Himmet UÇ
Bediüzzaman’ın Burdur yılları
Abdurrahman Cerrahoğlu, Bediüzzaman’ı 1926 yılında Burdur’da görmüştür. İlk mektep ikinci sınıfta iken öğretmenleri bir tepede çocuklara “siz şurada durun çocuklar şurda, büyük bir zat var onunla görüşüp geleceğim” der. Bediüzzaman’ı göstererek “bu zata Bediüzzaman derler” der. Çocuk muhayyilesinde büyük tesir uyandırır isim ve sima, çevresine sorduğunda “çok risaleleri vardı, biz korkudan o risaleleri gömdük” derler.
Cerrahoğlu, Mithat Çınar Efendi’den de etkilenmiştir. Bir gün ona Bediüzzaman’ın Sözler isimli eserini gösterir. “Hayretle bakarak oğlum bu eser kesbi değil vehbidir, bunu oku okut, sevaba girersin” dedi. Daha sonra Emirdağ’da Üstadı ziyaret eder, Üstad ona Kur’an’dan, Peygamberimizden (asm) bahseder. Bir rüyasını Mithat Efendi diye biri tabir eder. “Oğlum Hz. Ali’ye mensub bir zat tarafından büyük fayda göreceksin, buna dikkat et” der. Daha sonra Üstadı ziyaretinde Bediüzzaman “Kardeşim, Hz. Ali’ye mensub benim” der. Dona kalır muhatab.
Gençlik Rehberi mahkemesinde İstanbul’da Akşehir Palas’a gider. Görüştürmek istemezler. Sonra Üstad “Bırakın gelsin” der. “İzmir’de sen benim vazifemi aldın, öyle bir muhitte beni yormadın. Vallahi her gün sana ismen dua ediyorum” der. Binbaşı Asım Bey de Cerrahoğlunun orta mektepten sınıf arkadaşıdır. Bir süre Fatih Reşadiye otelinde Üstada hizmet eder. Bir gün annesi risale okur ve ağlar. “Anne niye ağlıyorsun” der. “Erkek olmadığıma üzüldüm, erkek olsaydım gider bu Zat-ı Muhteremin hizmetinde bulunurdum” der. Daha sonra Üstadı görür ve Üstad ona “Bugünlerde annenle uğraşıyordum vefat mı etti yoksa” der. “Ona selam et onu has talebelerimin arasına alıyorum” der.
Medine’de Ali Ulvi Kurucu beyle tanışır. Hacdan Üstada eski Van müftülerinden Hasan Efendi’nin selamını getirir, Üstad çok memnun olur. Üstada getirdiği hediyelere Üstad bedel öder, ona bir tesbih verir, o tesbihi Medine’de almamıştır, çünkü ondan eşi istemiştir, buna çok sevinir. Refikası o tesbihi ölünceye kadar yanında taşır. Hasan Basri Çantay, Üstad’ın meclise yazdığı mektubu eleştirmiş bir zamanlar. Sonra ise eleştirdiğine pişmandır, onu itiraf eder: “Biz rahat döşeklerimizde uyurken o Allah yolunda Resulullahın izinde bütün işkence ve hapislere rağmen İslamı savunuyordu. Ne yazık ki hiç birimiz onun gibi olamadık” der.
Hacı Fatma Seyhan yirmi üç yaşlarında Bediüzzaman’ı Burdur’da görmüş. Bediüzzaman ona bir Delail-i Hayrat vermiş. Kocası Eyüp Bey Üstadı evinde misafir eder. Evde iken valinin kendini ziyaretini kabul etmemiştir. Sabaha kadar namaz kılar Üstad, dokuz ay Bediüzzaman’a hizmet etmiştir. Bir gün çorap giymeden yanına gittiği için Üstad orada Delibaba Camiine gider ve orada kalır. Üstad ona “eğer ben cennetlik olursam senin elinden tutup cennete götüreceğim “der.
Binbaşı Asım Bey’i Burdur’dan Barla’ya götürüp Bediüzzaman ile tanıştıran Nasuhizade Şeyh Mehmet’tir. Üstada hitaben “Bülbül-i bağistan-ız Kur’an, Üstad Efendim Hazretleri” diye hitap eder. Nasuhizade Şeyh Mehmet Balkır, Binbaşı Asım Bey’i eşi ile beraber Bediüzzaman’a götürüp tanıştırandır. O Üstadı “hazine-i Kur’an’ın bir miftahı” olarak tavsif eder.
Bediüzzaman, Burdur’da Hacı Abdullah Efendi Camiinin içindeki bir odada kalır. Bir seneden fazla kaldığını tahmin eder. Dut mevsiminde gelmiş güz mevsiminde gitmiştir. Burdur’dan Isparta’ya gideceği gün ahali Üstad’ın kaldığı Hacı Abdullah Efendi Camiinden ta Paşa köprüsüne kadar yolun iki yanına saf tutmuşlardı. Burada Diyarbakırlı Şeyh Cemil Efendi isimli birisi özel hizmetini görür. Bir tarih hocası Üstadı tarihten imtihan etmek ister, ne sorarsa Üstad cevap verir, hocanın havası söner, ellerine kapanır ve özür diler. Binbaşı Asım Bey de Burdur yaranındandır, onu başka bir yazıda anlattık.
Sadullah Efendi Bediüzzaman ile Burdur ‘da aynı evde sürgün yaşamıştır. Bediüzzaman’ın dostluk çemberi içindedir.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.