Himmet UÇ
Ramazan Yazıları: Bediüzzaman’ın Ramazan-ı Şerifte bir günü
Bediüzzaman demek dua demektir, bütün hayatı iki türlü duadır, ilim talebinde ettiği fiili dua, daha sonra geceler boyu yıllarca dergahı ilahide yaptığı dualar. Onun duaları davasının bugüne kadar karşılaşacağı bütün olumsuzlukları engelleyen, zamanın geleceğe dönük uzun koridorundaki engelleri aşan bir dua. Biz bugün Bediüzzaman’ın nimetlerini yiyorsak onlar da onun dualarının sonucudur.
Nur talebeleri hareketin yüz yıla yakın sürelik tarihinde en ceberut hükümetler ve insanların varlığına rağmen çile ve zulüm gördüler ama kimse katledilmedi, idam sehpalarına gitmedi. Bu Bediüzzaman‘ın dergahı ilahide duasının makbuliyetinden dolayıdır. Bu yüzden tarihte nur talebelerinin önceki yüzyılların Müslümanlarına kıyasla çektiği sıkıntıların azlığına işaret eder Bediüzzaman.
Ramazanlar‘da ayaklarının ucuna basa basa gider uyuyanların geceyi ihya etmeleri için onlara su dökermiş. Kimsenin geceyi uyuyarak geçirmesini istemezmiş. Özellikle son on günde. Aynen Ramazan-ı Şerife Dair diye ifade ettiği eserindeki gibi o günleri büyük bir meşher ticareti görürmüş. Herkesi bu büyük ticarette, ma-i nisanda dikkatli olmaya hassas olmaya ikaz eder.
Teravihi beraber Bediüzzaman, Sungur Abi, Hüsnü Bayram Abi, Ceylan Abi, Bayram Abi Tahir Abi, Zübeyir Abi kılarlar. Tahir Abi imamlık yapıyor. Şimdi tabloya bak maziye doğru git, Bediüzzaman evinin üst katında Tahir Ağabey imam arkasında Bediüzzaman, Zübeyir Abi, Hüsnü Bayram Abi, Sungur Abi,Ceylan Abi, birlikte namaz ifa ederken, ne tablo değil mi ?
Bediüzzaman’ın telif hayatında yedi büyük şehir var. Van, İstanbul, Isparta, Eskişehir, Denizli, Afyon, Kastamonu. Bu yedi şehirden sonra Bediüzzaman gittiği şehirlerde veya kaldığı mekanlarda yedi sekiz yıllık sürelerle kalmış, en son Isparta‘da yedi yıl kalmış. Yedi olağan üstü talebesi ile yedi rakamı sanatta din de önemli bir rakamdır. Fatiha yedi suredir, cennetin yedi kapısı vardır, insanın namazda yedi uzvu yere değer, İstanbul yedi tepedir. Yedi şehir, yedi yıllık sürgün ve ikamet süreleri. Yedi büyük talebe ve dünyanın yedi bucağına yayılan risaleler. Ve Yedi büyük eseri, Sözler, Lemalar, Mektubat, Şualar, Mesnevi, İşaratü’l icaz, Mektuplar. Yedi büyük eser grubu da bunlara ilave edilebilir. Onun hayatında otuz üç ve yedi rakamları özel öneme sahiptir. Lemalar, Sözler, Mektubat otuz etrafında dönerler. Haşrin otuz üç bölümü vardır. Pencereler otuz üçtür, Ayetül Kübra otuz üç duraklı bir tevhidi seyahattir.
Teravih konusundaki farklı mülahazalara Bediüzzaman bizzat namazı cemaatle kılmakla tavrını ortaya koyar. Her Allahuekber ağzından lahuti bir sesle çıkar, yüksek ve titretici bir ses. Allahu ekber diye sarsıcı bir sesle namaza başlar. Ramazanda hayatı dua ile ibadet ile geçer. Özellikle son on gecede gündüzleri yatırdığı talebelerinin gece kesinlikle uyanık olmalarını ister.
Zübeyir ve Hüsnü Bayram ağabeyiler özel hizmetlerini görürler Bediüzzaman’ın. Mangal’ı yakarlar, pirinç çorbası, şehriye çorbası yaparlar. Çay yaparlar, çay onun hayatının vazgeçilmezidir. Sobayı yakarlar, abdest suyu dökerler, çoraplarını bazen kendi giyer, bazen da Zübeyir ve Bayram Ağabey giydirirler. Çorbaya bir yumurta kırdırır, yumurtanın ete eşdeğer elemanlar taşıdığını söyler. Tahminen her onbeş günde 250 gram koyun eti aldırır, onu köfte yaptırır, beş altı köfteden üç dördünü birkaç gün içinde o yer diğerlerini talebelerine ikram eder. Köfteyi saf olarak yaptırır, kesinlikle koyun kıyması aldırır.
Gündelik sıradan bahislerde şivesine has bir dil kullanır, nurlarla ve hizmete taalluk eden bahislerde üslubu, telaffuz tarzı ve cümleleri değişir. Gözlüklerini kendi seçer numaralı gözlük için doktora gitmez o zaman dışarıdan gelen ithal gözlüklerden kendisine getirilenlerden birini beğenir ve alırdı. Şişkinlik ve ağrı için obtalidon kullanır, ilaç her geldiğinde terkibini okutturur, sonra kullanırdı. Neden dikkat ettiğini her sefer muhtevayı okutturduğunu soranda ise zehirlenmeye karşı her ihtimale karşı tedbir aldığını söylerdi. Çok zulme maruz kaldığı için çok dikkatli ve hassastı. Bir keresinda hapı yutamaz Zübeyr Abi’ye “Zübeyir, bunun parasını ödemedin mi der.” O da ödemediğini söyler, gider parayı öder ve hapı Bediüzzaman ancak o zaman yutabilir. Bu bilgileri Hüsnü Bayram Ağabey bize verdiler, kendisine teşekkür eder, hürmetlerimizi sunarız.
Normal zamanlarda her gün birkaç saat tenezzüh yaparken Ramazan’larda bir saat tenezzühe çıkar.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.