Bir haber okudum. 6-8 Şubat 2009 tarihlerinde gerçekleşecek, “Evlilik Dünyası 2009” başlıklı bir fuardan bahsediyordu. Haberde verilen bilgiler belli ki bu sektörün ilgililerine ve nihai müşteriye yönelik çok heyecan verici ve adeta heyecan dolu bir telaş havasıyla sunuluyordu.

İşte bazı ilginç notlar:
Bu fuar Türkiye’nin en büyük en görkemli evlilik hazırlıkları fuarıymış.
Evlilik sektöründe faaliyet gösteren 200 firmayı bir araya toplayacakmış.
Evliliğe adım atacak 25 bin çifte rehberlik edecekmiş.
Evlilik hazırlığı yapan çiftler düğün mekânlarından ev dekorasyonuna, takı-pırlantadan davetiyeye, balayı seçeneklerinden düğün pastasına kadar birçok farklı alanda, tüm ihtiyaçlarına bu fuarda ulaşma şansı bulacaklarmış.

Peki acaba haberde bahsedilen evliliğe adım atacak “25 bin” çift içinde kimler var?
Bu satırları okuyup da evlilik planları yapanların kaçı bu seçkin, elit ve kalburüstü (tabiî anormal seviyedeki harcamaları bir kalemde gözden çıkaranları kastediyoruz) gruba girebilecek?
Bu “seçkin” müstakbel gelin ve damatlar, milyon dolarlık harcamaları mutlu, ömür boyu aşk ve muhabbetle yaşama gayesiyle mi göze alıyorlar?
Yoksa asıl hedef çevre faktörü mü?
Daha da önemlisi, bu tür düğünleri masalımsı ifade ve görüntülerle halka sunan medya organları düğün anlayışımızı nasıl şekillendiriyor dersiniz?
Zihinlere hakim olan özentilerin, magazin dünyasının sürekli vitrine çıkardığı uç ve uçuk düğün örneklerinin içeriden ve dışarıdan kurduğu baskılar, düğün kavramına korkutucu ve ürkütücü anlamlar yüklemiş olmasın?

MASALLARDA KALAN DÜĞÜNLER

Bizim oralarda düğünler belki Anadolumuzun pek çok yerinde olduğu gibi, genellikle hafta sonları tercih edilir, Cuma akşamından başlar, gelinin alınacağı Pazar gününe kadar devam ederdi. Kısacası 2 gün 2 gece sürerdi.
Masallarda geçen 40 gün 40 geceye göre elbette 2 günlük bir düğün programı çok mütevazı ve sade kalıyor değil mi?
Ancak artık 2 günlük düğünlerle 40 günlük düğünler arasında sadece rakamsal bir fark kaldığını görmekteyiz. Hatta 2 günlük de değil, belki 2 saatlik. Bu 2 saatte gerçekleştirilen düğünler 40 gün 40 gece süren düğünlere taş çıkaracak seviyede, milyon dolarlar dökülerek gerçekleşiyor; dolu cepler boşalıyor.
Çünkü…

Çünkü öyle olması “olmazsa olmaz” bir kanun gibi görülüyor. Taşrada padişah fermanları gibi etkili ve geçerli olan “Eller ne der!” buyruğu, üst gelir düzeyindeki kesimlerde yerini “Magazin medyası ne der!” ifadesine bırakıyor.
Magazin medyası, bir diğer ifadeyle Televole veya Paparazzi medyası.

Böylesi bir medyanın körüklediği kafalar ve zihinler, hangi gelir grubundan olursa olsun, ya aynısını veya biraz da olsa benzerini hayata geçirmeyi planlıyor. Bir yandan gelenek-göreneğin etkisi, diğer yandan arzu ve hayallerin kontrolsüz bir şekilde kamçılanması, en korkulu âdetlerden olan “Başlık parası”na bile rahmet okutacak tabloları ortaya çıkarıyor.
İşte böyle bir ortam hayatımıza daha fazla giren bir sektörün, düğün sektörünün gücüne güç katıyor. İnanmayan, başta bahsettiğimiz fuarlarla ilgili haberlere bir de bu gözle bakabilir.

PAKET PAKET DÜĞÜNLER

Çağdaş düğün törenleri artık “Paket”li. Paket düğünler yani. Bu sektörde yer alan firma yetkilileri “Beyninizi yormanıza gerek yok! Biz sizin yerinize düşündük. En iyisine karar verdik. Sizin için hazırladığımız paket düğün tam size göre” dercesine reklam ve tanıtım kampanyaları düzenliyor.

Düğün davetiyeleri, düğün pastaları, düğün sofraları, balayı programları, oteller, süsleme ve dekorasyon, hattâ nikah şekerleri gibi pek çok “önemli” unsurlar, bu sektörün kurtları tarafından belirlenen “ihtiyaç listelerinde” yerlerini çoktan almış.

Hemen söyleyelim bu listeler tek değil. Mutfak gereçleri için ayrı, mobilyalar için ayrı, servis parçaları, yemek takımları, çatal-bıçak takımları, elektronik eşyalar, dekoratif eşyalar, banyo eşyaları, örtüler ve devam edip giden eşyalar için boy boy listeler. Peki ya değirmenin suyu?
Listelerin olmazsa olmaz maddesi, yani “X” veya “Z” bankası tarafından krediler ne güne duruyor?

Ama bütün büyü alınan kredilerin ve borçların ödeme zamanı gelince birden kayboluveriyor. Böylece masallardaki 40 gün 40 gecelik düğünlere taş çıkartan “paket” düğünler, düğün sahiplerini paketleyip “40 satır”la 40’a bölüyor.
Ya o hayalleri süsleyen masalımsı mutluluklar?
Yeni evliler “muratlarına” eremedikleri gibi, bize veya düğün sahiplerine de çıkacak bir “kerevet” kalmıyor.

[email protected]