
Metin ERTEKİN
Kimler Çocukluk Hayalini Yaşıyor?
İnsan yaşamının her evresinde çeşit çeşit hayaller kurar ve o hayallerini gerçekleştirmek adına birçok çileye, zahmete, çabaya ve gayrete katlanır. Özellikle insan çocukluk evresinde itibaren hayal kurmaya başlar. İlk hayalleri çocuksu olmakla birlikte zamanla bu hayaller de kendisi gibi büyür ve gelişir.
Hayal etmek, bulutlar üzerine çizilen geleceğin resmidir. Bu resmi hayal kuran kişi görebilir. Çünkü kendisi aynı zamanda o resmin ressamıdır. Hayallerimiz bizlerin ileriki yaşantısında olmak istediği mekânı, yapmak istediği işi, görmek istediği yeri tasvir etme biçimidir. Hayal dünyasında sınırsız bir yolculuk bulunmaktadır. Bu yolculuktaki bineceğimiz durakları verdiğimiz kararlar belirlemektedir. Bu kararlar hayatımızı şekillendiren en önemli dönüm noktalarıdır.
Hayallerimizi belirlerken bu hayallerin gerçekleşme ihtimallerini de göz önünde bulundurmalı ve o amaçla planlar yapılmalıdır. Yaptığımız bu planlar zamanla boşa da çıkabilir. Bu bizi hüsrana uğratmamalı hayallerimiz ve hedeflerimiz için mücadeleyiz devam etmeliyiz. İnsan sadece hayal kurarak amacını gerçekleştiremez ve başarıya ulaşamaz. Bütün hayaller başarıya aç ve gayrete aşık kişilerin ellerinde gerçeğe dönüşmüştür.
Çocukluğumuzda zihnimizde oluşan ve hayalini kurmuş olduğumuz her şeyin zamanla gündemimizden çıkmış olduğunu görürüz çünkü o dönemde kurmuş olduğumuz hayaller bizi yansıtan gerçekler değillerdir. Gerçek hayaller bir amaca hizmet etmeli, kalıcı olmalı, iz bırakmalı, ulaşılabilir olmalı ve yaşamış olduğumuz topluma faydalı olmalı. Gerçekleşmesi muhtemel hayalleri ta çocukluk yıllarımızdan itibaren düşünmeli ve mutlaka gerçekleşmesi adına çaba göstermeliyiz.
Çocukluk yıllarında ilkokulu yaşadığı mahallede okuyan ve okuldan sonra ise çalışmak zorunda kalan biri olarak ta ki lise yıllarından itibaren edebiyat hocasının tavsiyesi ve ilçe belediyesinin vermiş olduğu kursla birlikte bütün hayallerim sahne sanatlarıyla ilgilenmek ve tiyatrocu olmakla ilgiliydi. Maalesef kurmuş olduğum bu hayal hayatımın en büyük çınar ağacının (babamın ölümü) devrilmesi sonucu gelen zorluklar sebebiyle sekteye uğramış bir şekilde kenarda kaldı.
Peki bu olaydan sonra hayal kurmayı bıraktım mı? Tabi ki hayır. Çünkü insan daima düşünen ve bu düşünceler doğrultusunda yaşamına yön veren bir varlık olması sebebiyle hayaller kurmaya ve onların gerçekleşmesi adına mücadele etmeye devam ettim. Belki hayalimdeki gibi bir tiyatrocu olamadım ama üniversite yıllarımda Erzurum’un küçük bir ilçesi olan Pasinler’de arkadaşlarımla kurmuş olduğumuz tiyatro kulübünde 3 üç adet oyun sergileme imkânım oldu.
Şimdilerde ise okuduğum alandan bağımsız başka bir meslek dalında hayatımı idame etmekle birlikte, kendimi geliştirmek ve yaşadığım çağa ayak uydurabilecek bir bilgi birikimine sahip olmak için devamlı eğiten ve geleceğe dair devamlı hayaller kuran biriyim. Eğer sizlerin de kenarda, köşede bırakmış olduğunuz bir hayaliniz varsa onun için mücadele etmekten korkmayın. Hayalinizi gerçekleştirmek adına mutlaka ufak da olsa bir adım atın. Çünkü adım atılmadan mesafeler eksilmez, gayret edilmeden zafer elde edilmez.
Bulutlara bakıp hayal kurmaktan vazgeçmeyin.
Kalın sağlıcakla…
Vesselam…
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.