Ediz SÖZÜER
Risale-i Nur Eğitim Programı-4: Namazın Hakikatini Keşfetmek
Keşif Yolculukları Risale-i Nur Eğitim Programı Dersleri-4: Namazın Hakikatini Keşfetmek (Dördüncü Söz)
Eğitim Programı Ön Bilgilendirmesi: Keşif Yolculukları ismini verdiğimiz ve 9 Mayıs 2015 16.45 Ct. Günü, Yazarlar Birliği Sümer-1 Sok. No: 11/9 Kat:4 Kızılay/ANKARA’da sunulacak ve iki haftada bir yapılan, izahlı ve görsel sunumlu Risale-i Nur Eğitim Programımızın güncel ders konularına https://www.facebook.com/pages/Ediz-Sözüer-resmi-sayfa/1428147924084559?ref=hl adresinden ulaşabilirsiniz. Hem bizi (haddimizin fevkinde olarak üstlendiğimiz) bu önemli iman hizmetinde yalnız bırakmamak ve manen destek vermek için; hem de imanî ilimlerin tahsilinde ciddî bir altyapı kazanmak, Risale-i Nur’u farklı mana açılımlarıyla anlamak ve taze bir heyecanla, alışkanlık ve sıradanlık perdesini kaldırıp atmak için derslerimize katılmanızı arzu ediyoruz.
Eğitim programımızın takdimini ve önceki derslerimizin videolarını, www.youtube.com/c/EdizSözüer Youtube video kanalımızdan bulabilirsiniz. Ders programımızı üstüne bina ettiğimiz “Olağanüstü Bir Hazinenin Keşif Yolculuğu: Risale-i Nur İzah Metinleri” isimli kitap çalışmamızı ise https://yadi.sk/d/09r41tL9ecYUA Yandexdisk adresindeki “Kitap Taslakları-Risale-i Nur İzah Metinleri” klasöründen indirebilirsiniz. Sunumlarımızda kullandığımız metinlere, videolara ve Powerpoint dosyalarına ise aynı adresteki “Keşif Yolculukları Risale-i Nur Eğitim Programı Sunumları” klasöründen ulaşabileceğinizi ve bulunduğunuz yerde bu tarz sunumları sizin de yapabileceğinizi ifade edelim.
Tavsiye Ettiğimiz Metot: Bu görsel destekli derslerin özellikle (yazının altında yer alan) videosunu izlemeniz ve imkânınız varsa devam eden programlarımıza şahsen katılmanızdır. Bu, büyük önem arz ediyor. Çünkü yazımıza (ders içeriği hakkında fikir vermek için) sadece izah metnini alacağız. Yazılı olarak kaleme alınmış hakikatleri, sözlü ve görsel bir şekilde izlemeniz (kitap çalışmamızda olmayan ilave izahlarla) daha iyi anlama ve hissetme imkânı sunuyor. Böylece sadece akılla anlaşılmayan ve aslında “hissedilen hakikatler” olan iman ilmini anlamakta ve “farklı mana açılımları”na kapı açmakta, en verimli bir metodu takip etmiş oluyorsunuz. Bununla birlikte, eğitim programımızı kitap çalışmamız üzerinden de ciddî bir şekilde okuyarak takip ederseniz, bu pekiştirme yöntemiyle (Allah’ın izniyle) Risale-i Nur’u anlamak noktasında en üst düzeyde bir istifadenin gerçekleşeceğine kuvvetle inanıyoruz. Bu derslere ve bu hakikatlere herkesten evvel kendim müşteri olduğum için, birçok kardeşimle beraber bu manaya en başta bizzat şahidim. Bu çalışmalar ortaya çıktıktan sonra, daha önceden onlarca defa okuduğum yerleri hiç bu kadar iyi anlamamış olduğumu görerek hayret içinde kaldığımı itiraf ediyorum.
Dördüncü Söz - Namazın Hakikatini Keşfetmek
Uzak bir yere (ebedî hayata işarettir) gidecek birinin, elbette yol ve bilet masrafı için paraya ihtiyacı vardır. Ulaşım aracına göre (araba, gemi, tren, uçak) varış zamanı ve bilet ücreti değişir. Yeterli parası olan herkes, özellikle çok uzun yolculuklarda mutlaka uçağı tercih eder. Hem de gidilecek yerde bir evde yerleşilecek ise, gerekli eşyaların önceden satın alınarak hazır edilmesi avantajlı olur. Çünkü hazır eve yerleşmenin rahatlığı bambaşkadır ve birçok insan yerleşeceği evin tadilatını yaptırmadan, elektrik ve suyunu açtırmadan, oturum şartlarını hazır etmeden hatta mobilyasını almadan o eve taşınmak istemez.
