Dr. Cemil ŞAHİNÖZ
Bediüzzaman'ı Almanya'ya anlatabilmek
Bediüzzaman Said Nursi eserlerinde Almanlardan bahsederken, onlara “Bahtiyar Alman milleti“ diye hitap ediyor. Sanki, gurbetcilerin Almanya\'ya işci olarak geleceklerini, fakat vatanlarına dönmeyip, bu ülkenin her köşesine camii inşa edeceklerini hissetmiş gibi.
Alman-Türk ittifakını destek mahiyetinde, Said Nursi şu sözleride ilave eder: “Almanlar ve türkler tarih boyunca dosttular.“ Bu dostlukları şu günlerdede devam ediyor. Nitekim Almanya\'da yaklaşık dört milyon müslüman yaşıyor ve tahminen 3000 tane camii/mescid var.
Hatta Said Nursi, Tevâfuklu Kur'an\'ın ya Almanya\'da yada İtalya\'da basılmasını istemiş. Bununlada kalmaz, 1950li yıllarda Said Nursi, kendi eserlerinden yaklaşık 50 tane Almanya\'ya önemli mevkilere yollar.
Said Nursi kendiside Almanya\'da kısa bir dönem bulunmuş. 1918 yaz mevsiminde rus esaretinden firar ederken, Berlin üzerinden İstanbula gidiyor ve Berlin\'de tahminen iyi ay boyunca kalıyor. Burada elde ettiği deyimler nedeniyle, yukarıdaki sözleri sarf etmiş olabilir.
***
Bediüzzaman Said Nursi bu hafta sonu tekrar Almanya\'ya dönüyor. Busefer eserleriyle beraber geliyor.
Evet, Said Nursi’nin hayatından önemli bir kesitin mercek altına alındığı ve o günlerden kalma belgelerin gösterildiği, “Barla ve Kastamonu“-Yılları Sergisi, 25.12.2009 ve 03.01.2010 tarihleri arasında Almanya\'nın Duisburg şehrinde düzenlenecek. Bu tarihler arasında Said Nursi\'nin orijinal eserleri Diyanete (DİTİB) bağlı Duisburg Merkez Camiinde sergilenecek. Her gün saat 10dan 21e kadar ziyaretciler, müslümanlar, gayrimüslimler, bu büyük kahramanın çileli hayatından parçalar izleme fırsatı bulacaklar. Almanya\'nın en büyük camisinde düzenlenecek olan sergi, Said Nursi’nin hayatından 1934 ve 1944 yılları arasındaki 10 yıllık bir bölümü kapsıyor. Bu bölüm içinde Said Nusi’nin Barla sonrası Isparta’da geçirdiği bir yıla yakın süreyle Eskişehir ve Denizli hapisleri ve Kastamonu’daki sürgün yılları yer alıyor.
Bu sergide Müslüman camiaya Said Nursi\'nin hayatı, eserleri ve çektiği çilelerinin tanıtılması çok yerinde ve doğru. Fakat hedef bununla sınırlı kalmamalı. “Barla ve Kastamonu“-Yılları Sergisi zaten Türkiye\'nin dört bir yanında düzenleniyor. Almanya\'da düzenlenmesinin bir hedefide, belkide asıl hedefi, Said Nursi\'yi Almanlara ve gayrimüslimlere anlatabilmek olmalı.
Bunu gerçekleştirebilmek için Said Nursi\'nin eserlerinden almancaya, ingilizceye ve ruscaya çevirilen kitapları, Said Nursi hakkında yazılmış olan yine bu dillerden eserler, bu sergi sayesinde gelen ziyaretcilere ulaştırılmalı.
Gelecek sene Said Nursinin 50. Ölüm Yıl Dönümü. Bu vesileyle bir çok anma programları, sempozyumlar Almanya\'da yapılacaktır. Bu programların tarih ve yerleri sergide anons edilmeli. Sergiye siyasetciler, gazeteciler, akademisyenler ve ilmi kurumlar özellikle davet edilmeli.
Peki Said Nursi\'nin hangi yönü ön planda olmalı?
Bu soruyu cevaplayabilmek için, başka bir soruyu sormamız gerekir: Avrupa\'ya en çok ne lazım?
Materyalistlik, kapitalizm, darwinizm ve yüzlerce savaşlardan sonra Avrupa\'ya en çok lazım olanlar: Huzur ve Mutlukuk!
İman esaslarını insanlara yaymak güzeldir ve doğrudur. Fakat 20. Yüzyılın kanlı döneminden sonra, insanların aradığı şey insanlıktır, insan olmaktır, huzur, saadet ve mutlu olmaktır. Bunları hem dünyada, hem ahirette verebilecek tek model, İslamın insan modelidir. Ve bu insan ve insanlık modelini Said Nursi eserlerinde ortaya koymuş ve hayatıyla ve yaşantısıyla en güzel bir şekilde bizzat sergilemiş. İşte Said Nursi\'nin bu insanlık anlayışını anlatabilmemiz gerekiyor.
Said Nursi ve eserlerine gönül vermiş binlerce gurbetcinin bu sergiye akın edeceğini ve duygusal anlar yaşayacaklarını umut ederek…..
Moral Haber
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.