Sonsuzluğun Aynasında - Soruları Perspektifinden Bir Haşir Risalesi Okuması
Araştırmacı-yazar Mustafa H. Kurt'un, Bediüzzaman Said Nursi ahzretlerinin Haşir Risalesi eserinden yaptığı "okumalar"...
Risale Haber-Haber Merkezi
Araştırmacı-yazar Mustafa H. Kurt'un, Bediüzzaman Said Nursi ahzretlerinin Haşir Risalesi eserinden yaptığı "okumalar" e-kitap olarak yayına hazırlandı.
Aynı zamanda Risale Haber'de de yazan Kurt, "Haşir ve ahiret hakikatleriyle ilgili kaleme alınmış hayli önemli bir eser olan "Haşir Risalesi", bu önemini, bizi bekleyen bir kesinlik olan ölüm ve ardındakileri insanın hem aklına, hem de kalbine yakın, açık, mümkün ve daha da önemlisi bir "gereklilik" olarak izah ve ispat ettiği iddiasından alır biraz da.. Ve elbette böylesi bir iddia ise, "aslında en önemli meselemiz olan ahireti kazanmak veya kaybetmek" ile ilgili olması hesabıyla, bu eserin üst düzeyde önem arz eden yönünü gözler önüne sermiş olur. Bu itibarla, o mümtaz eseri anlayabilmeye yönelik mütevazi bir çaba ve bir okuma denemesi olarak değerlendirilmeye aday bir çalışmanın, "Sonsuzluğun Aynasında - Soruları Perspektifinden Bir Haşir Risalesi Okuması" adlı kitabın e-kitap formatıyla yayınlanmasından ötürü hadsiz hamd ü senalar olsun diyorum" dedi.
Kitaba ulaşmak için tıklayınız
Kitabın 'Önsöz'ünden:
Modern zamanların hızlı gündemi içerisinde kendisinden en çok, fakat en yüzeysel bir şekilde bahsedilen konulardan biri de “ölümdür” herhalde. Trafik kazaları, üçüncü sayfa haberleri, savaşlar, afetler ve açlık gibi pek çok haber başlığının bir gün dahi atlamadığı ölüm anonsları, ne yazık ki ölümün ardındaki manaları hatırlatacak üsluptan ve ifadelerden uzakta bir kurguya sahiptirler çoğunlukla.
Oysa en abartısız bir ifadeyle ölüm gerçeği ve bu gerçeğin bildirdiği hakikatler “insanın en büyük meselesidirler!”
Hal böyleyken, “bir türlü öldürülemeyen ölümün” bildirdiği asıl anlamı görebilmek ise, popüler kültürün ve medyanın pek yansıtmadığı farklı bir anlama çabasını-anlama çabalarını zorunlu kılmaktadır.
Ölüm gerçeğini ve bu gerçeğin ardındaki hikmetleri aktaran iddialı bir eser olan Haşir Risalesi’nin önemli bir özelliği de tam olarak burada yatmaktadır herhalde.. Yani konu edindiği hakikatleri; bunları düşünebilme imkanları kısıtlanmış olan modern insanı da muhatap alarak aktarabilmek!
Dahası, en çok da “görebildikleriyle” düşünmeye meyilli ahir zaman fertlerine, ölümün bir son olmadığını yine bizzat o “görebildikleri üzerinden” de izah edebilmek!
Ve tüm bunlarla birlikte, tıpkı Kur’ân-ı Kerîm’de ve Hadis-i Şerîflerde yer alan ahiretle ilgili pek çok izahda da olduğu üzere, sorulara sıklıkla yer vermek!.
Bu itibarla, hakikatin örnek bir muhatabı olarak gayet insanî ve mantıkî sorularla ahiretin izini süren Bediüzzaman Said Nursî’nin Haşir Risalesi boyunca giriştiği incelikli sorulara ve bunların hakikatli cevaplarına dair anlama çabaları da, “insanın gerçek gündemi” adına büyük anlamı ifade etmektedirler. Bediüzzaman Hazretlerinin Haşir Risalesi adlı bu tefekkür-tezekkür-teşehhüd örneği olan değerli eseri, bu yönüyle, ahiretle ilgili hakikatlerin izahında soruların “akla kapı açan” özelliğine ve önemine dair bir ispattır da aynı zamanda.
Elinizdeki çalışma, Haşir Risalesine yayılmış olan ve gerek mana, gerekse de direkt olarak yer alan söz konusu soruları Kur’ân ve Hadis bağlantılarıyla bir tespit ve (haşir hakikatini bu sorular eşliğinde) bir anlama çabasıdır tam olarak.
Şu da var ki, Haşir hakikatini daha iyi anlayabilmek ana gayesiyle ele almaya çalıştığımız “Haşir Risalesi Sorularının” bu kitapta aktarılanlardan ibaret olmadıkları izahtan beridir elbette. Bu itibarla, müdakkik gözlerin Onuncu Söz deryasından daha nice soruyla akla kapı açacaklarını, en başta bir okuyucu olarak tahmin ve temenni etmekteyim.
Elhasıl, “soruları” vesilesiyle de olsa Haşir Risalesi’ne eğilebilmek ve belki başka nazarları da bu kıymetli esere yönlendirerek iman hakikatlerinin akle-kalbe-ruha “yakîn” kılınmalarına vesile olmak, asıl gayemiz idi.
Rabb-i Rahîm’den niyazımdır ki, görülebilecek hatalarına ve yetersizliklerine rağmen bu eser Dergah-ı İzzetinde de böylesi bir çabanın ümidi olarak değerlendirilsin.
Bununla birlikte, çalışmamızın hazırlanmasında dua, sabır ve anlayışlarıyla verdikleri destekten ötürü minnettar olduğum eşime ve çocuklarıma, üzerimde hadsiz hakları bulunan anneme, babama ve de tüm dostlara teşekkürü bir borç biliyorum.
Daha da önemlisi, Bediüzzaman Hazretleri gibi bu konuda vermiş oldukları istikametli eserlerle ölümün ardındaki öteleri bizlere tarif eden tüm ilim ve gönül insanlarına ise, duaların en güzellerinden biriyle mukabelede bulunmak istiyorum: Allah razı olsun hakikat yolunun siz fedakâr erlerinden...
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.