Risale Haber-Haber Merkezi

Ünal, Bediüzzaman Hazretlerinin en zor şartlarda bile “Müsbet hareket” düsturundan zerrece taviz vermediğini söyledi.

Hak ve adaletin ihkak-ı hak (hakkı hakim kılma) meselesinde mutlaka ve tavizsizce takip edilmesi gereken müsbet hareket yolunun bırakın üzerine ev yapmayı, bir kılı bile taşıyamayacak kadar ince ve en keskin kılıçtan daha keskin bir sırat oluverdiğini ifade eden Ünal, "Beşeriyetiniz, var olanda hak ve adalet tutkusu sebebiyle içiniz gayzla dolsa da, onu dikenli bir zakkum gibi yutup, dilinizi gıybetten, tenkitten; elinizi ve diğer uzuvlarınızı tahrip sonucu verecek her türlü davranıştan; kalbinizi suizandan uzak tutmanız gerekiyor. Tenkit ve muhalefet kahramanlığına düşmeden, tamir ve inşa adına en ağır yükleri sırtınıza almanız; bunun da ötesinde, tenkit ve muhalefet kahramanlarından yol boyu maruz kaldığınız en ağır suçlamalar karşısında “Selâmün aleyküm!..” diyerek yolunuza devam etmeniz gerekiyor. Herhangi bir meselede kesin bilgi sahibi olmadan hüküm vermekten kaçınmak; nefsin pek hoşlandığı zihin gevezeliğine kapılmadan sadece üzerinde durulması gereken meseleler üzerinde durmak ve malâyânînin semtine uğramamak gerekiyor. Bütün vaktinizi, mesainizi ve enerjinizi, herkes üzerinde durup konuşuyor, herkes ilgileniyor diye gereksiz konulara değil, aksiyon çizginizde ne konuşulması ve ne yapılması gerekiyorsa ona harcamanız gerekiyor" şeklinde yazdı.

Bediüzzaman Hazretlerinin "müsbet hareket" düstüruna dikkat çeken Ünal, "Her bir şeyine hayran olduğum Hz. Bediüzzaman konusunda bütün melekelerimin iflas ettiği nokta, zamanında İslâm adına her şey künde künde üstüne yıkılır ve her bir künde dayanılmaz ağırlığıyla rûhuna çökerken, “Müsbet hareket” düsturundan zerrece taviz vermeden, binlerce sayfalık eserinde bunlardan hiç bahsetmemesidir" dedi.