RisaleHaber-Haber Merkezi

Risale Akademi'nin düzenlediği "1.Risale-i Nur ve Sanat Çalıştayı"nda sunulan tebliğlerden bir diğeri de Prof. Dr. Mahmut Kaplan'ın sunduğu "Klasik ve Modern Edebiyat Bağlamında Risale-i Nurun İşlevi" başlıklı tebliğ:

"Üstad, fikrin ve hissiyatın mecra-yı tabiisi olarak nazm-ı maaniyi görüyor. Yani kelimelerin nazmı demiyor. Manaların nazmı, manaların tanzimi ve klasik şiirimiz manaların tanzimine özen gösterdiği zaman, ehemmiyyet verdiği zaman, dünya çapında eserler ortaya koymuşlardır. Fakat sonradan maalesef maani yerini lafzın nazmına terk edince divan şiiri dediğimiz klasik şiir de yozlaşmıştı.

"Üstad külliyatta klasik mantığın bütün kurallarını uyguluyor. Yani Üstadın her cümlesi bir sonraki cümleye hazırlıktır. Belagatın da temeli mantıkla nazm-ı mania/manaların tanzimi, düzenlenmesi denilen hususun sağlamlaştırılmasıdır.

"Neşati’nin;
“Bağa sensiz bakamam çeşmime âteş görünür
Gül handanı değil serv-i hıramanı bile

"Bahçeye sensiz bakamam. Sadece kırmızı gülü değil, salınan servisi de gözüme ateş görünür. Şimdi mantıkla bakarsak, “bağa sensiz bakamam” diyor. Peki ne olur bakarsa? “ cevap hazır: Çeşmime âteş görünür”, yani gözüme ateş görünür. Mantık silsilesi devam ediyor. Hangi varlık ateş görünecek? Kırmızı gül değil sadece. Servi de. Şimdi sensizliğin sonucu nedir? Sen dediği kişiyi bildiğimiz maddi bir sevgili olarak alırsak onsuz olan sevginin ateş görünmesi kaçınılmazdır. Çünkü insan sevgili ile beraber olduğu zaman keyif alabilir. Şimdi gülün ateşe benzetilmesini anladık. Peki servinin ateşle ne ilgisi var? Gözünüzün önüne servi ağacını getirin rengi koyu yeşildir.Uzaktan bakıldığında dumanı andırır. Ama başka bir şey daha var. Eskiler servi ağacına gül aşılarlarmış. Servinin dalları arasında gül sarmaşık olarak yükseliyor ve kırmızı güller yeşil dalları arasında kendisini gösteriyor.Dumanın içinde kor gibi kıvılcımlar. Böyle olunca servi insanın gözüne ateş görünür."

Tebliğin tamamı için TIKLAYINIZ