Muhammed Numan ÖZEL

Muhammed Numan ÖZEL

Âlemini dağıtma dağılırsın

“Hayat-ı beşeriye bir yolculuktur. Şu zamanda, Kur'anın nuruyla gördüm ki, o yol bir bataklığa girdi. Mülevves ve ufûnetli bir çamur içinde kafile-i beşer düşe kalka gidiyor. Bir kısmı, selâmetli bir yolda gider. Bir kısmı, mümkün olduğu kadar çamurdan, bataklıktan kurtulmak için bazı vasıtaları bulmuş. Bir kısm-ı ekseri o ufûnetli, pis, çamurlu bataklık içinde karanlıkta gidiyor. Yüzde yirmisi sarhoşluk sebebiyle, o pis çamuru misk ü anber zannederek yüzüne gözüne bulaştırıyor.. düşerek kalkarak gider, tâ boğulur. Yüzde sekseni ise, bataklığı anlar, ufûnetli, pis olduğunu hisseder.. fakat mütehayyirdirler, selâmetli yolu göremiyorlar.”[1]

“Murdar şeylere dikkat edip meşgul olmuş, midesini bulandırmış.”[2]

“Büyük dairenin cazibedarlığı cihetiyle küçük dairedeki lüzumlu ve ehemmiyetli hizmeti bıraktırıp lüzumsuz, malayani ve âfâkî işlerle meşgul eder. Sermaye-i hayatını boş yerde imha eder. O kıymetdar ömrünü kıymetsiz şeylerde öldürür.”[3]

“Bazı olur bir nazar, fahmi elmas ediyor. Bazı olur bir temas, taşı iksir ediyor.”[4]

“Her şeyi maddede arayanların akılları gözlerindedir, göz ise maneviyatta kördür.”[5]

Bu mevzuda bir çok misal verilip bütün atıfları toplanıp güzel bir ders mevzusu olabilir. Biz kapıyı aralayalım bir müdakkik kardeşimiz de dersi hazırlar inşallah.

İnsanın âlemine göre dünyanın ve kâinatın rengi, kokusu ve her şeyi değişmektedir. Duygu ve düşünceleri kâinatı boyayıp aynı hadisede farklı renkler vermektedir.

Abes, faydasız ve lüzumsuz şeylerle insan âlemini meşgul ederse artık yozlaşarak ya tek renk ya âtıl kalarak yönlendirmelere açık olarak istenilen şekle ve renge girerek görecektir. Bu sebeple insan âlemini fuzuli şeylerle doldurursa farkında olmadan bunun ağırlığı altında ezilecektir; ama sebebini bilmeden, görmeden ve anlamadan.

Boş zaman diye kullanılan yanlış bir tabir var. Bunun doğrusu boşa geçirilen zamandır. Çünkü boşa geçirilen zaman, insan âlemini yozlaştırmakta ve kalitesini azaltmaktadır. Halbuki insan, hayat kalitesini sürekli arttırmak peşinde koşarken bunun yolunun kaliteli ve verimli zaman geçirmekten geçtiğini farketmemektedir.

İnsan hayatına yön veren ve vermek isteyen pek çok hadiseler olagelmektedir. Bu sisli, puslu hadiseler içinde istikametten sapmamak ve şaşmamak için elden gelen tüm çabasını sarf ederek âlemini muhafaza etmek mecburiyetindedir. Yoksa âlemi zikzaklar çizdiği için istikametli bir hayatı olmayacaktır.

Her an kelime-i şehadete olan ihtiyaç ve Fatiha’daki sırat-ı müstakim de bunu göstermektedir. Demek ki insan âlemini istikamette tutmakla mükelleftir.

Âlemini muhafaza edemeyen kimseler, bertaraf olmaktan kendisini kurtaramaz.

Rabbim âlemini muhafaza edelerden eylesin. Âmin.

Selam ve dua ile.

[1] Mektubat ( 48 )

[2] Sözler ( 35 )

[3] Şualar ( 202 )

[4] Sözler ( 710 )

[5] Mektubat ( 473 )

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
2 Yorum