Risale Haber-Haber Merkezi

Risale Akademi, "1.Risale-i Nur ve Sanat Çalıştayı"nda sunulan tebliğleri yayınlamaya devam ediyor. Prof. Dr. Himmet Uç'un "Bediüzzaman ve Sinema" başlıklı tebliğinde ilginç bilgiler ve yorumlar yer alıyor.

Bediüzzaman'ın Ayetü’l-Kübra adlı eserinin "sinema mantığı" ile inşa ettiğine dikkat çeken Prof. Uç, "Bediüzzaman’ın eserleri içinde Ayetü’l-Kübra bir film gibi, tiyatro gibi otuz üç bölümden oluşmuş bir eseridir. Ama daha çok görsel olduğu için filmdir. Orada müşahhas ile mücerredi sahnelemiştir. Kozmik olayları şimdi gibi yorumlar. Bulut, ay, güneş, yağmur. Ama olaylar anında, hareketli bir laboratuar gibi. Soyut konularda, tarihi konularda ise sinemanın geriye dönüş tekniğini kullanır. Peygamberler ve peygamberimiz devrini şimdileştirir. Geriye dönüş tekniği ile. Eskişehir hapishanesinin penceresinden geleceği gösteren bir sinema gibi genç kızlara bakar. Geriye ve ileriye götürür bakışını, inancı, sanatı inşa eder.

"Şimdi tiyatroda beş bölümlük bir tiyatro yapabilirsiniz, ama altı yedi yapamazsınız. Üç tane sahnede tiyatroda ne var anlatırsınız. Ama Bediüzzaman Ayetü’l-Kübra da otuz üç değişik sahne kullanmıştır. Bu otuz üç sabit sahneyi belki ayrı sahnelerde kullanmıştır. Ama öyle enteresandır ki sahnelerin bağlantı noktalarını harika bir şekilde metni zedelemeden yorumlar. O seyyah aynı zamanda bir sinemadadır, seyreder. Semayı, yıldızları seyreder. Hatta metafizik değerlere de orada girer, şimdi sahne sayısı artar. Bu yüzden Ayetü’l-Kübra bir sinema mantığı ile inşa edilmiştir...." dedi.

Yazının tamamı için TIKLAYINIZ