Faruk ÇAKIR
Rusya’dan geri kalmayın!
Alkollü içkilerin reklâmlarının yasaklanması yoluyla kullanılımının azaltılmasını beklerken, bir yılbaşı sürpriziyle karşılaştık. Hükûmet, iğneden akaryakıta her şeye zam yapıp, vergilerini de arttırırken ‘şarap’taki Özel Tüketim Vergisini (ÖTV) sıfırladı.
Bu yanlış karar, ‘zam sağanağı’ haberleri arasında unutulup gitti. Gençliği kötü alışkanlıklara karşı ikâz etmekle vazifeli sivil toplum kuruluşları da bu karara en azından şu ana kadar ciddî bir tepki göstermedi. Aslında bu karar bir anlayışı ortaya koyması bakımından önemlidir. Bütün dünya alkollü içkilerin kullanımını azaltmak için gayret sarfederken, bizde tam tersi yapılıyor ve vergi indirimiyle bir anlamda teşvik ediliyor. Üstelik bu karar, ‘aklollü içki içmeyen’ler tarafından alınılıyor...
Her halde alkollü içkilerin zararlarını saymaya gerek yok. Bu içkiler aklı iptal edip insanları ‘deli’ hâline getirdiğine göre diğer zararlarını saymaya gerek var mı? Bütün dünya bu felâkate karşı mücadele etmeye çalışırken Türkiye gibi genç bir nüfusa sahip olan Müslüman bir ülke nasıl bunun tam tersini yapar?
“Halkın ekserisi Müslüman olan Türkiye”de bu yapılırken, yıllar yılı “Din öldürülecektir” diyen ve sonunda mağlup olan Rusya, alkolü ‘ulusal felâket’ ilân etmiş. İlgili haber şöyle: “Dünyanın en çok alkol tüketen ülkelerinden biri olan Rusya’da, Devlet Başkanı Dmitri Medvedev, alkolü ‘ulusal felaket’ olarak ilân etti ve mücadeye başladı. 2012 yılına kadar alkol tüketimini yüzde 25 düşürmek isteyen yetkililerin hedefinde fiyatların artırılması ile tüketimin azaltılması var. Ancak bugüne kadar gerçekleştirilen benzer çalışmaların kaçak üretimi ve ölümleri getirdiğine dikkat çeken uzmanlar, reklâmların sınırlandırılması, bilinçlendirme ve diğer psikolojik önlemlerin de birlikte geliştirilmesi gerektiğini savunuyor. Rusya’da alkol tüketimi Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği kritik seviyenin iki kat fazlasında bulunuyor.” (Cihan Haber Ajansı, 2 Ocak 2009)
Düne kadar alkollü içkileri teşvik eden Avrupa’nın da bugün tam tersini yapmaya başladığını biliyoruz. O halde, Türkiye’de niçin bunun tam tersi yapılmaya çalışılıyor? Hiç kimse, “Şarapta ÖTV’nin kaldırılması alkollü içkileri teşvik anlamına gelmez” demesin. Çünkü önemli olan anlayış ve yaklaşımdır. Nasıl ki sigara ya da alkollü içkilerin fiyatlarının arttırılması tüketimi azaltmak anlamına gelir, benzer şekilde verginin kaldırılması da tüketimi teşvik anlamına gelir.
Bu vesile ile “Türkiye’yi idare edenler”e bir defa daha hatırlatmak isteriz ki; alkollü içkileri teşvik ederek doğru bir noktaya gitmek mümkün değil. Tam aksini yapmakta Türkiye’nin menfaati vardır. İnsanları ‘deli’ eden içkilerin az alkollü ya da çok alkollü olsun hiç biri teşvik edilmemelidir.
Yeni yılı vesile ederek aklollü içki üreticilerinin yine gazetelerin sayfalarını reklâmlarıyla kiraladığına şahit olduk. Hiç vakit kaybetmeden alkollü içkilerin reklâmlarının engellenmesi gerekirken, şarapta vergi indirimi, kanayan yaraya tuz biber ekmiş oldu.
“Müslüman Türkiye”nin, dünün komünist Rusya’sından geri kalmaması en büyük temennimiz!
Yeni Asya
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.