Risale-i Nur'un Arnavutça'ya çevirisi

Risale-i Nur'un Arnavutça'ya çevirisi

Ülkesinde Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı yapan Yusuf Hoca, Risale-i Nurlar’la nasıl Arnavutça’ya tercüme ettiğini anlattı

İzzet Taşkıran'ın haberi:

Moral FM’de yayınlanan Kuran’dan Esintiler’de, Dost TV’de Mehmed Fırıncı ve Ali Katıöz’le birlikte olan Arnavutluklu Alim Yusuf Hoca’nın katıldığı program tekrar yayınlandı. Ülkesinde Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı ve Müftülük görevlerinde bulunan Yusuf Hoca, Risale-i Nurlar’la nasıl tanıştığını ve bu eserleri Arnavutça’ya tercüme çalışmalarını anlattı.

Hizmet gönüllüsü Yusuf Hoca, 1993 yılında Cerbesna şehrinde müftülük yaparken bazı talebeler aracılığıyla tanıştığı hizmete başlama öyküsünü ise şöyle özetledi:

“Görev yaptığım şehirde bir kısım dindarlar medreseler açtılar. Bu gençlerle zaman zaman Arapça konuşuyorduk. Onlardan biri bana Bediüzzaman Said Nursi Hazretleriyle tanışıp tanışmadığımı sormuştu. Bende ona “Biliyorsunuz ki dünyada Müslüman devleti olarak komünizmi kabul eden ilk ülke Arnavutluktur. Bu nedenle 40 yılımızı hapiste geçirdiğimiz için onu nasıl tanıyabiliriz?' diye cevap verdim.

“Daha sonra Cenab-ı Hak bizi hürriyete kavuşturdu. Bende bu gençlerden bize Risale-i Nurları tanıtmalarını istedim. İlk kez Birinci Sözü okuduktan sonraki bu döneme kadar olan sürede Risale-i Nur hizmetini memlekete yaymak için azim göstermeye devam ediyorum.”

“RİSALE-İ NURLAR İÇİ CEVHER DOLU BİR HAZİNEDİR”

Programda, Ali Katıöz’ün ‘Tanıştıktan sonra Risale-i Nurlar’da neler buldun?’ sorusuna içtenlikle cevap veren Yusuf Hoca, “Risale-i Nur, içi cevherlerle dolu büyük bir hazinedir. Kim kendini süslemek ve sözlerini güzelleştirmek istiyorsa bu eserleri okusun” diyerek şöyle devam etti:

“Yarabbi beni ilimle mücehhez kıl” diyen Peygamber Efendimizin (SAV) dualarını hepimiz biliyorsunuz. Allaha binler şükür olsun ki bizi Risale-i Nur gibi menfaatli bir ilmi yayma göreviyle bizi mücehhez kılmış. Burada bu eserlerin müellifi olan Bediüzzaman Hazretleri’nin de kıymetini bilmemiz gereklidir. Çünkü Üstad Said Nursi asrının en eftal ve en kıymetli mürşididir.

“BİLİM ADAMLARININ RİSALELERE EKMEK GİBİ İHTİYACI VAR”

“Dünyada İslam’a hizmet etme çabasında olan bilim adamlarının adeta ekmek gibi Risalelere ihtiyacı var” diyen Yusuf Hoca “Onlar öyle bir eczanedir ki bu asrın tüm hastalıklarını tedavi edecek dermanlar içinde mevcuttur. Bunu sadece ben söylemiyorum. Uluslar arası sempozyum ve organizasyonlarda konuşan birçok bilim adamı, Risale-i Nur Külliyatı’nın önemini ve değerini hakkıyla anlatıyor.” şeklinde konuştu.

Programın bir diğer misafiri Mehmed Fırıncı, Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri ve birkaç talebesiyle sıkıntılar içinde başlattıkları Nur Hizmetleri’nin dünyada bu noktaya gelebileceğini tahmin etmediğini ifade etti.

“KOMÜNİST BALKANLAR’DA YUSUF HOCA GİBİ GÜLLER AÇILDI”

Fırıncı Ağabey, “Geçmişte Balkanlarda özellikle Arnavutluğun nasıl dehşetli bir baskı altında olduğunu basından takip etmiştik. Orada böyle Yusuf Hocam gibi ‘güller’in açılacağını düşünemezdik. Fakat Cenab-ı Hak ihsan edince her şey oluyor.” diyerek Nur Külliyatı’nın Arnavutça’ya tercümesinin baskıya hazır olduğu müjdesini verdi:

“Sözler Mecmuası’nın Arnavutçası önümde duruyor. Daha sonra diğer eserlerde tercüme edildi ve baskı aşamasına gelindi. Sanırım hatta Sözler’in ikinci baskısı yapılacak. Bu tercüme çalışmalarının nasıl bir emek ve gayretin eseri olduğunu muhakkak tahmin edebiliyorsunuzdur. İhsan Kasım Ağabey’den sonra bir kişi daha çıktı. Kendisine şükranlarımı sunuyorum.”

