Sürekli aynaya bakmak imaj takıntısı olabilir
Son zamanlarda yaygınlaşan bir takıntı var: Beden imaj takıntısı. Bu insanlar bedeninin bir yerini kusurlu görür ve bunu düşünmekten kendini alamaz.
Zeynep Haşlak'ın haberi:
Zamanının çoğunu bu kusuru düşünerek ya da üzülerek geçirir. Uzmanlarsa normal şartlarda gün içinde hemen herkesin sadece birkaç dakikasını görünümüne harcamasının doğal olduğunu söylüyor. Sürenin uzaması halinde takıntı riski de artıyor. Beden imaj takıntısı, ergenlik döneminde özellikle bayanlarda görülüyor. Bu dönemde vücudunun bir ya da birkaç bölgesini kafasına takan kişiler günün her saatini o problemle yaşamak zorunda kalabiliyor. Takıntının belirtilerinden en önemlisiyse kişinin kusurlu bulduğu bedensel bölgesiyle aşırı uğraşıyor olması. Üsküdar Üniversitesi Feneryolu Polikliniği Uzman Psikoloğu Zehra Erol, “Örneğin gözlerini çok küçük ve çekik gören kişi kendini çocuksu gösterdiğine inanır. Bu nedenle de ayna ya da cam olan yerlerden uzak durur. Bu çocuksu görünüşü nedeniyle işe başvurmak, insanlarla ilişki kurmak oldukça güçtür. Bu kişiler için çevresindeki insanların kendisi ile ilgili ne düşüneceği ve nasıl tepki vereceğine zamanını harcar.” diyor. Kişinin görünümü ile ilgili kusurları kontrol etmesi, değerlendirmesi, düzenlemek için büyük miktarda para ve zaman harcamasının normal olmadığını ifade eden Erol, “Takıntılı insanlar kusurlarını kapatmak için sürekli aynaya bakar, kendini tartar, kilosuna bakar, abartı makyaj yapar, kıyafet değiştirir, saçının modelini ve rengini değiştirir.” ifadelerini kullanıyor. Bu kişilerin çevresinden bu kusurun çok büyük olmadığı veya açık olmadığına dair telkin beklediğini kaydeden Erol, şöyle konuşuyor: “Bu kişilerin rahatlaması için aynı sıkıntıyı yaşayan başka insanların da var olduğunu ve tedavi edilebileceğini bilmeleri gerekiyor. Uzun soluklu ve düzenli terapinin faydalı olabilir.”
Zaman