Tabi burada akla şöyle bir şey gelebilir. Dünyada bir eve taşınacak kişi belki “Ben taşındıktan sonra da gerekli eşyaları alırım” diyebilir, ama örneğimiz ile dünya hayatı arasında ayrılan nokta şudur ki: “Ebedî hayat için hazırlığı oraya gidince yaparım, oradaki hayatım için gerekli şeyleri oraya gidince de temin edebilirim” diyemez.
Çünkü bu dünya hayatı ve ömür sermayesi, ebedî hayat için “burada” çalışarak, ona hazırlanmak ve onu “burada” kazanmak için verilmiştir. Nasıl ki, emeklilik tazminatına, yalnızca çalışılan süre içinde, çalışma miktarıyla orantılı olarak hak kazanılır. Emeklilikten sonra, artık iş bitmiştir.
İşte bu dünya da “geçici olarak çalışılan ve bizden ciddî hizmetler beklenilen” bir “işyeri misafirhanesi”dir ve insanın daimî ikamet edeceği ve “işten emekliye ayrılacağı” yer ise, ancak ebedî hayatıdır.
…
Örnekte, iki hizmetkâr ifadesi ile insanın Allah’ın emrine uymak durumunda olan bir kul olduğu hatıra getirilmek isteniyor. Ayrıca, bu iki hizmetkârın birisinin talihi açık ve şanslı, diğerinin talihsiz ve serseri olarak ifade edilmesi; bu işin sonucunda birinin mutlu ve kazanan, diğerinin mutsuz ve kaybeden olacağına işarettir. Eldeki sermaye, ömürdür. Ömrünü âdeta bir serseri gibi, serbestçe harcayan birine benzetiliyor namaz kılmayan kişi. Çünkü o ömür namaz kılınmadığı takdirde, tamamen yok olup faydasız çürüyüp gidecek.
Her işte önemli olan neticedir, akıbetin ne olacağıdır. En disiplinli ve düzenli bir hayat dahi, madem toprak altına girecektir. O halde, namazı kılınmamış ve geçici bir lezzet için dinen yasaklanmış zevklere harcanan bir ömür, serserice boşa harcanmış sayılır. Bu ise, aklı başında iken yapılacak bir iş değildir, böyle zararlı bir işi yapmak için, insanın ya aklını kaybetmesi veya kendini gafletle sarhoş etmesi gerekir.
…
İnsanlık ebedî hayata giden bir yolculuktadır. İnsan, eline verilen ömür sermayesini ne kadar kazançlı bir yatırım aracında değerlendirdiyse, bununla kazanacağı manevî derece ölçüsünde bu yolculuğu çeşitli şekillerde tamamlayacaktır.
Bazısı şimşek hızında, bazısı hayal hızında yolu geçeceklerdir. Yolculuğun bileti ise, namazdır.
O uzun ebedî hayata 24 saatin bir tek saatini sarf etmemek ve tüm vaktini sanki sadece bu dünya için yaratılmış gibi sırf dünya hayatı için harcamak, akla ne kadar zıttır.
Kazanç ihtimali çok düşük şans oyunlarına ümit bağlayan insan, kazanılması %99 ihtimal olan ebedî bir hazine ile hiç ilgilenmezse, bu insana nasıl akıllı denilir? (Bu hazinenin kazanç ihtimalinin %99 olduğunun izah ve ispatı ise, Onuncu Söz gibi ebedî hayatın ispatlandığı risalelerin konusudur.)
Namaz, bedene çok ağır bir iş olmamakla beraber, dinen yasaklanmamış diğer tüm dünyevî işlerin –namaz kılmak şartıyla ve güzel bir niyetle- ibadet olarak değerlendirileceği haberi, dinimizin büyük bir müjdesidir. Hayatın, tahammülü zor yükünü ve manevî yorgunluğunu üzerinde hisseden herkes için böyle bir imkân, kaybedilmez ve vazgeçilmez bir fırsattır.
Böylece, tüm ömür sermayesi sanki ebedî hayat için harcanmış sayılmakla, büyük bir kazancın kapısı açılmış olur. Fâni ömür, ebedî bir ömre dönüştürülür, bâki bir ömür haline girer.
İman etmeyen ve namaz kılmayan ise, bu kazançtan mahrum kalacaktır. Ayrıca, böyle insanların, var oluş gayelerine zıt hareketleri nedeniyle, iyilik yapmak ve iyi bir insan olmak gibi iyi işlerinin de boşa gideceği, Kur’ân’ın açık ayetlerince sabittir.
Keşif Yolculukları Eğitim Programı Ders Videosu:
Namazın Hakikatini Keşfetmek (Dördüncü Söz)
https://www.youtube.com/watch?v=8NoijWYda0I&index=7&list=PL5bPD7AdvnTwLy6HBas-goAXLUUhNM0d8
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.