Allah, Said Nursi ve Mevlana'yı gezdirdi

Allah, Said Nursi ve Mevlana'yı gezdirdi

Uç, Allah'ın Hz. Mevlana ve Bediüzzaman Said Nursi gibi sevdiği kulları seyahat ettirdiğini söyledi

Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve Risale Akademi Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Himmet Uç, Allah'ın Hz. Mevlana ve Bediüzzaman Said Nursi gibi sevdiği kulları seyahat ettirdiğini söyledi.

Dicle Üniversitesi Kongre Merkezi'nde Hz. Mevlana ve Bediüzzaman Transkriter Mukayelesi Konferansı'na konuşmacı olarak katılan Uç, Mevlana ve Said Nursi'nin farklı yönlerine dikkat çekti. Allah'ın Anadolu coğrafyasını sevdiğine inandığını kaydeden Uç, Mevlana'yı ilahi bir duyguyla Said Nursi'yi ise bu toprakların çocuğu olarak Anadolu'ya gönderdiğini belirtti.

himmet_uc3.jpgBediüzzaman'ın küçük yaşlarda seyahatler gerçekleştirmeye başladığını ifade eden Uç, ilim için küçük yaşlardayken Van, Bitlis, Mut ve Tatvan gibi illere gittiğini ifade etti. Tahsil çağı olarak bir süre dolaştığını dile getiren Uç, Bediüzzaman'ın daha küçük yaşlarda lügatleri ezberlemeye başladığını kaydetti.

Hz. Mevlana'nın, Anadolu'ya geldiği zaman da dünyanın birçok yerine Mevlevihaneler açacağını tahmin edemeyeceğini söyleyen Uç, "Henüz Nişabur'dayken Mevlana için deniz nehrin peşinden gidiyor denilmişti. Babası nehir kendisi ise denizdir. Oradan ayrılırlarken o zat bu lafı kullanmış. Allah büyük adamlara seyahatleri nasip etmiş. Bu seyahatlerin onların gelişmesinde büyük tesirleri var. Bediüzzaman'ın seyahat ettiği de çok karmaşık H.z. Mevlana'nın da seyahat ettiği coğrafya çok karmaşık." dedi.

Asırların farklı olmasının farklı coğrafyalara seyahat etmesine neden olduğunu dile getiren Uç, Bediüzzaman'ın esir düşerek Rusya'ya götürüldüğünü anlattı. Rusya'da Bediüzzaman'ın bir süre yalnızlık yaşadığını ifade eden Uç, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: "Allah büyük insanları bir süre yalnızlığa mahkum ediyor. Bu yalnızlık üretici yalnızlık. Mesela Peygamber Efendimiz'in Hira Mağarası'ndaki yalnızlığı. Bir süre burada yalnız kalan Peygamber Efendimiz'e bir süre sonra Allah Cebrail (a.s)'ı gönderiyor. Ama o gidip gelmede yalnızlığın kattığı bir şey var. Alemin esrarını çözmek için bir istek tarzıdır. Üstad Hazretleri de yalnızlığı seviyor. Mevlana Hazretleri de Mevleviliği yalnızlık üzerine kurmuş uzun bir süre. Mesela Mevlevilerde bin bir günlük bir çile var. O çileyi çekmeyen Mevlevi olamadığı düşünülerek bir yere gönderilemiyor."

Cihan