Arnavutluk’ta hizmetlerini zor şartlarda sürdüren ve Risale-i Nurları Arnavutça’ya tercüme eden Yusuf Hoca’yla gerçekleştirilen keyifli sohbetinden bazı satırbaşları şöyle:

“CİHAD KELİMESİNİ EN GÜZEL AÇIKLAYAN ÂLİM SAİD NURSİ”

“Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin diğer âlimlerden en büyük farkı dini hizmetin içine siyaseti karıştırmamasıdır. Ondan sonra gelen talebelerine de bunu şiddetle tavsiye etti. Böylece dünyadaki hizmetlerde muvaffak oldu. Keşke İslam âlemindeki diğer ıslahatçılar da Bediüzzaman’ı okusalar ve ülkelerinde perişan olmasalardı. Pakistan ve Hindistan gibi yerlerde İslam’a hizmet eden âlimler maalesef işlerine siyaset karıştırdıkları için başarılı olamadılar. Said Nursi ayrıca ‘cihad’ kelimesini en güzel tefsir eden âlimdir. Manevi cihat yani kalpleri fethetmekte Said Nursi ve talebeleri çok başarılı olmuştur. Dünyanın birçok yerinde hizmetlerin yaygınlaşması da bu anlayışla gerçekleşmiştir.”
“Ben İslam’a hizmet amacıyla en kısa, hatarsız yol olarak Risale-i Nur’u buldum. Kendi milletime bu şekilde hizmet etmeyi seçtim. Kim Allah’ın ismini yüceltmek için gayret ve cihat ederse onun bu hareketi Allah yolunda olurmuş. Biz Risalelerin içindeki bilgilerin her tip insana en güzel bir ders olduğunun farkındayız.”

“Nur Risaleleri konusunda birçok çalışma yaptım. Memleketin bütün köylerini ve yerlerini gezdim. Burada çok kitaplar okudum, bazı âlimlerle istişarelerde bulundum. Sonuç olarak Risale-i Nur’dan başka bir hizmet tarzı elli seneden beri dinsizlikle boğuşan bir millete yardım edemez. Bu eserler ancak kurtuluşa erdirebilir. Risalelerin yolunu bundan dolayı tercih ettim ve ömrümün sonuna kadar hizmet etmeye devam edeceğim.”

NURLARI TERCÜME ÇALIŞMALARINI SEKİZ SENEDE BİTİRDİ

“Sekiz sene boyunca başka bir işle meşgul olmayıp sadece Risale-i Nurları anlamaya ve tercüme etmeye çalıştım. Şükürler olsun ki Allah bize bu yolda yardım etti. Şimdi sıra bunları Arnavut kardeşlerimize ulaştırmaya geldi. Fakat bu noktada da çok himmet ve gayrete ihtiyacımız var. Ben şahsım olarak tek başıma bunu başarmam. Bu noktada kardeşlerimizle eserleri yayma derdi içinde olacağız. Çünkü her sözün bir makamı ve her zamanın bir adamı vardır derler. Bu asrın adamı da Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’dir. Bizim de onun eserlerini yaymaya çalışmamız gereklidir.

Yusuf Hoca kimdir?

Yusuf Hoca yaşadığı Arnavutluk’ta 3 vilayette müftülük görevinde bulundu. Aynı zamanda 12 sene Arapça hocalığı yaptı. Yine Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı görevinde bulunurken Arnavut halkına Risale-i Nurları öğretmek için görevinden bir süreliğine istifa etti. Külliyattaki Arnavutçaya tercüme etme görevini başarıyla yerine getirdikten sonra şimdilerde ülkesinde müftülük görevine geri döndü. Aynı zamanda ülkenin her tarafında görev yapabilen Genel Vaizlik görevini yerine getiriyor. ABD, İngiltere ve dünyanın birçok ülkesinde sempozyum ve toplantılara katılan Yusuf Hoca Arapça, İngilizce ve Arnavutça bilmektedir. Moralhaber