Onların sırtlarına kurulasınız ve şöyle diyesiniz
Ayet meali
Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Zuhruf Sûresi 11-14. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
11-Ve O (Allah) ki, gökten bir ölçü ile su indirdi. Artık onunla ölü bir beldeye hayat verdik. İşte (siz de kabirlerinizden) böyle çıkarılacaksınız!
12-Yine O (Allah) ki, bütün çiftleri yarattı ve sizin için gemilerden ve hayvanlardan bineceğiniz şeyler kıldı.
13, 14-Tâ ki, onların sırtlarına kurulasınız; sonra üzerlerine yerleştiğiniz zaman, Rabbinizin ni‘metini anarak: “Münezzehtir O (Allah) ki, bunu bize itâatkâr kıldı; yoksa (biz) buna güç yetirici kimseler değildik; çünki şübhesiz biz, gerçekten Rabbimize dönecek olanlarız” diyesiniz. (*)
(*)Resûlullah Aleyhissalâtü Vesselâm Efendimiz bir bineğe bindiği zaman, üç kere tekbir getirir, sonra da: سُبْحاَنَ الَّذ۪ي سَخَّرَلَناَ هَذَا وَماَ كُنَّا لَهُ مُقْرِن۪ينَ۞وَاِنَّٓا اِلٰي رَبِّناَ لَمُنْقَلِبُونَ âyetlerini okurdu. (İbn-i Kesîr, c. 3, 286)
“Şu meşhud (görünen) saltanat-ı insâniyet ve terakkıyât-ı beşeriye ve kemâlât-ı medeniyet (insanlığın medeniyette ilerlemeleri); celb ile (kendine çekmekle) değil, galebe (üstün gelmek) ile değil, cidâl (mücâdele) ile değil, belki ona onun za‘fı (zayıflığı) için teshîr edilmiş (emrine verilmiş), onun aczi için ona muâvenet (yardım) edilmiş, onun fakrı için ona ihsân edilmiş, onun cehli (câhilliği) için ona ilhâm edilmiş, onun ihtiyâcı için ona ikrâm edilmiş. Ve o saltanatın sebebi, kuvvet ve iktidâr-ı ilmî (ilim gücü) değil, belki şefkat ve re’fet-i Rabbâniye (Cenâb-ı Hakk’ın şefkat ve merhamet etmesi) ve rahmet ve hikmet-i İlâhiyedir ki; eşyâyı (varlıkları) ona teshîr etmiştir. Evet, bir gözsüz akreb ve ayaksız bir yılan gibi haşerâta mağlûb olan insana, bir küçük kurttan ipeği giydiren ve zehirli bir böcekten balı yediren; onun iktidârı değil, belki onun za‘fının semeresi (zayıflığının netîcesi) olan teshîr-i Rabbâniye ve ikrâm-ı Rahmânîdir.” (Sözler, 23. Söz, 117)