Radyo 7’nin sevilen programcılarından Eda Çelebi’nin hazırlayıp sunduğu Eda’yla Gün Ortası programına Toplum Sağlığı Hemşiresi Derya Kızıltuğ konuk oldu. Kızıltuğ, Emzirmenin bebek ile anne arasında duygusal bir bağ oluşturarak bebeğin daha sağlıklı büyüdüğünü, bebeği ilk altı ay boyunca sadece anne sütü ile beslemelerini söyledi.
 
EDA: Anne sütünün faydalarından bahseder misiniz? İçeriğinde neler var ki bu kadar çok faydalı?
 
Derya Kızıltuğ: Aslında herkesinde bildiği gibi anne sütü dünyanın en mucize besinidir. Çok besleyici, ekonomik, kolaylıkla sindiriliyor olması anne sütünün en önemli özelliklerinden biridir. Anne sütü her zaman hazırdır, her zaman bebeğinin yanındadır. Bebeğin büyümesi için sahip olması gereken ihtiyacı olan özellikle ilk altı ay boyunca mevcuttur.
 
EDA: Neden ilk altı ay anne sütünü öneriyorsunuz? Kimileri bir veya iki sene ek gıdalarla öneriyor.
 
Derya Kızıltuğ: Özellikle ilk altı ay boyunca sadece anne sütüyle beslemelerini ek gıda vermemelerini istiyoruz. Çünkü altı ay boyunca bebeğin büyümesi için yeterli olan besinler içerisinde var. Fakat altı ay sonra yetmemeye başlıyor. Ama bu anne sütünü kesebileceğimiz anlamına gelmez. İki yıl boyunca anne sütüne devam edilmesi mutlaka öneriliyor. Aynı özelliklere devam ediliyor ek gıdalarla birlikte verilmesi gerektiğini söylüyoruz. Ama altı ay anne sütü veriliyorsa su dâhil olmak üzere ek gıda vermeden bebeğinizi besleyebilirsiniz.
 
EDA: Altı aydan sonra ek gıdalara geçiliyor mu?
 
Derya Kızıltuğ: Altı aydan itibaren küçük küçük kahvaltılarla, sebzelerle çorbalarla yeni bir besin maddesi katarak bebeklerimizi beslemeye devam ediyoruz. Ama önce anne sütü sonra ek gıda yanında veriyoruz.

EDA: Anne sütü vermeden önce ağız denilen ilk sütten bahseder misiniz?
 
Derya Kızıltuğ: Bu çok özel bir süttür. Bundan beş on yıl önce gerçi bunu atlattık ama ağız sütü, büyücü sütü denilen bir süt çok koyu renkli sarı ve çok koyu kıvamlı bir süttür. İçinde annenin geçirmiş olduğu hastalıklara ait bağışıklık maddeleri var. Bebeğe direk geçiyor ve en az altı ay bu hastalıkları geçirmemesini sağlıyor. Bu yüzden enfeksiyonlardan koruyor aynı oranda alerjilerden de koruma özelliği var. Dışkısının kolay atılmasına ve sarılığı önleyen bir süttür. Bebeğin hızlı büyüyüp gelişmesini ve bağırsakların olgunlaşmasını sağlıyor. Çok yüksek düzeyden protein ve vitamin içeriyor. Aynı zamanda bebeğin göz sağlığını koruyan onu enfeksiyonlara karşı koruyan bir süttür.
 
EDA: Bebeğin anne sütünü alamadığı durumlarda sağılmasını öneriyor musunuz?
 
Derya Kızıltuğ: Sağılmasını öneriyoruz. Anne sütünün ziyan olmasını istemeyiz. Dünyanın en iyi mamaları bile anne sütünün barındırdığı maddeleri barındıramıyor. Bir şekilde bebeğimize ne kadar süreli olursa olsun vermek istiyoruz. Hangi durumlarda sağacağız diye gelen sorular var. Özellikle annelerde süt birikmesi olunca bir miktar sütü sağabiliriz. Bu sütü atmıyoruz teknoloji çok geliştiği için süt saklama kaplarımız var.  Annenin sütünün kesilmemesi için mutlaka sütünü sağması gerekiyor.
 
EDA: Anne açısından emzirmenin faydaları nelerdir?
 
Derya Kızıltuğ: Bebeğe fayda sağladığı gibi annede emzirme yönünden faydalar sağlayabiliyor. En önemli özelliklerinden bir tanesi emziren anneler ile bebekler arasında çok güçlü bir bağ oluşuyor. O duygusal bağ birçok kötü olayın zor döneminin önlenmesine sebep oluyor. Emzirilen bebekler daha az ağlıyor. Özellikle emziren annelerde bebeğine daha sevgi dolu oluyor. Bebeğini hırpalama terk etme olayları emziren annelerde daha düşük oluyor.
 
EDA: Uyku problemi olduğunu gerçekten nasıl anlarız?
 
Derya Kızıltuğ: Aslında birçoğunda var uyku problemi olmayan bebeğe hayretler içinde bakılır. Uyku problemi olmayan bebek çok azdır. İlk iki ay boyunca bebek henüz gece gündüzü ayırt edemez. Bunun için belli bir süre geçmesi gerekir. Fakat iki üç ay olduktan sonra düzenli uykusu olmaya başlar. Günde 15 16 saat bebeğin uyuması gerekir ama bunlar kısa süreli uykulardır. Ama üç aydan sonra bebek gece hiç uyumuyorsa bunun sebebinin araştırılması gerekir.
 
EDA: Çocuklara yapılan aşılar ne kadar koruyucudur?
 
Derya Kızıltuğ: Her aşının koruma yüzdesi farklıdır. En çok gündemde olan çocuk aşılarına girmeyen altı aydan sonra yapılan domuz gribi aşısının bile yüzde yetmiş koruyuculuğu vardır. O yüzden her aşının belli oranda farklılıklar vardır. Çocuklarının aşıları yaptıranlar yaptırmayanlardan çok daha hastalıklara açık olmayacak şekilde yaşamlarını sürdürüyorlar. Bu aşılar ilkokulda tekrarlanıyor. Aşı programlarını hiçbir şekilde kaçırmamalarını anne ve babaların verilen tarihlerde bebeklerine ilgili aşılarını yaptırmalarını muhakkak öneriyoruz.
Haber 7