Türkiye’deki her iki doğumdan biri sezaryen

Türkiye’deki her iki doğumdan biri sezaryen

Son 5 yılda sezaryen yüzde 70 arttı. SGK’nın normal doğuma fazla ödenek ayırmasına rağmen bir çok anne sezaryeni tercih ediyor.

Çağlar Avcı'nın haberi:

Günümüzde birçok yöntemle normal doğumun kolaylaşmasına rağmen tercih edilen sezaryen, hem bebekte hem annede tahribatlara yol açıyor.

Sezaryen ameliyatı geçiren anne sonraki bebeklerini normal doğum ile doğurma şansını büyük oranda kaybediyor. Sezaryen sonrasında bebekte solunum sıkıntısı olma riski daha fazla olurken bebeklerde meme emme başarısı daha düşük. Sezaryen anne-bebek etkileşimini geciktiriyor. Toplanan verilere göre, Türkiye’de normal doğumun en fazla olduğu yaş grubu kendi içinde yüzde 65 ile 18 yaş altı grubu. En fazla sezaryenin gerçekleştiği yaş grubu ise yüzde 65 ile 36-45 yaş arası. 18-25 yaş arasında sezaryen oranı yüzde 45 olurken 26-35 yaş arasında sezaryen oranıysa yüzde 58. Normal sigortalı hastalar sezaryene daha fazla yönelirken, yeşil kartlı hastalarda bu oran düşüyor. Sadece kamu hastanelerinde doğum yapabilen yeşil kartlı hastaların yüzde 70’i normal doğumu tercih ediyor. Yüzde 30’luk kesim ise sezaryen yaptırıyor.

2008 yılında 160 bin sezaryenin gerçekleştiği özel hastanelerde bu oran 2012’de 110 bin artarak 270 bin oldu. 2008’de 95 bin normal doğumun gerçekleştiği özellerde geçtiğimiz yıl 140 bin normal doğum yapıldı. Sağlık Bakanlığı hastaneleri ise normal doğumlar sezaryene göre daha fazla oldu. Kamu hastanelerinde 2008’de 210 bin normal doğum ve 160 bin sezaryen yapıldı. Geçtiğimiz yıl sonu tahmini rakamlara göre, bu 345 bin normal doğum, 212 bin sezaryen şeklinde oldu. Ayrıntılı incelemelerin yapıldığı 2011 yılı verileri ise Türkiye’deki sezaryenin illere göre dağılımını gözler önüne seriyor. Yapılan incelemede yüzde 87 oranı ile Adana sezaryende ilk sırayı alıyor. Onu yüzde 80 ile Antalya ve yüzde 78 ile Osmaniye izliyor. İstanbul’daki sezaryen oranı ise yüzde 52. İzmir’deki özel bir hastane yüzde 98 sezaryen oranı ile özel sağlık kuruluşları arasında ilk sırada.

Normal ile sezaryen tercihinde nasıl yol izlenmeli?

Uzmanlar artışın temel sebeplerini ye-ni yasalarda hata yapan doktora cezai yaptırımların uygulanıyor olması ve sezaryenle doğumdaki sürenin kısalığının da önemli faktör olduğunu ifade ediyor. Sezaryen, sıvı azalması, kordon dolanması, ters bebek gibi doğum sırasında yaşanan sorunları azaltıyor. Fakat bunun yanında karın içi iltihaplanması, dikişlerde ve cilt altında kanama olması risklerini taşıyor. Ayrıca sezaryen ile kan kaybı, normal doğuma göre daha fazla. Sezaryen sonrası dikiş bölgesindeki sancılar 3-4 gün devam ediyor ve annenin hareketleri ile emzirmesini güçleştiriyor.

    Doktorların hastaya sezaryenle yapılacak doğumlardan ikinci ve üçüncü çocuktan sonrasının riskli olduğunu belirtmesi gerekiyor. Hasta eğer korkudan dolayı sezaryeni tercih ediyor ve riskli bir durum taşımıyorsa doktor tarafından mutlaka normal doğuma yönlendirilmeli. Epidural anestezi ile artık normal doğumlarda da ağrının ortadan kaldırıldığı mutlaka anlatılmalı. Hastaya düşen ise kendini sezaryene şartlandırmaması. Doğum öncesi süreçte mutlaka normal doğumu kolaylaştıracak egzersizlere başlamalı, ona göre doktorundan bilgi almalı.

SGK’nın yıllara göre sezaryen ve normal doğum oranları

                       Normal doğum          Sezaryen             

2008                  319.455                305.969

2009                  308.824                333.733

2010                  336.652                407.972

2011                  357.347                427.383

2012                  502.100                500 bin*

*2012 yıl sonu itibarıyla tahmini rakamlar

Zaman