Renklerin de bir dili var
Bilim adamları, giyimden gıdaya, tasarımdan dekorasyona her alanda belirleyici rol oynayan renklerin yaşam üzerindeki etkisini araştırdı
Renkler hayatımızın ayrılmaz parçası. Bilim adamları, giyimden gıdaya, tasarımdan dekorasyona her alanda belirleyici rol oynayan renklerin yaşam üzerindeki etkisini araştırdı.
Buna göre güvene karşı yeşili, iştaha karşı kırmızıyı öneren uzmanlar, siyahın tutku ve gücü, mavinin ise sakinliği yansıttığına dikkat çekiyor.
İş görüşmesine giderken ve çalışma hayatında renklerin uyumuna dikkat edilmesi gerektiğini belirten Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mete Sezgin, "Kıyafetiniz, kişiliğinize, statünüze, fiziğinize uygun olmalı. Kamu, finans, siyaset, hukuk gibi resmi sektörlere bayanlar genellikle lacivert, gri, bordo, haki, bej, vizon, kamel, erkekler ise kahverengi hariç koyu renkleri kullanabilir. Güven veren, ciddi görünen renkler tercih edilmeli." diyor.
Kırmızının iştah açtığını vurgulayan Sezgin'in verdiği bilgiye göre dünyadaki gıda firmalarının hepsinin logosunda mutlaka bu renk var. Kırmızı aynı zamanda tansiyonu yükseltiyor, kan akışını hızlandırıyor. Yeşil, güven veriyor. O yüzden bankaların logolarında en çok tercih edilen iki renkten biri. Batı'da büyük otellerin mutfaklarında duvarlar, aşçıların hayal gücünü artırmak için yeşile boyanıyor. Araştırmalar, yeşil alanlarda insanların daha az mide ağrısı çektiğini gösteriyor. Siyah, gücü, tutkuyu ve hırsı temsil ediyor. Mavi, 'sakinlik' olarak nitelendiriliyor. Nazar boncuğu da o yüzden mavi taşlı. Mor, nevrotik duyguları açığa çıkardığı, insanları bilinçaltında korkuttuğu tespit edilen bir renk. Pembe giyenlere, hizmetlerinden dolayı ödeme yaparken işverenin kendini daha rahat hissettiği de tespit edilen veriler arasında. Sarı, geçiciliğin ve dikkat çekiciliğin ifadesi. Bu yüzden tüm dünyada taksiler sarı. Gri, diplomatik ve ağır bir renk. Aynı zamanda yavaşlığın ve ciddiyetin de sembolü. Beyaz da istikrarı ve temizliği simgelediği için gelinlik rengi olarak gelenekselleşmiş.
Zaman