Bu yazımızda ahirzamanın dehşetine dair farkındalık oluşturmak için ahirzaman peygamberinin (asm) bazı hadis-i şeriflerinden ders almaya çalışacağız. Bununla birlikte ahirzaman müceddidinin naklettiği bir müjdeye yer vermek istiyoruz.

-Ahirzamanın mahiyetine bakış:

"Kıyamet kopmadan önce gece karanlığının parçaları gibi fitneler olacak. (O vakit) kişi mü'min olarak sabaha erer de kâfir olarak akşama kavuşur. Mü'min olarak akşama erer, kâfir olarak sabaha kavuşur. Birçok kimseler azıcık bir dünyalık mukabilinde dinlerini satarlar." (1) (İşte o zaman) "Ma'rufa sarılın, münkerden de kaçının! Ne zaman uyulan bir cimrilik, takip edilen bir heva, (dine, ahirete) tercih edilen dünyalık görür, rey sahiplerinin (selefi dinlemeden) kendi reylerini beğendiklerini müşahede edersen, o zaman kendine bak. İnsanlarla uğraşmayı bırak. Zîra (bu safhaya gelince) arkanızda sabır günleri var demektir. O günler avuçta ateş tutmak gibi (sıkıntılı)dır. O günlerde, sizin kadar amel yapabilen bir kimseye elli kişinin ecri verilecektir." (2) (Çünkü) "Bahtiyar, fitneden kaçınan kimse ile belalarla karşılaşınca sabreden kimsedir. Ne mutlu ona!" (3)

Deccal, sahih hadislerde bildirildiğine göre âhir zamanda gelecek ve ümmete karanlık günler yaşatacak, şeâir-i İslâmiyeyi tahribe çalışacak dehşetli ve münafık bir şahıstır. Hatta "Hz. Âdem'in yaratılışından itibaren kıyamete kadar geçen süre içerisinde Deccaldan daha büyük bir hadise yoktur." (4) “Deccala karşı kuvvetli olan Kur'ân ile kuvvetlidir." (5)

-Ahirzaman fitnesinden korunma:

“Ümmetimin fesadı zamanında kim sünnetime temessük* ederse (yapışırsa), ona yüz şehid ecri vardır.” (6)“O zaman ancak denizde boğulmak üzere olan biri gibi dua eden kişi kurtulabilecektir.” (7)

* Temessük’ün ifade ettiği yapışmada kararlılık; sebat ve ısrar vardır.

-Ahirzaman İmamı:

"Hz. Mehdî, çıktığında başında bir sarık olacak ve bir münadî, 'Bu, Allah'ın halifesi olan Mehdî'dir. Ona uyunuz’ diye seslenecektir." (8)

-Ahirzamanda Müslümanların Yahudilere galibiyeti:

Şu günlerde terör devleti katil İsrail, Filistin’e alçakça saldırılar düzenlemektedir. Aldığımız haberlere göre Filistin Halkının ordusu olan El Kassam Tugayları “Aksa Tufanı” adı verilen vatan savunması ile kahramanca mücadele edip İsrail ordusunu bozguna uğratıyor. Öyle görünüyor ki Aksa Tufanı, Filistin özgürlüğe kavuşup işgalci İsrail yıkılıncaya kadar devam edecek. Ümit ediyoruz ki, aşağıdaki hadis-i şerifte bu manaya işaret etmektedir:

‘Müslümanlarla Yahudiler harb etmedikçe kıyamet kopmayacaktır. O harpte Müslümanlar (galip gelerek) Yahudileri öldürecekler. Öyle ki, Yahudi, taşın ve ağacın arkasına saklanacak da, taş veya ağaç; ‘Ey Müslüman, Ey Allah’ın kulu, şu arkamdaki Yahudi’dir, gel de onu öldür!’ diye haber verecektir. Sadece Garkad ağacı müstesna, çünkü o, Yahudilerin ağaçlarındandır.” (9)

-Bir asır önce verilen müjde:

Bediüzzaman Said Nursî 1335 (1919) yılının Eylül’ünde kendi ifadesi ile “gayet acib bir vakıa-i ruhaniye” olarak nitelediği, bizlere de “Rüya’da Bir Hitabe başlığı” ile duyurduğu hadisede İslam Dünyasının geleceği için toplanan "muhteşem bir meclis"e davet edilir. O nurani meclisin isteği üzerine Bediüzzaman, mimsiz medeniyet ile İslam medeniyetini karşılaştırır sonrasında birden o meclisten tasdik emareleri tezahür eder ve şöyle derler: “Evet, ümitvar olunuz. Şu istikbal inkılâbı içinde, en yüksek gür sada İslâmın sadası olacaktır!”

1- Tirmizî, Fiten 30
2-Ebu Davud, Melahim 17, (4341); Tirmizî, Tefsir, Mâide, (3060); İbnu Mace, Fiten 21, (4014).
3-Ebu Davud, Fiten 2, (4263).
4- Müslim, Fiten: 126.
5-el-Hıcazî, Sevâü's-Sırat (Mısır: Daru’l-Kütübi’l-Mısriyye, Gaybiyat Teymür, nr. 26), vr. 251, 268
6- el-Bağavi, Hüseyin b. Muhammed eş-Şafi, Mesabihu’s-Sunne, I-II, Beyrut, ty. I, 40, no: 130; el-Munavi, Abdurra‘uf, Feyzu’l-Kadir, I-VI, Beyrut, ty. VI, 261. (no: 9171-9172); Ümmetin bozulduğu zaman sevapların çoğalacağı konusu için bk. Taftazani, Mesud b. Ömer, Serhu’l-Makasıd, I-V, Beyrut 1988 I, 308; el-Heytemi, Ahmed b. Hacer, es-Savaiku’l-Muhrika, Kahire 1385, s. 210
7- İbn-i Ebî Şeybe, Musannef, VI, 22/29173; Hâkim, IV, 471/8308
8- el-Kavlü'-Muhtasar, s. 25.
9- Müslim, Fiten, 82.