.
Dr. Şerif, konuşmasında şu önemli noktalara değindi. Önemli bazı başlıkları şu şekilde özetlemek mümkündür:  

‘’Müslümanların yaşadığı bölgelerin ekonomik durumu genelde diğer Hıristiyan bölgelerden biraz daha geri. Merkezi Hıristiyan hükumet bu meselede maalesef tarafgir davranıyor ve burada Müslümanlar enerjilerini daha çok hak mücadelesi için harcıyorlar.’’

‘’Bu mücadele asırlardır devam ediyor. Buradaki Müslümanlar sömürgecilerle hiç bir zaman beraber olmadı.  Daima husumet ve zulümlere maruz kaldı. Merkezi hükumet nüfus yapısı ile oynamak ve demografik yapıyı Hıristiyanların lehine değiştirmek için devamlı surette bazı tasarruflarda bulunuyor.’’ 

‘’Bu bölgelerde yaşayan Müslümanları, yıllarca göçe zorladı. Müslümanların yaşadığı bölgelere Hıristiyan nüfusu iskân ettirmek için çalışmalar yapıldı.’’

‘’Hükümet, dış ülkelerden Hıristiyanlaştırma faaliyetleri için büyük mali ve siyasi destek alıyor. Bu konuda önceki yıllarda, Amerika ve Avrupa ülkelerinin çok büyük maddi ve siyasi destekleri oldu.  Her şeye rağmen dinini muhafaza etmeye devam eden on iki büyük aşiret kendini muhafaza etmeye çalışıyor.’’

‘’Yüzyıllardır, Müslüman büyüklerimiz tarafından çocuklar eğitim sistemi içinde Hıristiyanlaştırılır korkusu ile okullara gönderilmedi. Bu bizim kardeşlerimizin sosyal hayatını ve seviyesini büyük ölçüde etkiledi.’’

‘’Maalesef cahil ve ilgisiz bir nesil yetişti, Bu açığı kapatmamız için bizim çok çalışmamız gerekir. Bu mücadele sonunda bizler ancak son yıllarda özerkliğimizi kazanabildik.’’

‘’Biz Müslüman olarak bundan sonra İslami esaslara uygun bir şekilde eğitim vermek için çalışmalar başlattık. 2012 senesinde özerklik anlaşması genişletildi ve bizler yeni haklar kazandık. Bu antlaşma da inşallah 2015 yılında yürürlüğe girecek. Bu özerklik antlaşmasının yürürlüğe girmesi ile birlikte, bizler yeni bazı haklar kazanmaya başlayacağız.’’

‘’1996 yılından itibaren kurumlarımızı kurmaya başladık. Hükümetimiz ve bütün bakanlarımız göreve başladı. Buna paralel olarak eğitim sistemini yapılandırmaya çalışıyoruz.’’

‘’Yükseköğretim de bu aşamada milli eğitimden ayrılarak özerkleştirildi. Bizler de din eğitimini yüksek öğretime entegre etmeye devam ediyoruz. Bu çalışmalar sırasında, Türkiye'den gelen kardeşlerimizden ve Risale- i Nur'dan büyük ölçüde istifade ediyoruz.’’

‘’Üzerinde çalıştığımız ve tamamen Risale-i Nurlar referans alınarak hazırladığımız dört tane kitap için hayırlısı ile neticeye ulaşmak üzereyiz. Bu kitaplar İngilizce olarak hazırlandı. İnşallah gün gelecek bütün dünyada bu kitaplar üniversitelerde ders kitabı olarak kullanılabilecek.’’ 

‘’Biz özerk bölge olarak, bütün dünyada bazı Risale-i Nur kitaplarının üniversitelerde okutulduğu ilk devlet olduk. Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığının da dini hizmetler konusunda bizlere destekleri devam ediyor.’’

‘’Osman Topbaş Hocaefendi de Peygamber Efendimizle ilgili olarak bize çok sayıda kitap gönderdi.’’

‘’Cenab-ı Allah ömür verdiği müddetçe İslami hizmetlere devam edeceğiz. Biz burada bir İslam Üniversitesi kurmak istiyoruz. Nasip olursa inşallah kuracağımız üniversitede bütün İslam âleminden öğrenciler ve hocaların olması için büyük gayret göstereceğiz.  Bu maksadın gerçekleşmesi için de burada kurduğumuz Risale-i Nur Enstitüsünü de, aktif olarak kullanmak istiyoruz.’’

‘’Rabbim bu konuda bizleri muvaffak etsin. İçinde bulunduğunun bina Nur talebelerinin binasıdır ve siz de öyle görün. Her zaman başımızın üzerinde yeriniz var. Bizim en büyük maksadımız Allah'ın rızasıdır. İnşallah cennette de sizlerle beraber oluruz.’’

Evet, Marawi Yükseköğretim Kurulu Başkanı Dr. Norma Şerif’in anlattıkları kısaca bu şekilde. Dünyanın öbür ucunda, bizden çok uzak bir bölgede, çok heyecan verici hayırlı ve nurlu gelişmeler yaşanıyor.

Burada görev yapan çok mübarek ve hizmet ehli bir hanımefendi, iman ve Kur’an’a Risale-i Nur vasıtasıyla çok muhteşem ve heyecan verici hizmetlerde bulunuyor.
Hatta bu hizmeti çok daha geniş bir alana yaymak ve bölgenin bütün yüksek öğretim kuruluşlarında sistematik bir şekilde ve ilmi bir zeminde yerleştirmek için çok önemli çalışmalara imza atıyor.

İman ve Kur’an hakikatlerine büyük ihtiyaç duyan ve adeta açlık yaşayan bu Uzak Doğu ülkesinden, bütün dünyaya üniversite düzeyinde bir inkişaf olursa, şaşırmamak gerekir. Türkiye’de son yıllarda Üniversitelerimizde yapılan Risale-i Nur eksenli sempozyum ve ilmi çalışmaların, bir süre sonra Filipinler Üniversiteleri ile kucaklaşmaya başlarsa, şaşırmamak gerekir.

Risale-i Nur’un, bütün dünyada hızlı ve fütuhatkarane devam eden inkişafının Filipinler ayağında, çok önemli hizmetler devam etmektedir. Bu bölgelerden gelecek müjdeli haberlere hazır olmalıyız.

Foto Galeri için TIKLAYINIZ