Mekki ve Medeni sureler veya ayetler hangileridir?
Mekki ve Medeni sureler veya ayetler hangileridir? Hem Mekki hem de Medeni olan ayet ve sure var mı?
Tefsir ve usul âlimlerinin çoğuna göre hicretten önce gelen ayetlere Mekkî, hicretten sonra gelenlere Medenî denilmiştir.
Gerek hicretten önce gerekse sonra Mekke’de nazil olanlara Mekkî, Medine’de nazil olanlara Medenî diyenler bulunduğu gibi Mekkeliler’e hitap edenlere Mekkî, Medineliler’e hitap edenlere Medenî diyenler de vardır.
Ayetler indirilen yer ve zamana göre de arzî-semavî (Hz. Peygamber yeryüzünde veya gökte yani mi‘racda iken inenler), hazarî-seferî (hazarda veya seferde iken inenler), nehârî-leylî (gündüz veya gece inenler), sayfî-şitâî (yaz veya kış mevsiminde inenler), firâşî-nevmî (yatakta-uykulu halde iken inenler) diye sınıflandırılır.
Kuran-ı Kerîm’in daha çok Mekkî surelerinde imana teşvik etmek, inkâr ve küfürden caydırmak, dikkat çekmek, manayı teyit ve tekit etmek gibi maksat ve hikmetlerle bazen bir ayetin birkaç defa tekrar edildiği görülmektedir.
Meselâ;
- “And olsun ki Kur’an’ı öğüt olsun diye kolaylaştırdık” mealindeki ayet dört yerde (Kamer 54/17, 22, 32, 40);
- “Benim azabım ve uyarım nasılmış?” mealindeki ayet dört yerde (Kamer, 54/16, 18, 21, 30);
- “O gün, yalanlamış olanların vay haline!” mealindeki ayet on yerde (Mürselât 77/15, 19, 24, 28, 34, 37, 40, 45, 48, 49; el-Mutaffifîn 83/10);
- “Öyle iken rabbınızın nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?” mealindeki ayet ise otuz bir yerde (er-Rahmân 55/13, 16, 18, 21, 23, 25, 28, 30, 32, 34, 36, 38, 40, 42, 45, 47, 49, 51, 53, 55, 57, 59, 61, 63, 65, 67, 69, 71, 73, 75, 77)
geçmektedir.
Başta da ifade ettiğimiz gibi, konuyla ilgili görüşler arasında en fazla kabul göreni hicretten önce nazil olan ayet ve surelerin Mekkî, sonra nzil olanların Medenî olduğu şeklindedir.
Hicretten sonra inen bir ayetin Mekke’de veya Arafat’ta inmesi onun Mekkî sayılmasını gerektirmeyeceği gibi hicretten önce Mekke dışında nazil olan ayet veya sure de Medenî olmaz.
Zerkeşî’ye göre (Burhân, I, 281) surelerin seksen beşi Mekkî, yirmi dokuzu Medenî, Süyûtî’ye göre (İtķān, I, 33) seksen ikisi Mekkî, yirmisi Medenî, on ikisi ihtilaflıdır.
Ancak yaygın telakkiye göre surelerin seksen altısı Mekkî, yirmi sekizi Medenî’dir.
Mekkî bir sure içinde Medenî ayetlerin, Medenî sureler içinde Mekkî olanların bulunması mümkündür.
Mekke döneminde indirilen sure ve ayetlerde daha çok inanç konularından, müşriklerin içine düştüğü çelişkilerden, geçmiş peygamberlerin çağrılarına olumlu karşılık vermeyen ümmetlerin başına gelen ibret verici olaylardan, ahlâkî ve insanî değerlerden bahsedilmiş olup bu surelerde ayetler çoğunlukla kısa ve mensur şiir biçimindedir, ayet sonları (fâsıla) arasında büyük çapta benzerlik vardır.
Ancak bazı Medenî surelerin Mekkî surelerdeki üslûbu taşıdığı görülmektedir. Bunun örnekleri arasında Ra‘d, Rahmân ve Zilzâl sûreleri yer alır.
Medenî surelerde toplumun inşası, İslâm kardeşliği, içtimaî ve fıkhî konularla ilgili ayetler yer alır; genellikle anlatım üslûbu hâkim olduğundan ayetler ve sureler uzundur.
Sureler Hz. Peygamber’in hazarda veya seferde olması, gündüz veya gece, yaz veya kış mevsiminde inmesine bakılarak hazarî-seferî, nehârî-leylî, sayfî-şitâî gibi gruplara da ayrılmıştır. (Süyûtî, I, 56-76)
Bu açıklamalardan da görüleceği üzere, ayet ve surelerin bir kısmı kesin olarak Mekki ve Medeni olmakla beraber, bir kısmı kesin değildir, bir kısmında ise hem Mekki hem Medeni ayetler olabilmektedir.
Bu nedenle her sure ve her ayet hakkında detaylar için, tefsirlere, tefsir usulü ve nüzul sebepleriyle ilgili eserlere bakılması gerekmektedir.
Sorularla İslamiyet
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.