Televizyon bağımlılığı daha çok çocukları etkilerken, sosyal medya bağımlılığı ergenleri ve yetişkinleri ciddi anlamda olumsuz yönde etkilemektedir. Özellikle bu bağımlılığı aile fark ettiğinde dile getirse de ergen bunu kabul etmemekte ve karşı çıkarak direnç göstermektedir. Bu da ergenin çevresi ile çatışmasına ve iletişim problemlerine sebep olabilmektedir. Ergenler çeşitli konularda bilgi almak, sosyal medya platformlarında sohbet etmek ve eğlenmek amacıyla sosyal medya kullanırlar. Ancak uzun süre kullandığı takdirde bağımlılık oluştuğundan dolayı, bu kendisini olumsuz etkilemekte ve zamanla birçok olumsuz etki kendini gösterebilmektedir. 

Yayman (2019) aktardığına göre, ergenlerdeki sosyal medya bağımlılığının etkileri incelendiğinde;

•En belirgin etki işlevsellikte oluşan bozulmalardır. Akademik başarıda düşüşün yaşanması, sosyal iletişimde oluşan gerilemeler, aileye karşı sorumlulukların yerine getirilmemesidir. Bireyin gün boyunca sosyal medya platformlarını düşünmesi, sanal ortamdan ayrılamaması, ayrılsa bile mevcut işine odaklanamaması, sosyal medyadan kaynaklı oluşan yalnızlık ve huzursuzluk duygusu belirgin yaşanır (Kırık, Aslan, Çetinkaya ve Gül, 2015: 108-122).

•Bağımlı kişilerde sağlıkla ilgili pek çok konuda sorun oluşması olağandır. Sürekli sosyal ağlarda vakit geçirmesi uyku sorunu yaşamasına davetiye çıkartabilir. Bağımlı olanlarla olmayanlar kıyaslandığında, bağımlıların daha fazla uyku sorunu ve daha düşük bir uyku kalitesi yaşadıkları belirtilmiştir.

•Ergen, içinde bulunduğu dönem itibariyle sahip olduğu duygusal rahatsızlıklardan veya stres gibi duygularından kaçış olarak sosyal medyaya girer ve rahatlama yaşar. Bu rahatlama durumuna karşı bir bağımlılık geliştirebilir. Bağımlılık oluştuktan sonra ise kendi duygularından kopuk yaşamanın bir aracı olarak sosyal medyayı kullanırlar. Bu ağları durdurmaları sonucunda ise kaygı haline girebilirler.

•Sosyal medya bağımlıları çevrimdışında iken, yaşadıkları gerçek ilişkilerde an halindeyken dahi sanal ortamda çevrimiçi olmayı arzularlar. Bu durumda bağımlı ergenin gerçek ilişkisindeki kişi, arkadaşları ya da aile bireyleri bu durumdan rahatsız olurlar. İlişkiler zedelenir ve son bulabilir. Arkadaş kayıpları yaşanır. Sonuç olarak bireyde ciddi derecede endişe ve depresyon belirtileri baş gösterebilir (Andreassen, 2015).

Özet olarak sosyal hayatta yalnızlık yaşayarak kendini ifade edemeyen gençler sosyal medya bağımlılığına kapılmaktadır. Kendilerini sosyal hayatta kanıtlayamayan, kendini yeteri kadar ifade edemeyen, anlaşılmadığını düşünen, değersizlik hissi yaşayan, sosyal onay ve kabul görmeyen gençler soluğu sosyal medyada almakta ve uzun süre sosyal medyada kaldıklarında da sosyal medya bağımlılığına kapılmaktadırlar. O halde gençleri anlamaya, onlarla birlikte vakit geçirmeye, onları ikna olacakları başarı yoluna sevk etmeye ve onlara değer vermeye çalışmalı ve gençleri birçok psikolojik fizyolojik ve biyolojik rahatsızlığa sebep olacak sosyal medya bağımlılığından kurtarmaya gayret gösterilmelidir.

(Adnan Kalkan/ Teknoloji Bağımlılığı Ve Bilinçli Medya Kullanımı Kitabı/Ensar Yay.)