Bingöl’de ailesiyle birlikte çıktığı alışverişin kana bulanacağından habersizdi Ceylan Belgin...

Annesi, babası ve kardeşleriyle birlikte çıktıkları alışverişte, PKK’ya ait canlı bombanın patlaması üzerine yaralanan Ceylan, kendisi gibi yaralı kardeşi Hazal, halen komada yatan erkek kardeşi Veysel ile paramparça olan annesi Hatice Belgin’in ardından; “Annem bombayı patlatmak için hazırlık yapan kişiyi fark edince bizi korumak için, üzerine atladı, bir yandan da “Allahaşkına patlama” diye yalvarıyordu...” dedi...

Oysa Ceylan, ceylandır... Lice’de geçen yıl parçalanan Ceylan Önkol da aynı yaştaydı diğer Ceylan’la... Ceylanları vurarak, nereye kadar gideriz böyle?

***

Bu ateşli sınavdan nasıl çıkabiliriz?

1925’te Abdülhalik Renda’nın hazırlayıp Meclis’e sunduğu “Şark Raporu”nun nüfus ve nüfuz dizaynına bağlı sert ve otoriter uluslaştırma planından, Özal’ın 90’larda ortaya attığı “anayasal vatandaşlık” ilkesine, aynı yıllarda Erbakan’ın yaptığı “İslam kardeşliği” vurgusuna, takiben Demirel’in zikrettiği “anayasal vatanperverlik” teklifine, 2000’lerde AK Parti’nin “demokratik açılımı” da eklendiğinde, son 85 yıldır süren Kürt Sorunu, atılan önemli adımlara rağmen halen çözümlenemedi...

Tam bu kritik eşikte, kim kime yeterince ızdırabını çekmedin diyebilir ki? İnkar,ret ve asimilasyon yöntemleriyle her türlü ayrımcılığı yaşayan insanlar mı ızdırapsız? Gözbebeği gibi büyüttüğü yavrusunun tabutuna sarılan anneler mi ızdırap çekmeyen? Çukurca’da şehit düşen askerlerden birinin anası, borç yüzünden aylardır kapalı elektrikle bir göz odasından ağlıyordu, ciğerleri yanarak..
***

İş, ızdırabını çekmek hadisesini çoktan aşmıştır...               

Ceylan Belgin’in annesi çocuklarını korumak için o canlı bombanın üzerine atladı, belki böyle yapmasaydı elli altmış kişi ölecekti... Onu gündüz gözü çıktığı caddede öldüren terörist, kendisi bir Kürt olarak hangi baskı ve zulümleri gördüyse, Ceylan’ın annesi de bir Kürt olarak aynı baskı ve zulümleri görmüştü oysa... Peki birisini dağa çıkarıp vicdansız bir katil haline getiren süreçle, diğerini çocukları için bombanın üzerine atılabilen, ölmeden evvel de “Allahaşkına yapma” diye yalvaran biri yapan nedir...

PKK’nın özellikle 1997’den itibaren seküler bir dil ve zihin inşası için ciddi çaba sarf ettiğini, terör örgütünü takip eden herkes biliyor. Terör konusunda akıl yoranların, dini inanç ve hassasiyetler dili üzerinden bir çıkış aramalarını işaret etsek, ileri gitmiş mi oluruz?

İnsan onuru ve Hukuk güvenliği kadar, “İslam kardeşliği” ilkesi de kan davasından körleşmiş gözlerimize yeni bir görüş imkanı sağlayacaktır... Mübarek Zilhicce ayında selamet dualarımızı yoğunlaştıralım özellikle bu gece, Allah kalplerimize sevgi ve sekinet versin...     

Star